Yazılı Soruları

10.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 2.Dönem 2.Yazılı Soruları D Grubu

1. Aşağıdakilerin hangisi farklı türde bir eserdir?
A) Tuna Kıyıları

B) Gezerek Gördüklerim
C) Ateş ve Güneş
D) Mavi Anadolu
E) Mirâtü’l-Memalik

2. Gerçek bir yaşam ve yaşantıdan kaynaklanan yazınsal türlerden biri de gezi yazılarıdır. Gezi yazıları bir yazarın yurt içinde ve yurt dışında yaptığı gezilerde gördüklerini, ilgi çekici yönlerini özenli bir anlatımla yansıttığı düzyazı biçimidir. Gidilen yerlere ait tabii güzellikler yanında tarih, coğrafya, edebiyat, kültür, sanat, bilim ve teknoloji, gelenek ve görenekler, mimarî, siyaset gibi pek çok alanda tespit ve değerlendirmelerin yapılması gezi türünü edebî bir tür olmakla birlikte aynı zamanda başvurulacak kaynaklar arasına koyar. Bir gezi yazısının okunabilirliği okuyanların gezip görme özlemini karşılamasına, onları eğlendirerek yaşadıkları ortamın tekdüzeliğinden kurtarmasına bağlıdır. Gezi yazarları özellikle gezip gördüklerini ayrıntılarıyla görmesini bilmeli, izlenimlerini gördüklerine katmalı ve bilimsel bir görünüşe bürünmeyen bir anlatımla gerçekleri aktarmalıdır.
Yukarıdaki metinde aşağıdaki soruların hangisinin cevabına ulaşılamaz?
A) Gezi yazısı nedir?

B) Bir gezi yazısının okunabilirliği neye bağlıdır?
C) Gezi yazılarında hangi anlatım biçimlerinden yararlanılır?
D) Bir gezi yazarı eserini yazarken neler yapmalıdır?
E) Gezi yazılarında gidilen yerlerin tabii güzellikleri yanında başka hangi özellikleri ele alınır?

3. I. Arkadaşıyla 2015’den beri görüşmemişlerdi.
II. Umut beklentidir, yeterki vazgeçmeyelim.
III. O da beni özlemişmidir?
IV. Mehmet bey aniden ayağa kalkıp hızlı adımlarla uzaklaştı.
V. Sevgi olduğu sürece hayattaki engeller kalkar.
Yukarıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.

4. Isık Göl deyip geçmemeli, kocaman bir denizdi burası. İşte bu gölün üzerinde dalgadan dalgaya atlaya atlaya beyaz geminin yanına varırdı ( ) ( ) Merhaba beyaz gemi (  ) ben geldim işte (  )  (  ) derdi.
Yukarıda yay ayraçlarla belirtilen yerlere aşağıdaki noktalama işaretlerinden hangisi sırasıyla getirilmelidir?
A) (.) (:) (,) (.) (,)                     

B) (:) (“) (”) (,) (!)          
C) (:) (“) (,) (!) (”)                   
D) (,) (“) (;) (!) (.)                   
E) (:) (“) (”) (;) (.)

5. XX. yy. roman, hikâye, oyun yazarlarındandır. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesini bitirmiştir. Bursa’da başladığı öğretmenlik hayatına çeşitli okullarda devam etmiştir. Yazı hayatına Birinci Dünya Savaşı sonlarında başlamış, Anadolu’yu ve Anadolu insanını ele almıştır. Yeni Lisan ve Millî Edebiyat hareketinin en başarılı kalemlerindendir. Konuşma dili ile yazı dilini büyük bir ustalıkla, sade, yaşayan bir Türkçede birleştirmeyi amaçlamıştır. Romanlarında hissî ve sosyal konuları işleyen yazar, küçük hikâyelerinde bunların yanında mizahı da kullanmıştır. Çalıkuşu, Acımak, Yaprak Dökümü, Yeşil Gece, Sönmüş Yıldızlar, Anadolu Notları eserlerindendir.
Bu parçada hakkında bilgi verilen yazar aşağıdakilerden hangisidir?
A) Refik Halit

B) Halit Ziya            
C) Hüseyin Rahmi
D)  Reşat Nuri          
E) Mehmet Akif

