Roman Yorum-Özet

Hayvan Çiftliği-George Orwell

  • hayvan çiftliği
  • Yazar:George Orwell
  • Sayfa Sayısı: 160

“Özgürlüklerini savunmayanların ödedikleri bedel ağırdır.”

 (Hayvan Çiftliği)

Kitap, Bay Jones’un çiftliğindeki hayvanlar arasında yapılan bir toplantı ile başlar. Koca Reis isimli domuzun gece gördüğü rüya üzerine bu toplantının düzenlenmesine karar verilmiştir. Koca Reis, insanların hayvanlara yaptığı eziyetlerden ve haksızlıklardan söz ederek bu sefil yaşamlarından kurtulma yolunun ayaklanarak insanları ortadan kaldırmaktan geçtiğine dair bir konuşma yapar.

Toplantıdan üç gün sonra Koca Reis ölse de söyledikleri unutulmaz ve gizlice faaliyetler yürütülür. Çiftlikteki hayvanların en zekisi olan domuzlar, özellikle de Snowball ve Napoleon diğer hayvanları eğitme ve örgütleme işini üstlenmiştir.

Günün birinde beklenen ayaklanma gerçekleşir. İşleri bozulan ve kendini içkiye veren Bay Jones, çiftlik işlerini ve hayvanları ihmal etmeye başlamıştır. Unutuldukları için kendilerine yemek verilmeyen hayvanlar isyan ederler ve insanları çiftlikten kovarlar. Kölelik günlerini ve insanları hatırlatan her şeyi yok ederler. “Beylik Çiftlik” adını “Hayvan Çiftliği” olarak değiştirerek tüm hayvanların uyması gereken emirler yayınlarlar.

İlk günlerde tüm hayvanlar mutludur ve çiftlikte işler yolunda gitmektedir. Hiç kimse yakınmamakta, herkes payına düşenle yetinmektedir. Zaman içinde Snowball ve Napoleon arasında görüş ayrılıkları kendini göstermeye başlar. En büyük tartışma yel değirmeni konusunda yaşanır. Snowball bir yel değirmeni inşa ederek elektrik elde edebileceklerini savunmakta; Napoleon ise bunun işe yaramayacağı propagandasını yapmakta ve özellikle çok fazla düşünemeyen koyunlardan destek görmektedir.

Snowball’un destekçileri artmaya başlayınca, Napoleon annelerinden ayırarak eğittiği dokuz köpeği Snowball’a saldırtır.  Canını kurtarmak isteyen Snowball çiftlikten kaçmak zorunda kalır. Bu olaydan sonra hayvanların görüş bildirdiği toplantılar kaldırılır ve tüm konuların Napoleon başkanlığındaki domuzlar kurulunca görüşülmesi kararlaştırılır. Snowball hain ilan edilir. İyi bir yoldaşlığın sadakat ve itaat ile belirleneceği dile getirilmeye başlanır. Kısa bir süre sonra da Napoleon, aslında Snowball’un projesi olan ve başlangıçta karşı çıktığı Yel Değirmeni’nin yapılması talimatını verir.

Yel değirmeni işi büyük güçlükleri de beraberinde getirir. Hayvanlar ağır biçimde, üstelik eskiden tatil olan günlerde de çalışmak zorunda kalır.

Bir gün fırtına çıkar ve yarıya kadar tamamlanmış olan yel değirmeni yıkılır. Napolyon bunu yapanın Snowball olduğunu iddia eder ve yel değirmeninin inşa edilme süreci tekrar başlar. O yıl kış çok sert geçer ancak yel değirmeninin yapımı için Boxer başta olmak üzere tüm hayvanlar var güçleriyle çalışmaya devam ederler. Snowball diğer çiftliklerle ilişkiye geçerek alışveriş yapmaya başlar. Yiyecekler tükenmeye başlayınca öğünler azaltılır. Dışarıdan tahıl alınmak zorunda kalınır. Tavukların yumurtalarına el konulmasına karar verilince tavuklar ayaklanır. Bunun üzerine tavuklara yemek verilmez ve aralarından bazıları ölür. Böylece ayaklanma bastırılır.

Snowball, Napoleon tarafından tüm sorunları çıkartan hayvan olarak gösterilir ve Jones’un ajanı olmakla suçlanır.  Ağıl Savaşı’ndaki asıl kahramanın ise Napoleon olduğuna tüm hayvanlar inandırılır. Bu savaşta yer alan ve olayların aslını hatırlayan Boxer buna inanmadığını söyleyince Napoleon’un köpeklerinin saldırısına uğrar. Bu saldırıdan kurtulur ancak aynı gün yakalanan ve Snowball ile işbirliği içinde oldukları itiraf ettirilen veya bununla suçlanan tüm hayvanlar öldürülür. Bu ölümler diğer hayvanlar arasında şok etkisi yaratsa da Napoleon’un dediklerini yapmaya devam ederler. İlerleyen günlerde ilk zamanlarda bir marş gibi kabul edilen “İngiltere’nin Hayvanları” şarkısı da yasaklanır. Artık Jones döneminden daha çok çalışılmakta, üstelik daha az yemek bulunabilmektedir.

