2019-2020 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 8.SINIF TÜRKÇE 1.DÖNEM 2.YAZILI SORULARI C GRUBU
1.Her insanın; dilini konuşarak, okuyarak daha iyi öğreneceğine inanıyorum. İnsanların çoğu, kelimeleri en yaygın anlamıyla konuşuyor. Okurun, bir kelimenin birden çok anlamı olduğunu ancak edebi ürünlerle, daha çabuk ve daha etkileyici olarak öğreneceğine inanıyorum. Çünkü Türkçe çok anlamlılığa yaslanan bir dildir.
Yukarıdaki parçanın konusu nedir? Yazınız.(10)
2. Bizi hayata bağlayan çok önemli iki şey var ( ) Okumak ve çalışmak ( ) Bunun için çok çalışmalı ( ) elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız ( ) İşte bunlarla büyük bir ülke olabiliriz ( )
Yukarıdaki parçada parantezle boş bırakılan yerlere noktalama işaretlerini koyunuz.(10)
3. Boğaz vapuruna epeyce vakit vardı. Kitapçı Kemal’in önünde durdular. Nuran bir iki gazete ve roman aldı. Mümtaz onun çantasını açmasını, para çıkarmasını seyrediyordu. Her gün tekrarlanan bu hareketler, ona harikulade şeyler gibi geliyordu. Zaten köprü değişmiş, kitapçı değişmiş, kitap alma, okuma denen şey değişmişti. Sanki bir masal dünyasında, canlı ezgilerin ve parlak renklerin her şeyi dirilttiği bir dünyada yaşıyordu.
Yukarıdaki paragrafta kullanılan anlatıcının bakış açısını yazınız.(10)
4. Dere boğazı tepeleri geçip, sarp kayalara vurarak geride eflatun buğulara bulanmış Aladağ’ın karlı doruklarına doğru yol alıyor. Aladağ’ın karı yaz-kış kalkmıyor. Temmuzun şakırdayan güneşi üzerine çöreklense bile, kovuklarına, koyaklarına birikmiş kar, gide gide zirveye kadar gerilese bile büsbütün yok olmuyor. Eteklerde yüzlerce pınar, parıltılı damlacıklar sıçrata sıçrata aşağılara, dere içine iniyorlar. Katır tırnaklarından, dağ lalelerinden, sümbül ve çiğdemlerden toplanan koku suya siniyor. Kendini bir o yana, bir bu yana vura vura köpüklenen dere hızla akıyor. Boğazı geçene kadar her yamaçtan, her kaya dibinden bir küçük kaynak daha katılıyor suya. Gürgenlerin, kestanelerin, kayın ormanlarının gölgesi düşüyor. Gölcüklerde, suyun incelip süzüldüğü yerlerde alabalıklar oynaşıyor.
Yukarıdaki metinden fiilimsileri bularak türlerini belirtiniz.(10)
5. Aşağıdaki cümleleri ögelerine ayırınız.(10)
Ülkenin büyük şehirlere uzak bir dağ başı kasabasında, bir demiryolu istasyonunda çalışan üç hikayeciydik.
İstasyonumuza tren çok seyrek uğruyordu.
posta trenlerinin geldiği günler iyi iş yaptığımız söylenemezdi.
Öğleden sonra gelen posta trenlerinde daha çok elma, ayran ve sucuk-ekmek satılırdı.
Bizi uyandırmayı ihmal ediyordu istasyonun bu tek memuru.
6. Aşağıdaki cümlelerde vurgulanan ögelerin hangi ögeler olduğunu belirtiniz. (10)
İstasyon şefi gülerek, “memur hikayeciler” diyordu bize.
Sonra o bitip tükenmez tartışma başlıyordu.
Güncel konuları işleyen hikayeler yazıyorduk.
O zaman elma ve ayran satıcılarına kaptırıyorduk sıramızı.
Tren her zaman bizim kulübelerin önünde durmuyordu.
7. Aşağıdaki cümlelerde bulunan ara sözlerin hangi ögelerin açıklayıcısı olduğunu belirtiniz.
Trafik kazağı geçiren çocuğu, Şeyma’yı, en son ne zaman gördünüz?
Ceyda’nın hastalığı, yüksek tansiyon, onda geri dönülmez hasarlar bırakmış.
Okuduğum şehirde, Van’da, geçen bir deprem oldu.
Kahvaltı yaptığım saatlerde, saat dokuz on sıralarında, telefonum acı acı çaldı.
Yayın sorumlusu, kumral saçlı o kız, şimdi Viyana’da araştırma yapıyor.
8. “Özü doğru olanın sözü de doğru olur.” sözünden faydalanarak doğruluğun önemini anlatan bir kompozisyon yazınız. (30)
edebiyatsultani.com
CEVAPLAR:
1.Her insanın; dilini konuşarak, okuyarak daha iyi öğreneceğine inanıyorum. İnsanların çoğu, kelimeleri en yaygın anlamıyla konuşuyor. Okurun, bir kelimenin birden çok anlamı olduğunu ancak edebi ürünlerle, daha çabuk ve daha etkileyici olarak öğreneceğine inanıyorum. Çünkü Türkçe çok anlamlılığa yaslanan bir dildir.
