Yaşam

Sevilmemiş Kız Çocukları Yanlış Adamları Bulur; Sevilmiş Kız Çocukları Elindekinden de Olur

Hayatta dengeyi tutturmak çok önemlidir. Her şey belirli düzen ve denge üzerine kurulmuştur. Zaten Cenabı Allah(cc) Kur’an-ı Kerim’in muhtelif yerlerinde bizlere aşırıya kaçmamayı, orta yolu takip etmeyi tavsiye etmektedir. Bu yazımızda da birbirine taban tabana zıt gibi görünen iki görüşü ele alarak bu iki görüş arasında belirli bir denge gözetmemiz gerektiğini anlatmaya çalışacağız.

Şunu çok net olarak söyleyebiliriz ki, yazımıza başlık atarken çocuklarımızı sevmeyelim anlamında bir mesaj vermek istemedik. Tabii ki çocuklarımızı sevmeliyiz, ancak çocuklarımıza gösterdiğimiz sevgide ölçüyü iyi ayarlamalıyız.

Çocuk yetiştirmek zor zanaat, bu konuda neredeyse her gün yeni bir görüş ortaya çıkmaktadır. Eskiden “Kızını dövmeyen dizini döver.” derlerdi. Şimdi ise başka başka şeyler söylüyorlar. Ebeveynler ise kime inanacağını şaşırıyor.

Yapılan araştırmalar anne babasından sevgi görmeyen kız çocuklarının bu eksikliği başka insanlardan gidermeye çalıştığını göstermektedir. Özellikle baba sevgisinden mahrum kalan kız çocuklarının karşılarına çıkan ilk erkekte bu eksikliği gidermek istediklerini, bu durumun ise kızların eş seçiminde yanlışlar yapmasına sebep olduğunu yani kızların yanlış adamları bulduğunu göstermektedir.

Bir tarafta kız çocuklarına karşı haşin davranılmasını salık veren geleneksel görüş, bir tarafta ise kızların sevilmesi gerektiğini; sevgisiz kalan kız çocuklarının eş seçiminde hatalar yapabileceğini tavsiye eden modern görüş karşı karşıya gelmektedir. Ebeveynler ise bu kafa karışıklığını nasıl gidereceklerinin muhasebesini yapmaktadır.

Gerçekten de çocuk eğitimi gibi sağlaması olmayan bir konuda çocuklarımıza doğru şekilde davranmak ve onların kişilik gelişimlerine katkıda bulunmak çok önemlidir. O halde bu konuda en doğru yöntem hangisidir?

Aileler hangi görüş yanlış, hangi görüş doğru demeksizin her iki görüşü sentezleyip ortaya yeni bir ürün çıkarabilmelidir. Yani günümüz insanı hem kızlarını sevgisiz bırakarak başka insanların (belki de kötü niyetli insanların) insafına terk etmemeli hem de haddinden fazla severek onların zıvanadan çıkmalarına fırsat tanımamalıdır.

Sevgi çocukların öz güven gelişimlerinde çok önemli bir faktördür. Gerektiğinden fazla sevilen çocuklarda olması gerekenden fazla özgüven gelişimi gözlenmektedir. Gereğinden fazla özgüven ise insanların birlikte yaşamalarını ve başka insanlara uyum sağlamalarını zorlaştırmaktadır.

Haddinden fazla öz güvenli, başkaları ile birlikte yaşama gereksinimi ve düşüncesi olmayan evli insanların pek çoğunun da evliliklerinin ilk yıllarında yüzük attıklarına şahit olmaktayız. “Sevilmiş kız çocukları elindekinden de olur.” demek biraz aşırıya kaçsa bile, “Gereğinden fazla ve ölçüsüzce sevilen kız çocukları elindekinden de olur.” demek fazla yersiz bir görüş sayılmaz.

Yazdır

Yazar hakkında

Fatih Pınar

Yorum yap