Diğer hayvanların sefaletine rağmen Napoleon lüks içinde yaşamaktadır. Üstelik yaptığı kötülüklere rağmen bir kahraman olarak gösterilmeye devam edilmektedir. Yel değirmeni için makine almak üzere çiftlikteki keresteler eskiden düşman olarak gösterilen Frederick’e satılır. Ancak karşılığında alınan banknotlar sahte çıkar. Ardından Frederick ve adamları çiftliğe saldırır. Hayvanlar yenilgiye uğrayarak geri çekilince yel değirmeni dinamitle patlatılır. Çabalarının bu şekilde yok olduğunu gören hayvanlar öfkeyle saldırıya geçerler ve insanları kovalarlar.

Ardından yıkılan yel değirmeni bir kez daha yapılmaya başlanır. Aç kalmalarına, sürekli çalışmalarına rağmen hayvanlara Jones’un günlerinden daha iyi bir yaşam sürdürdükleri propagandası yapılmaktadır. Bugünlerde domuzlara saygı gösterilmesi zorunluluğu da getirilmiştir. Cumhuriyet ilan edilir ve seçime tek aday olarak giren Napoleon başkan seçilir. Boxer yine çok çalışsa da artık yaşlanmıştır ve bir gün yere yığılır. Squealer, Boxer’ın bir hastaneye gönderilerek tedavi ettirileceğini söyler. Birkaç gün sonra da çiftliğe bir yük arabası gelir. Arabanın üzerinde yazanı yalnızca Benjamin fark eder. Araba hastaneye değil bir at kasabına aittir. Bu arabayla çiftlik dışına çıkarılan Boxer bir daha geri dönmez.

Çiftlik zaman içinde zenginleşir ve büyür. Ancak tüm hayvanlar domuzlar ve köpeklerin rahatı için çalışmaktadır. Diğer hayvanların durumunda değişiklik olmamıştır. Yel değirmeninin tamamlanmasının ardından yeni bir tanesi için çalışılmaya başlanır.

O güne kadar dört ayağın iyi, iki ayağın kötü olduğu görüşü tüm hayvanlarca kabul edilirken domuzlar iki ayak üzerinde yürümeye başlar. Yedi Emir de değiştirilir. Artık “Bütün Hayvanlar Eşittir” değil “Bütün Hayvanlar Eşittir ama Bazı Hayvanlar Öbürlerinden Daha Eşittir” sözü yayılır. Eskiden “Dört Ayak İyi, İki Ayak Kötü sözü de “Dört Ayak İyi, İki Ayak Daha İyi” şeklinde değişir. Domuzlar kıyafet de giymeye başlar. Bir gün diğer çiftliklerden insanlar ziyarete gelir. Hayvanlar pencereden içeriye göz atınca insanlar ve domuzların birlikte bir masada oturmuş içki içip, kâğıt oynadıklarını görünce çok şaşırırlar. Ayrıca domuzların yüzlerindeki değişikliği ve insanlarla domuzlar arasında bir fark kalmadığını görürler.

“ …belki hemen gerçekleşmeyecekti, belki şimdi hayatta olanlar o günleri göremeyeceklerdi, ama düşleri bir gün mutlaka gerçek olacaktı.”

(Hayvan Çiftliği)

Yazar: Murat Sirkecioğlu

Yazdır

Yazar hakkında

admin

4 yorumlar

  • Mükemmel bir kitap. Kesinlikle her kesime hitap eden ve hayvanlar üzerinden siyaseti bu kadar acımasızca anlatan….
    “Bütün hayvanlar eşittir ama bazıları daha da eşittir.”

  • Bu kitabı okumayı bende düşünüyordum gayet açıklayıcı bi özet olmuş.murat beye teşekkürler

  • Hayvan Çiftliği, bir masal anlatımıyla yazılmıştır ancak küçükleri eğlendirecek bir peri masalı değil, hayvanlar üzerinden anlatılan çarpıcı bir politik taşlamadır.
    Aynı zamanda öngörüsüyle yüz yıllar öncesinden sanki bugünü ve bugünün sistemlerine de eleştiri getiriyor. Orwell yine öngörüsünü konuşturup diktatör yönetimi, kokuşmuş düzeni, eşitsizliği, adaletsizliği, ayrımcılığı, sömürüyü net bir şekilde gözler önüne seriyor.
    Kitap önceki yüzyıllardaki otoriter rejimleri tasvir ettiği gibi sanki günümüze ve günümüzden sonraki dönemlere de hitap ediyor.

    Kesinlikle okunması gereken güzel bir kitap👍

Yorum yap