Edebi Şahsiyetler

Edip Cansever (1927-1985)

edip cansever 1İkinci Yeni şairlerindendir.

İlk şiiri 1944 yılında İstanbul dergisinde yayımlanmıştır. İlk gençlik şiirlerini İkindi Üstü adlı kitapta toplamıştır. Bu şiirlerde varlıklı, her şeye yaşama sevinciyle bakan bir gencin avarelikleri, duyguları ön plandadır.

Nokta adlı dergiyi çıkarmıştır. Bu dergi şiirinin yeni bir evreye giriş dönemine rastlar. Bu dergi, genç şairlerle ve yazarlarla tanışmasını sağlar.

İlk şiirlerinde şehir hayatının avareliklerini anlatan Edip Cansever 1954 yılından sonra soyut şiire yönelmiştir.

Şiirlerinde düşünceyi dil içinde eritmeye yönelen, özlü bir söyleyiş ve çarpıcı bir biçim arayan, toplumsal eleştiri için mizah aracını kullanan bir tutum sergilemiştir.

Şiirlerinde dize alışkanlığını kırmış; öykü, tasvir ve diyaloglara yer vermiştir. Şiirlerinde tiyatrodan da yararlanmıştır.

Divan şiirinden etkilenmiştir.

Resmin anlatma olanaklarından faydalanmıştır.

Siyasi olay ve yönelimlere mesafeli durmuştur.

Edip Cansever yaşadığı çağa yabancılaşan insanın bunalımlarını işlemiştir.

Şiirleri oldukça uzundur.

Şiirlerinde insanın iç dünyasını ele almıştır.

Egzistansiyalizm (varoluşçuluk) akımından etkilenen Edip Cansever, kişinin dünya karşısındaki yerini araştıran, fikir tarafı ağır basan şiirler yazmıştır.

Şiirlerinin yanı sıra şiir üzerine yazdıkları, söyledikleriyle de tartışmalara sebep olmuştur.

1957’de yayımlanan Yerçekimli Karanfil ile kendisine özgü bir şiir evreni kurmuş, İkinci Yeni akımının özgün örneklerini vermiştir. Yenilik, Pazar Postası, Yeni Dergi gibi dönemin sanat yayınlarında şiirsel canlılığı besleyen şairlerdendir.

Şiirinde zamanla sevinç, yerini bunalıma; toplumsal dengesizlikleri eleştirme kaygısı, yerini yıkıcı bir umutsuzluğa bırakmıştır. “Dize, işlevini yitirdi.” gerekçesiyle yeni arayışlara yönelmiştir. Şiirde tiyatrodan esinlenen diyaloglar kullanır. “Nerde Antigone”, “Tragedyalar”, “Çağrılmayan Yakup” bu dönemin eserleridir.

İkinci Yeni şairlerinden farklı olarak anlamsızlığı savunmamıştır. Kapalı, anlaşılması güç, ancak anlamdan büsbütün ayrılmayan bir şiire yönelmiştir. Çok farklı imgeler kullanırken bile düşünce ögesini gözardı etmemiştir.  Eserlerine tutarlı bir bütünlük kazandırmıştır. Şiirinde düzyazı olanaklarını kullanmaktan çekinmemiştir.

Sadece şiirleri değil, tepkiler ve yaşama biçimiyle de adından söz ettirmiştir. Şiirin anlatı yönünü iyice kapayarak onu yalnızca yorumlama sanatına dönüştürme çabası veren İkinci Yeni şairleri arasında en çok ve en uzun dönem şiir yazan odur. Duyarlılığı, duygusallıktan öte, insan ve nesnelerdeki ayrıntılara; toplumsal sorunlara, düşüncelere yönelen bir sanatçıdır.

Şiir:

Dirlik Düzenlik, Yerçekimli Karanfil, Umutsuzlar Parkı, Petrol, Nerde Antigone, Tragedyalar, Çağrılmayan Yakup, Kirli Ağustos, Ben Ruhi Bey Nasılım, Sevda ile Sevgi, Şairin Seyir Defteri, Bezik Oynayan Kadınlar, Oteller Kenti

Düzyazı:

Gül Dönüyor Avucumda, Şiiri Şiirle Ölçmek

Yazdır

Yazar hakkında

Süleyman Kara

Öğrenci ve öğretmenlere faydalı olmak için onlara kaliteli edebiyat sitesi olan edebiyat sultanını sundum.

Yorum yap