Gabriel Garcia Marquez’in harika kitabı Kırmızı Pazartesi’ de herkesin bildiği ancak kimsenin söylemediği bir namus cinayetinden bahsedilmektedir. Kitabın baş kahramanı Santiago iki kardeş tarafından öldürülmüştür.
Olayların geçtiği mahalleye yeni bir adam taşınır. Ne iş yaptığı bilinmeyen bu gizemli adam mahalle halkı tarafından çok sevilmektedir. Her konuda bilgiye sahip olan bu adam ayrıca çok zengin bir insandır.
Bu gizemli adam bir gün meyhanede otururken evlenmek istediğini söyler. Adam sarhoş olduğu için mahalleli pek inanmaz. Tam o sırada mahalleden annesi ile birlikte geçmekte olan bir kadınla evlenmek istediğini söyler. Mahalleli ilk başta bu adama inanmasalar da, adam kızın ailesi ile görüşerek anlaşır. Adam çok zengin olduğundan şölen gibi bir düğün yapılır.
Çok güzel başlayan evlilikleri fazla uzun sürmez çünkü genç kız bakire değildir. Adam genç kızı kardeşlerinin evine götürür. Kızın kardeşleri bu işi kimin yaptığını sorarlar. Genç kız Santiago’nun adını verir. Bunun üzerine kızın kardeşleri kasap bıçaklarını alarak, Santiago’yu öldürmek için yola koyulurlar.
O gün kasabaya Psikopos gelecektir. Halk toplanarak Psikopos’u karşılamaya giderler. Kızın kardeşleri Santiago’nun da kalabalık arasında olacağını düşünerek oraya gelirler. Bu arada gördükleri herkese Santiago’yu öldüreceklerini söylerler. Her ne kadar namuslarını temizlemek isteseler de yine de birilerinin kendilerini durdurmalarını istemektedirler.
Gençlerin Santiago’yu öldüreceğini herkesin duymasına rağmen; Santiago başına gelecekleri duymamıştır. Olayları öğrenen belediye başkanı gençlerin elindeki bıçakları alarak onları göndermiştir. Ancak gençler tekrar yeni bıçaklar edinerek Santiago’nun peşine düşmüşlerdir.
Santiago’nun peşine düşen gençler onu annesinin evine giderken görürler. Santiago’nun farklı bir girişten eve girmeye çalıştığını fark edemeyen annesi ona kapıyı açmaz ve Santiago eve girip kendisini kurtaramaz. Santiago’yu yakalayan gençler onu defalarca ölümcül yerlerinden bıçaklayarak kaçarlar. Kanlar içinde eve giren Santiago, mutfağa yığılarak can verir.
DEĞERLENDİRME: Gabriel Garcia Marquez, Kırmızı Pazartesi isimli kitabında manevi dinamiklerin toplumsal yaşama yansımalarını çok güzel bir şekilde işlemiştir.
