Eğitimle İlgili Yazılar Editörün Seçtikleri

DERSE İLGİSİZ ÖĞRENCİ

 

Gerek anne babalar olarak gerekse okul yönetimi yani devlet olarak öğrencilerimizin eğitim materyallerini sağlayarak okula gönderiyoruz. Ancak öğrenciler için sadece ders materyallerini temin etmek onların eğitim öğretim süreçlerinin kusursuz olacağı anlamına gelmez. Ne yaparsak yapalım bazı öğrenciler derslere gerektiği gibi ilgi göstermezler. Derse ilgisiz öğrenci konusu önemli bir konudur.

Görünüşte bir öğrencinin bütün eğitim öğretim araçları mevcut olduğu halde başarılı olması beklenebilir. Ancak teknik imkanların sağlanması demek ders başarısının sağlanacağı anlamına gelmez.

Her şeyi tastamam olan bir öğrenci derse karşı ilgisiz ise bu öğrencinin psikolojik alt yapısına bir göz atmakta fayda vardır. Yani öğrencinin derse bakış açısı nasıl? Öğrenci kimilerine göre çok basit sayılabilecek bir ders hakkında sırf olumsuz bir kanaat geliştirdiği için o dersin zor bir ders olduğunu düşünebilir.

Derse ilgisiz öğrenci konusu sadece ailelerin ya da kurumsal olarak devletin sorunu değildir. Bu konuda eğitimcilere de büyük görevler düşmektedir.

Bir eğitimci, öğrenciyi karşısına alarak bazı soruların cevabını almaya çalışmalıdır. Bu sorulardan en birincisi, öğrencinin ailevi durumudur. Zaman zaman çok zeki denilebilecek öğrencilerin sırf aile ortamları problemli olduğu için derse gerektiği gibi odaklanamadığı görülmüştür. Böyle bir problemi olan öğrencilerin ailelerinin bilgilendirilmesi ve hatta bilinçlendirilmesi faydalı olacaktır.

Öğrenci başarısında bir diğer soru ise öğrencilerin dersler hakkındaki kanaatleridir. Bazı öğrenciler matematik dersinde yaşamış oldukları birkaç başarısızlık denemesi sonrasında matematik dersinin çok zor bir ders olduğunu düşünebilirler. Oysa  bilinçli bir öğretmen birkaç tane basit soru çözdürmek kaydıyla bu tür öğrencilerin olumsuz kanaatlerini olumluya çok çabuk bir şekilde dönüştürebilir.

Sorulması gereken bir diğer soru ise öğrencinin kendisi hakkındaki kanaatleridir. Öğrenci kendisini nasıl bir öğrenci olarak görmektedir? Fiziksel ve zihinsel engelleri hariç tutmak üzere genelde her öğrencinin zeki ve başarılı olması gerektiğini beklemek yanlış bir beklenti olmaz. Yani kendisini başarısız addeden öğrenciye, her öğrencinin aşağı yukarı eşit şekilde başarılı olabileceğini inandırmak, ders başarısını ciddi oranda artıracaktır.

Sorulması gerekken bir başka soru ise, öğrencinin bir hedef belirleyip belirlemediğidir. Kimi öğrenciler bilinçli bir aileden gelme şansına sahip oldukları için hedeflerini erken yaşta belirlemiş olabilirler.

Ancak bazı öğrenciler hedef belirlemekten bile habersiz bir şekilde öğrenim hayatlarına devam ediyor olabilirler. Hedef belirlememiş olan öğrencilere bu konuda yardımcı olmak ve hedef belirlemelerini sağlamak onların derse karşı olan ilgilerini ciddi oranda artıracaktır.

Hedef belirleme aşamasını geçmiş olan öğrencilere sorulması gereken bir soru da motivasyonlarını nasıl sağladıklarıdır. Öğrenci hedef belirlemiş olabilir ancak bu hedeflerine ulaşma konusunda gerekli motivasyonu bulamamıştır.

Bazı öğrencilerimizin aileleri bilinçli olduğu için çocuklarını sürekli olarak motive ediyor olabilirler.  Bu konuda aile desteğinden mahrum olan çocuklarımıza bilinçli eğitimcilerimiz yardımcı olmalı, hedeflerine ulaşabilmeleri için yapması gerekenleri telkin cümleleri şeklinde günlük yazdırarak bu açığı kapatmalarını sağlamalıdır.

Bu konuda üzerine eğilmemiz gereken bir husus da öğrencilerde olması muhtemel sağlık sorunlarıdır. Öğrencide görme, işitme kaybı olabilir. Eğitim kurumuna davet edilecek sağlık ekiplerince bu konunun araştırılması sağlanabilir.

Kısacası derse ilgisiz öğrenci konusu eğitim öğretimimizde ciddi bir konudur ve öğrencilerimizin derslere karşı ilgilerinin sağlanabilmesi hususunda  neler yapmamız gerektiğine ciddi anlamda kafa yormamız gerekmektedir.

 

 

Yazdır

Yazar hakkında

Fatih Pınar

Yorum yap