Yazaradmin

—Yirmi beş sene sonra— İhtiyar Fon Sadriştayn bir haftadır apartmanından dışarı çıkamamıştı...

Sanki bir tufandı. Gök delinmiş gibi aralıksız yağmur yağıyor ve bütün ordu Semlin’e doğru...

Her sabah Çarşı Camii`in arkasındaki harap zaptiye ahırlarının önünden, bir serçe sürüsü gibi...

Âteşin, hummalı, şedit muhabbetler iftiraksız bir vefa bağının yakarak yelpazeleyen hararetli...

Küçük Ayşe, sabahtan beri önünde mekik dokuduğu yüksek bez tezgâhından kalktı. Yorgun yorgun...

(Bir genç kızın hatıra defterinden kopya edilmiştir.) Bir ay geçmeden fikrim değişti. Amma öyle...

 Bilmiyorlar da sevmediklerini, Ediyorlar büyük büyük yemini; Bana gösterme, sen de nefretini, Ne...

“Balık istifi” denilen o kımıldanmaz, o nefes almaz kalabalıkla taşacakmış gibi dolu olan...

Bir zabit arkadaşımla oturuyorduk. Yanımızdaki masada iri, palabıyıklı, kocaman kalpaklı bir...

Ah gençlik!.. Tıpkı ezeli bir baharın ilk çiçekli günlerine benzer. Yeşil kırlar, kelebek dolu...

Hudutta bozulan ordu iki günden beri Serez’den geçiyordu. Hava serin ve güzeldi. Ilık bir sonbahar...

Yarın arifeydi. Öbür günkü bayram için hazırlanan beyaz kurbanlar, küçük Grijgal palankasının...

Muhsin Bey sofradan kalkınca, büyük ceviz büfeye dayanmış, kendilerini gülümseyerek dinleyen...

Küçük salonun fes renginde kalın, ağır perdeli penceresinden dışarı muhteşem, parlak bir suluboya...

Vapur dopdoluydu. Son düdük öttü. İki yandaki çarklar, dar kafeslerinde birden uyanan alışkın ve...