Fermuar elbise, çanta, çizme ve benzeri eşyanın yaka, cep gibi açılıp kapanması gereken yerlerine dikilerek yerleştirilen üzerindeki sürgü çekilince karşılıklı dişlerin birbirine geçmesi ve kenetlenmesi suretiyle dikildiği kumaş veya derinin iki parçasını birleştiren şerit biçimindeki araçtır.
1893 yılında ABD’li mucit whitcomb Judson ‘’casp locker’’ ismini verdiği bu icadın patentini aldı. Judsun bu fikri Gideon sunback tarafından geliştirilerek; 1913’te bugünkü modern fermuarın atası icat edildi. 1918 yılına kadar yalnızca kovboy çizmelerinde kullanıldı.
Fermuar kullanılarak bitiştirilecek iki kumaş parçası, birbiri içine geçebilen özel dişler içeren kumaş bantla donatılır. Fermuar iki yaka arasında gidip gelebilen ve elle kontrol edilen özel bir sürgü sayesinde açılır ya da kapanır. Sürgünün içinde yer alan Y şeklindeki kanal, dişleri sıkıştırarak birleştirir ya da ayırır.
FERMUAR AİLE HAYATINDA BİZE NE ANLATIR:
- Hem birbirimize çok yakınız hem de çok uzak.
- Ayrı gayrı durduğumuzda hiçbir şey ifade etmiyoruz; birleştiğimizde bir anlamımız var.
- Ayrı duranları eşit şartlarda davranan bir birleştirici birleştirdiğinde ortaya vuslat çıkar.
- İlişkide güzel bir ürün çıkması için paydaşların eşit muamele görmesi gerekir.
- Dişlerden birisi zarar gördüğünde hizmetler aksar; ilişkiyi yıpratmamak gerekir.
- Fermuar yukarı çıktığında birleştirdiği gibi aşağı indiğinde ayrıştırır. Olumsuz davranarak eksiye inmemek gerekir.
- Birleşirsek birbirimizi kucaklarız ve büyük resim ortaya çıkar.
- Ayrıldıkça daha da ayrılırız. Görüntümüz bozulur.
- Biz birleşince başkalarına faydamız olur.
- Bizi birleştirmek için başkalarından çok fazla beklenti içinde olmayalım. Başkaları bizi aşındırır. Bizi birleştirirken sırtımızdan hiç inmezler.
Hazırlayan: Fatih Pınar