Orhan Kemal’in toplumsal dokuyu ve insanlar arası menfaat çekişmelerini çok harika bir şekilde anlattığı eseri Hanımın Çiftliği eseridir.
Bir fabrikada çalışmakta olan Güllü ismindeki kadın kocası öldükten sonra Muzaffer Bey’in yeğeni Ramazan ile evlendirilmek üzere çiftliğe gönderilir. Ancak Güllü birazcık saf karakterde bir insan olan Ramazan ile evlenmek istemez. Zaten Çiftlik sahibi Muzaffer Bey de genç ve güzel bir kadın olan Güllü’ye göz dikmiştir bile. Güllü ise başına konan bu talih kuşundan dolayı gayet mutludur.
Bu durum çiftliktekilerin hiç hoşuna gitmemiş ve çiftliğin havası bir anda değişmiştir. Ancak olanlara aldırış etmeyen Muzaffer Bey Güllü ile evlenmiş, Güllü’nün adını da Serap olarak değiştirmiştir.
Serap Hanım, ortama hemen ayak uydurmuş; zevk sefa içinde yaşamaya, sosyetik toplantılara katılmaya, gönlünce alışveriş yapmaya ve lüks arabalara binmeye başlamıştır. Olanları içine sindiremeyen kahya Yasin çiftliği terk etmiştir. Bu durumu fırsat bilen Güllü’nün babası Cemşir ve arkadaşı da çiftliğe yerleşmiştir.
Kasabada etkili ağalardan birisi de Habib Ağa’dır. Habib Ağa toprak meseleleri yüzünden Muzaffer Ağa’ya kin gütmektedir. Çünkü Muzaffer Ağa tapusuz pek çok araziyi sahiplenmiştir. Sahiplendiği arazilerin bir kısmı da Habib Ağa’nın geçmişten beri kullanmış olduğu arazilerdir. Habib Ağa etkili bir insan olan Muzaffer Ağa’nın topraklarına çöreklenmesine ses çıkaramasa da arazilerini Muzaffer Ağa’dan almanın fırsatını kollamaktadır.
Muzaffer Ağa, Habib Ağa ile aynı partiye geçince Habib Ağa’nın topraklarını alma hayali boşa çıkar. Bundan sonra Habib Ağa için Muzaffer Ağa’yı öldürmekten başka çare kalmamıştır. Habib Ağa ve adamları bir plan yaparak Muzaffer Ağa’yı öldürürler. Böylelikle çiftlik Serap Hanım’a kalmıştır.
Serap Hanım, çiftliğin avukatı Erdoğan Bey ile evlenmeye karar verir. Erdoğan Bey bir defasında Habib Ağa’nın adamları ile bir mesele hakkında tartışıp onlara hakaret edince, Habib Ağa’nın adamları Serap Hanım’ın çiftliğini yakarlar. Serap Hanım, Habib Ağa’yı ele vermeyeceği konusunda temin ederek canını ancak kurtarabilir. Muzaffer Bey’in öldürülmesi gibi çiftliğin yakılması da meçhul kalmıştır.
Yazar Orhan Kemal’in Hanımın Çiftliği isimli bu harika eserinde toplumsal sınıflar arası çatışma, mal ve şehvet düşkünlüğü ve yıkıcı sonuçlarını görme imkanına sahip olabiliriz.
Kaleminize sağlık Fatih Bey güzel özetlemişsiniz. Rica etsem diğer eserlerini de özetler misiniz?