6. Genel Ağ gazeteciliği çok ucuz bir maliyet gerektirmesi, rahatlıkla kullanılabilen bir sistem oluşu, bilgisayar ve katılımcı gazeteciliğe olanak sağlaması nedeniyle hızla gelişmektedir. Genel Ağ haberciliğinin yaygınlaşması basılı gazete ve dergilerin tiraj kaybı yaşamalarına neden olsa bile basılı gazetelerin şu an itibarıyla Genel Ağ gazetelerine göre pek çok avantajı vardır. Gazetenin somut bir madde olarak tüketicinin elinde bulunması, gazeteye dokunmak, sayfalarını çevirmek, gazetenin kendisine özgü kokusunu hissetmek bilgisayarın soğuk ekranı karşısında basılı gazeteye bir avantaj sağlar ve okuyucuya ayrı bir zevk verir. Ayrıca basılı gazetelerde haberlerin tamamen uzman bir kadro tarafından oluşturulması da doğru ve tarafsız haber okumak isteyen okurlar açısından çok önemlidir.
Aşağıdaki yargılardan hangisi bu parçadaki düşünceleri destekler niteliktedir?
A) Genel Ağ haberciliği basılı gazete ve dergilerin daha çok satılmasını sağlamıştır.
B) Basılı gazete ve dergilerdeki haberler ile Genel Ağ haberleri arasında hiç fark yoktur.
C) Genel Ağ haberciliği her yönden basılı gazete ve dergilerden öndedir.
D) Basılı gazete ve dergilerin güvenilirliği Genel Ağ haberciliğinden fazladır.
E) Genel Ağ haberciliğinin maliyeti daha ucuz olduğu için daha sağlam bilgiler içerir.

7. Haber metni kendi içinde bir bütünlük taşımalıdır. Haberde ne, kim, nerede, ne zaman, nasıl ve niçin sorularının cevabı bulunmalıdır. Haberlerin ………………. nitelik taşımasına önem verilmelidir.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilemez?
A) dikkat çekici
B) çarpıcı
C) toplumu ilgilendiren

D) ilgi çekici
E) öznel

8. (I) Okumak insanı bilgi ve düşünme yönü ile geliştirir, zenginleştirir. (II) Sözlü ifadelerden elde edilen bilgi sınırlıdır, dar çerçevelidir. (III) Dünyanın herhangi bir yerinde yaşayan bir insanın görgü, bilgi ve tecrübesinden kolayca faydalanabiliriz. (IV) Bu bakımdan her türlü bilgiye okumakla, konuşmakla ulaşılır. (V) O yüzden okumak, insanoğlunun sahip olabileceği değerli bir hazinedir.
Bu parçada numaralandırılmış cümlelerdeki virgüllerin kullanım amaçları ikişerli gruplandırıldığında hangisi dışta kalır?
A) I      B) II             C) III            D) IV                 E) V

9. (I) Şiirlerini okumasını isterdik. (II) Zaten o da bunu bizden beklerdi. (III) Gözlüğünü dikkatle takar, cebinden çıkardığı kâğıtlardan yeni şiirlerini sanki büyük insanlardan bir topluluk karşısındaymış gibi heyecanla, ciddiyetle okurdu. (IV) Birkaç şiiri vardı ki onları söylerken biz çocuklar ağlayacak hâle gelirdik. (V) O şiirleri şimdi okuduğumda da bir heyecan kaplar içimi.
Bu parçada numaralandırılmış cümlelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) I. cümle yapısına göre bileşik cümledir.
B) II. ve III. cümle yapısına göre diğer cümlelerden farklıdır.
C) III. cümlede birden fazla sıfat tamlaması kullanılmıştır.
D) IV. cümle anlamına göre olumsuz bir cümledir.
E) V. cümle yükleminin türüne göre diğer cümlelerle özdeştir.

10. Anı, en yaygın edebî türlerden biridir. Bu türde verilen eserlerin diğer türlerle iç içe geçmiş oluşu, ona belli bir sınır çizme imkânını zorlaştırır. Anının en önde gelen özelliği yazarının hayatının belli bir kesitini de alması ve çok sonra yazıya dökülmesidir. İçlerinde anı türünün özelliklerinin de yer aldığı seyahatnâme, sefaretnâme, muhtıra, tezkire, menkıbe, günlük, mektup, otobiyografi ve tarih türleri ile karıştırılmamaları gerekir. Ortak özellikleri ise yaşanmış olaylar üzerine kurulmuş olmalarıdır. Ancak bu özellik, onları birbirinin yerine koyma sebebi olmaz.
Bu parçadan aşağıdaki yargılardan hangisi çıkarılamaz?
A) Günlük, mektup türündeki eserler zaman zaman anı ile karıştırılabilmektedir.

B) Türü anı olmadığı hâlde anının yaşanmış olma özelliğini taşıyan eserler vardır.
C) Anı türünün belirgin özelliklerinden biri yazarın yaşamından izler taşımasıdır.
D) Edebî metinler içinde anı türünde yazılanlar, daha önemli bir yer tutar.
E) Anı, özellikleri kesin olarak belirlenebilmiş bir tür değildir.

