Yazının icadından beri okuma, bilgilenmenin değişmez yöntemlerinden birisi olmuştur. Bilgilenmek, milli ve evrensel değerleri öğrenmek ve başarılı bir gelecek inşa etmek için okuma faaliyetlerini hayatımızın değişmez etkinlikleri arasına katmamız ve okumayı sevdirme yöntemlerini öğrenerek gençlerimize okuma faaliyetlerini sevdirmemiz zorunluluk haline gelmiştir.
Ülkemizin, günlük kişi başına okuma oranlarını gelişmiş ülkelerin günlük okuma oranlarıyla mukayese ettiğimizde genç nesillere gerektiği gibi okuma alışkanlığı kazandıramadığımız çok açık bir şekilde görülmektedir.
Eğitim sistemimiz bu konuda çok kapsamlı çaba sarf ettiği halde yine de okuma alışkanlığını yeterince kazanamadığımız ve okuma faaliyetlerini sevdiremediğimiz istatistik sonuçlarından anlaşılmaktadır.
Öğrencilerimize okumayı sevdirmemiz ve okuma alışkanlığı kazandırabilmemiz için başvurduğumuz klasik yöntemler belki de okumayı sevdirmek yerine; okumaya karşı ciddi anlamda bir antipati oluşturmaktadır. Çünkü öğrencilere kitap okutturma yöntemimiz cebir yoluyla yani okumaya zorlayarak olmaktadır.
Oysa kitap okuma alışkanlığı kazandırmak için çok fazla bilimsel yöntem uygulamamıza gerek yok, belki de bu anlamda öğrencilerimizi bilinçli bir şekilde gözlemleyebilsek ; bu konuda bir fikir edinebiliriz.
Günümüzde gençlerimiz tablet, telefon ve bilgisayar müptelası iseler bunun sebebini düşünerek işe başlayabiliriz. Gençlerimiz tablet, telefon ve bilgisayarlarda ne buluyorlar ve neden bu aletlerin başından kalkamıyorlar?
Gençlerimiz bu aletlerde görsel, işitsel, dokunsal vb.. her türlü duyu organlarına hitap eden ve yapmaktan çok zevk aldıkları etkinliklerle iştigal ediyorlar. Dolayısıyla yaptıkları bu faaliyetleri çok zevk alarak yapıyorlar. Hiç birimiz çocuklarımıza teknolojik aletleri kullanmaları konusunda yönlendirme yapmıyoruz.
Bu durumda çocuklarımıza kitap okumayı sevdirme yöntemleri kendiliğinden ortaya çıkıyor. Onlara içerik açısından sıkıcı kitapları okutmak yerine daha ilköğretim çağlarında zevk alarak okuyacakları; birden fazla duyu organına hitap eden, bilişsel anlamda fazla yoğun olmayan, duygusal yönü ağır basan ve kolaydan zora doğru bir yöntem takip eden kitapları okutmak faydalı olacaktır.
Yukarıdaki maddelere ilave olarak, ailede ve okulda okuma faaliyetlerini günlük rutinler arasına dahil etmek, öğrencilerin okuma gayretlerini dozunda ödüllendirmek, kitap hediye etmek ve çocukların da kitap hediye etmelerini teşvik etmek okumayı sevdirme yöntemlerinden bazıları olabilir. Bunların dışında pek çok yöntem ve teknik mevcuttur ancak en temel yöntem; öğrencilerin mutlu oldukları bir ortamda okuma faaliyetlerini sürdürmelerini sağlamaktır. Çünkü insanlar mutlu oldukları ortamlarda yapmış oldukları faaliyetleri daha çabuk alışkanlık haline getirirler.