Genel Editörün Seçtikleri Yaşam

CEMİL MERİÇ BU ÜLKE

 

  • Aydın olmak için önce insan olmak lazım. İnsan hırlaşmaz konuşur, maruz kalmaz seçer.
  • Tanzimat’tan bu yana Türk aydınının alın yazısı iki kelimede düğümleniyordu: Aldanmak ve aldatmak.
  • Avrupa’yı tanımamak gaflet, Avrupa’yı tanıyan ülkesinden kopuyor.
  • Gerçek sanat ayırmaz; birleştirir.
  • Münakaşada zafer mağlup olanındır. Yenilmek zenginleşmektir.
  • Gerçek entelektüel önce ülkesinin haklarını düşman bir dünyaya haykırmakla görevlidir.
  • Karanlıkları devirmek ve aydınlık bir çağın kapılarını açmak için en mükemmel silah: Kalem.
  • Hayatımı iki kelime hülasa eder: Öğrenmek ve öğretmek.
  • Gerici- İlerici… Düşünce hürriyeti bu mülevves(iğrenç) kelimelerin esaretinden kurtulmakla başlar.
  • Argo, yaralı bir vicdanın sesi, hafızasını kaybeden bir neslin uydurma dilidir.
  • İzm’ler idrakimize giydirilmiş deli gömlekleridir.
  • Obskürantizm(bilmesincilik) heyulası yok edilmedikçe herhangi bir diriliş hayaline kapılmak çılgınlıktır.
  • Gerçek bilgi disiplinli ve denenmiş bilgidir.
  • Her toplum bir kitaba dayanır: Ramayana, ‘’Neşideler Neşidesi’’ veya Kur’an. Senin kitabın hangisi.
  • Felaketimizin kaynağı kültür yokluğu. Bizi helak eden ne ahlaksızlık ne bencillik ne kafamızın ağır işlemesi.
  • Okumak iki ruh arasında aşikane bir mülakattır.
  • Okuma, içimizdeki meçhul alemin kapılarını açan bir anahtardır.
  • Kitap zekayı kibarlaştırır.
  • Kitap meçhule açılan bir kapıdır.
  • İdeolojiler tahribe yeltendikleri imanın yerine sahtelerini ikame etmek için uydurulan birer ersatz’dır.(yedektir.)
  • Akıl, devlerin değil cücelerin silahı.
  • Gerçek akıl, ilahi bir mevhibedir; aşka, sonsuza, feragata kanatlandırır bizi. İnsanı maddeye ve rakama zincirleyen bu miskin meleke, yabancı bir Tanrı’dır: Düşmanlarımızın Tanrısı.
  • Dört asır önce içtimaiyi ahlakın dışına iten Avrupa şimdi de ferdi hayatı ahlakdışı ilan ediyor.
  • Her kitap, tılsımlı bir saray. Kapıları ilk gelene açılmaz.
  • Her kitapta kendimizi okuruz.
  • Kitaplar, kadınlar, şehirler, metruk kervansaraylar gibi boş. Onları dolduran senin kafan, senin gönlün.
  • Yanıldığını kabul etmek, yeni bir hakikatin fethiyle zenginleşmektir: Parçadan bütüne, karanlıktan aydınlığa geçiş.
  • Bana hakikati değil, kendini ver. Kendini, yani rüyanı. Olmak istediğin gibi görün, olduğun gibi değil.
  • Hakikat, kaderin imzasız mektubu.
Yazdır

Yazar hakkında

Fatih Pınar

Yorum yap