Genel

BİR GEMİ HİKAYESİ

gemiGemi, denizin ortasında aniden batmaya başlar. Gemideki bir çift cankurtaran botuna yaklaşırken sadece bir kişilik yer kaldığını görür. O an adam, karısını geride bırakır ve bota atlar. Batmak üzere olan gemideki kadın eşine bakar ve son cümlesi şu olur.

Öğretmen bir an durur ve öğrencilerine, “Sizce kadın, kocasına ne demiş olabilir?” diye sorar.
Öğrencilerinin çoğu: “Senden nefret ediyorum. Nankör herif!” demiştir diye cevap verir.
Öğretmen, köşede sessizce oturan bir çocuk görür ve aynı soruyu ona da sorar. Çocuk, “Öğretmenim bence ‘Çocuğumuza iyi bak demiştir’” diye cevap verir.
Öğretmen şaşırarak çocuğa sorar, “Daha önce bu hikayeyi duymuş muydun?”
Çocuk kafasını sallar ve “Hayır ama annem babam vefat etmeden önce aynı şeyi söylemişti.” der.
Öğretmen suratında üzgün bir ifadeyle, “Cevabın doğru” der.
Gemi batar, adam evine gider ve kız çocuğunu tek başına yetiştirir. Yıllar sonra çocuk vefat eden babasının günlüğünü bulur. Meğerse, çift gemi seyahatine çıktıklarında kadına ölümcül hastalık teşhisi konmuş. O kritik anda, baba ölmek üzere olan eşi yerine kendini bota atmış.
Baba günlüğünde, “Denizin dibine beraber batmayı o kadar isterdim ki… Ama çocuğumuz için, tek başına denize batmanı izlemek zorunda kaldım.” yazmış.
Öğrenciler; iyiyle kötüyü ayırmanın, aralarındaki ince çizginin ne kadar kafa karıştırıcı olduğunu anladıklarını düşünür.
Yazdır

Yazar hakkında

Süleyman Kara

Öğrenci ve öğretmenlere faydalı olmak için onlara kaliteli edebiyat sitesi olan edebiyat sultanını sundum.

Yorum yap