11. Aşağıdakilerden cümlelerden hangisi imla ve noktalama yönünden yanlıştır?
A) Kısa cümlelerin -peşpeşe gelmesi- romanın okunmasını kolaylaştırıyor, dedi.
B) Bize bu kadar methettiğiniz arkadaşınız yüzünüzü kara mı çıkardı? C) Herhangi bir konuda yardıma ihtiyaç duyduğunuzda lütfen bana gelin!
D) Filmden beklentimizin yüksek oluşu, filmi izledikten sonra hayal kırıklığına uğramamıza sebep oldu.
E) Şirkette yaşanan olayların “iç yüzünü” araştırmak için zamana ihtiyacı vardı.

12. Tarihe, topluma, sanata şekil ve yön vermiş sanatçıların, bilim adamlarının, siyasetçilerin hayatı daima insanların ilgisini çekmiştir.
Aşağıdakilerden hangisi bu cümleyle yapısı bakımından özdeş değildir?
A) Her ne sebeple yazılırsa yazılsın anılarda dürüstlük, samimiyet ve sorumluluk duygusu ön planda olmalıdır.
B) İnsanlar, toplumdaki değişmelerle unutulmaya yüz tutmuş toplum değerlerini yaşatma gayesi ile anılarını yazabilir.
C) Açık, anlaşılır ve sade bir dille yazılan anı kitapları olduğu gibi süslü ve sanatlı bir dille yazılan anı kitapları da vardır.
D) Üzerinden uzun zaman geçtiği için yanlış hatırlanan pek çok bilginin anıların içine girmesi kaçınılmazdır.
E) Yazarlar günün şartlarına göre anılarını değiştirebilir, onlara yeni yorumlar ve bakış açıları getirebilirler.

13. Anı yazarları, anılarını kaleme alırlarken daima kendi bakış açılarını esas alırlar. Olaylar, kişiler ve üzerinde kalem oynatılan her durum, yazarın eğilimlerine göre yeniden şekillenir. Anılar hep yazıldıkları andan bakılarak kaleme alınır. Bu bakımdan anıların mutlaka gerçeği anlattığı söylenemez. Onlara sağlam ………………. belgeler olarak bakılamaz.
Bu parçada boş bırakılan yere düşüncenin akışına göre aşağıdakilerin hangisi getirilmelidir?
A) edebî
C) toplumsal
B) özgün  
D) tarihî  
E) politik

14. Cumhuriyet Dönemi yazarlarından olan sanatçı; anı, fıkra, makale, sohbet, gezi yazısı gibi pek çok eser vermesine karşın en çok gezi ve anı türündeki yazılarıyla tanınmıştır. Eserlerinde Atatürkçülük, cumhuriyetin ilkelerini , Atatürk’le yaşadığı anılar, dönemin toplumsal ve siyasi hayatı başlıca konularını oluşturmuştur. Gezi ve anı türündeki eserlerinde yaşadığı olayların ve gezdiği yerlerin yanı sıra gözlemlerini, deneyimlerini, bilgi birikimini sade bir dille yansıttı. Türkçenin bağımsız bir dil hâline gelmesi için çalıştı. Cumhuriyet Dönemi Türk edebiyatı ve Türk diline yazıları ve fikirleri ile katkıda bulundu. Bizim Akdeniz, Tuna Kıyıları, Eski Saat, Pazar Konuşmaları, Ateş ve Güneş, Zeytindağı eserlerinden bazılarıdır.
Yukarıda tanıtılan sanatçı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Hüseyin Rahmi Gürpınar

B) Falih Rıfkı Atay
C) Süleyman Nazif                 
D) Cenap Şahabettin
E) Azra Erhat

15. Yanlış anlaşılmalara dayanan güldürü şive ve taklitlere de yer veren oyun ramazanda İstanbul’un her semtinde ve herhangi bir kahvehanede oynanabilirdi. Bu oyun; malum, meydan oyunudur. Seyirciler bu meydanın etrafını çepeçevre kuşatırdı, yalnız bir tarafı açık bırakılırdı. Bu oyunun dekoruna gelince, “yeni dünya” denilen bir çeşit paravana idi. Bu yeni dünya kurulduğu zaman sanki bir ev olurdu. Eşyası da iki iskemleden ibaretti. Gözlemeci adlı oyunlarda olduğu gibi çok kısa bir yeni dünya bulunurdu ki buna dükkân denilirdi. Dükkânda tek iskemle vardı…
Bu parça aşağıdaki cümlelerden hangisiyle devam ettirilirse bilgi yanlışı olur?
A) Bu oyunda Kavuklu ve Pişekâr tipleri oyunun temel kişileridir.
B) Oyuna zurna, çift-nara gibi çalgılar eşlik eder.
C) Bu oyun gölge oyunu olarak da adlandırılmıştır.
D) Kalabalık kişi kadrosuna sahip olan oyun doğaçlama oynanır.
E) Oluştuğu dönemin sosyal yaşamından izler taşır.