Yukarıdaki parçanın konusu nedir? Yazınız.(10)
Dilin nasıl öğrenileceği
2. Bizi hayata bağlayan çok önemli iki şey var ( ) Okumak ve çalışmak ( ) Bunun için çok çalışmalı ( ) elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız ( ) İşte bunlarla büyük bir ülke olabiliriz ( )
Yukarıdaki parçada parantezle boş bırakılan yerlere noktalama işaretlerini koyunuz.(10)
Bizi hayata bağlayan çok önemli iki şey var (: ) Okumak ve çalışmak (. ) Bunun için çok çalışmalı ( , ) elimizden gelenin en iyisini yapmalıyız (. ) İşte bunlarla büyük bir ülke olabiliriz ( . )
3. Boğaz vapuruna epeyce vakit vardı. Kitapçı Kemal’in önünde durdular. Nuran bir iki gazete ve roman aldı. Mümtaz onun çantasını açmasını, para çıkarmasını seyrediyordu. Her gün tekrarlanan bu hareketler, ona harikulade şeyler gibi geliyordu. Zaten köprü değişmiş, kitapçı değişmiş, kitap alma, okuma denen şey değişmişti. Sanki bir masal dünyasında, canlı ezgilerin ve parlak renklerin her şeyi dirilttiği bir dünyada yaşıyordu.
Yukarıdaki paragrafta kullanılan anlatıcının bakış açısını yazınız.(10)
ilahi bakış açısı
4. Dere boğazı tepeleri geçip, sarp kayalara vurarak geride eflatun buğulara bulanmış Aladağ’ın karlı doruklarına doğru yol alıyor. Aladağ’ın karı yaz-kış kalkmıyor. Temmuzun şakırdayan güneşi üzerine çöreklense bile, kovuklarına, koyaklarına birikmiş kar, gide gide zirveye kadar gerilese bile büsbütün yok olmuyor. Eteklerde yüzlerce pınar, parıltılı damlacıklar sıçrata sıçrata aşağılara, dere içine iniyorlar. Katır tırnaklarından, dağ lalelerinden, sümbül ve çiğdemlerden toplanan koku suya siniyor. Kendini bir o yana, bir bu yana vura vura köpüklenen dere hızla akıyor. Boğazı geçene kadar her yamaçtan, her kaya dibinden bir küçük kaynak daha katılıyor suya. Gürgenlerin, kestanelerin, kayın ormanlarının gölgesi düşüyor. Gölcüklerde, suyun incelip süzüldüğü yerlerde alabalıklar oynaşıyor.
Yukarıdaki metinden fiilimsileri bularak türlerini belirtiniz.(10)
geçip: zarf fiil
vurarak: zarf fiil
bulanmış: zarf fiil
şakırdayan: sıfat fiil
birikmiş: sıfat fiil
gide gide: zarf fiil
sıçrata sıçrata: zarf fiil
toplanan: sıfat fiil
vura vura: zarf fiil
köpüklenen: sıfat fiil
geçene: sıfat fiil
incelip: zarf fiil
süzüldüğü: sıfat fiil
5. Aşağıdaki cümleleri ögelerine ayırınız.(10)
Ülkenin büyük şehirlere uzak bir dağ başı kasabasında, bir demiryolu istasyonunda çalışan üç hikayeciydik.
yüklem
İstasyonumuza tren çok seyrek uğruyordu.
dolaylı tümleç özne zarf tüm. yüklem
Posta trenlerinin geldiği günler iyi iş yaptığımız söylenemezdi.
zarf tümleci özne yüklem
Öğleden sonra gelen posta trenlerinde daha çok elma, ayran ve sucuk-ekmek satılırdı.
dolaylı tümleç zarf tüml. özne yüklem
Bizi uyandırmayı ihmal ediyordu istasyonun bu tek memuru.
belirtili nesne yüklem özne
6. Aşağıdaki cümlelerde vurgulanan ögelerin hangi ögeler olduğunu belirtiniz. (10)
İstasyon şefi gülerek, “memur hikayeciler” diyordu bize.
belirtisiz nesne
Sonra o bitip tükenmez tartışma başlıyordu.
özne
Güncel konuları işleyen hikayeler yazıyorduk.
belirtisiz nesne
O zaman elma ve ayran satıcılarına kaptırıyorduk sıramızı.
dolaylı tümleç
Tren her zaman bizim kulübelerin önünde durmuyordu.
dolaylı tümleç
7. Aşağıdaki cümlelerde bulunan ara sözlerin hangi ögelerin açıklayıcısı olduğunu belirtiniz.
Trafik kazağı geçiren çocuğu, Şeyma’yı, en son ne zaman gördünüz?
Belirtili nesne (ara söz)
Ceyda’nın hastalığı, yüksek tansiyon, onda geri dönülmez hasarlar bırakmış.
özne (ara söz)
Okuduğum şehirde, Van’da, geçen bir deprem oldu.
dolaylı t. (ara söz)
Kahvaltı yaptığım saatlerde, saat dokuz on sıralarında, telefonum acı acı çaldı.
zarf tümleci (ara söz)
Yayın sorumlusu, kumral saçlı o kız, şimdi Viyana’da araştırma yapıyor.
özne
8. “Özü doğru olanın sözü de doğru olur.” sözünden faydalanarak doğruluğun önemini anlatan bir kompozisyon yazınız. (30)
edebiyatsultani.com
Yukarıdaki yazılı soru ve cevaplarını indirmek için aşağıdaki linke tıklayınız.
8.sinif-turkce-1.donem-2.yazili-soruları-c-grubu