16. Geleneksel Türk tiyatrosuna özgü bir sahne oyunu da “hayal oyunu” adı verilen Karagöz’dür.
Bu cümleyle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Tırnak işareti vurgu amacıyla kullanılmıştır.

B) Yapım ve çekim eklerine örnek vardır.
C) Yüklemin türüne göre isim cümlesidir.
D) Sıfat ve isim tamlamaları kullanılmıştır.
E) Ögelerin dizilişine göre devrik cümledir.

17. Tiyatroda dekor, kostüm, ışık, müzik gibi unsurlar olayları belirginleştirmeye yarar. Başka bir deyişle olayların daha canlı bir görünüm kazanmasını sağlar. Mekân ve dekor, geleneksel tiyatroda standart bir özellik göstermesine karşılık modern tiyatroda aynı eserin farklı temsillerinde, metinle ilişkili veya metinden bağımsız olarak farklı mekân ve dekor uygulamaları olabilir.
Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?

A) Tanımlamanın olduğu
B) Fiilimsilere yer verildiği
C) Açıklama anlatım biçiminin kullanıldığı
D) Karşılaştırmadan yararlanıldığı
E) İsim ve sıfat tamlamasının kullanıldığı

18. (I) Karagöz, karanlık bir yerde gerisinden aydınlatılmış beyaz bir perdede tasvirlerle oynatılan bir oyundur. (II) Değişik şive ve ses taklitlerinin yer aldığı oyunda Karagöz ve Hacivat başlıca tiplerdir. (III) Tuzsuz Deli Bekir, Kayserili, Acem, Yahudi, Karagöz’ün karısı, Cüce gibi tipler de bu oyunda yerini alır. (IV) Karagöz oyunu giriş, muhavere, fasıl ve bitiş olmak üzere dört bölümden oluşur. (V) Oyuna adını veren asıl konunun ele alındığı bölüm muhaveredir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bir bilgi yanlışlığı yapılmıştır?
A) I B) II C) III          D) IV              E) V

19. Günler ne çabuk geçiyordu! Eylül başlarında serpeleyen o yağmurdan sonra uzun bir süre havalar açık gitti. Yumuşak bir mavilik alan gökyüzü, çoğu günler bulutsuzdu. Bazı bazı yağmur getirmekten uzak beyaz bulutlar geçiyordu yükseklerden. Deniz ile kırlar, gürültülü yazın ardından bir eğlence gecesinden sonra boşalmış açık hava bahçelerinin sessizliği içindeydiler. Durgun, kımıltısız, uyukluyorlardı. Eylül çıkarken, ekimin ilk yarısının dolmasına yakın, kısa süren iki yağmur daha yağdı. Her yağmurun ardından kırlar canlanır gibi oldu. Kuru ot tohumları çatlayıp filizlendiler. Yağmurların arkası gelmeyince bu yeşillik iki üç gün içinde kurudu. Gene o hastalıklı sarı renk kapladı ortalığı. Nadaslara işleyememişti yağmurlar.
Bu parçada aşağıdakilerden hangisi yoktur?
A) Kişileştirme

B) Mecaz anlam
C) Benzetme
D) Duyular arası aktarma
E) 3. tekil kişili anlatım

20. I. Olayların geçtiği mekân İstanbul’dur. II. Her tabakadan insanın yaşantısı konu olarak ele alınmıştır. III. Sanatçılar sade dili kullanmaya özen göstermiş ve eserlerinde yerli hayatı konu edinmişlerdir. IV. Bireysel konular işlenmiş, bireylerin iç dünyaları ince ayrıntılarıyla verilmiştir. V. “Millî kaynaklara dönme” anlayışı doğrultusunda eser verilmiştir.

Yukarıdaki Millî Edebiyat Dönemi romanları ile ilgili verilen numaralandırılmış ifadelerden hangileri yanlıştır?
A) I ve II
B) I ve IV
C) II ve III
D) II ve IV
E) IV ve V

CEVAPLAR: 1.C, 2.C, 3.E, 4.C, 5.D, 6.D, 7.E, 8.E, 9.D, 10.D, 11.A, 12.E, 13.D, 14.B, 15.C, 16.E, 17.A, 18.E, 19.C, 20.B

10.sinif-turk-dili-ve-edebiyati-2.donem-2.yazili-d-grubu indir.

Yazdır

Yazar hakkında

admin

Yorum yap