Orhan Pamuk, Kar isimli romanında ülkemizdeki siyasi anlayışın toplumsal olaylar üzerindeki etkisini gözler üzerine sermeye çalışmıştır. Yazar Kars’ta yaşanan uzun kış mevsiminde yağan karı temizliğin ve saflığın nişanesi olarak sembolize etmeye gayret etmiştir. Fakat yöredeki bağnaz bakış açısının karın temizliğine bile gölge düşürdüğüne dikkat çekmeye çalışmıştır.
Eserimizin başkahramanı Almanya’da yaşamakta iken bir araştırma yapmak amacı ile Kars’ a gelen Kerim Alakuşoğlu adındaki yazardır. Kerim Kars’ta üniversiteden arkadaşı olan İpek’le buluşur. İpek’in Kars’ta bir oteli vardır ve Kerim, İpek’in otelinde kalmayı düşünmektedir.
Kerim’e yakın çevredeki insanlar kısaca KA demektedirler. Kerim de zaten bu kısaltmayı zaman zaman kullanmıştır. Kerim Kars’a intihar eden kadın ve genç kızları araştırmaya gelmiştir.
Kerim genç kadın ve kızların intihar sebeplerini anlamak amacıyla çeşitli araştırmalar yapmış ve en sonunda bu kadın ve gençlerin çoğunluğunun başörtüsü takamadığı için üniversite okuyamayan bayanlar olduğu kanaatine varmıştır.
Kars’taki intiharları önlemek amacıyla devletin pek çok çalışma yaptığını sokaklara çeşitli broşürler astığını, ancak bu çalışmaların beklenen faydayı sağlamadığını gören KA bu konudan neler yapılabileceğini düşünmektedir.
Kerim intihar eden kızların hikayelerini dinleyerek araştırmalarını devam ettirmeye çalışır, ancak çevredeki insanlar Kerim’in niyetinden şüphelenmekte, onun casus olduğunu düşünmektedirler. Kerim Kars’ta karın saflığı ve temizliği temsil etmekten fersah fersah uzaklaştığını gözlemlemekte geç kalmaz.
Çünkü bu intiharların altında genelde mutsuz kadınların olduğunu fark eder. Örnek olarak rızası olmadan anne babaları tarafından istemedikleri adamlarla evlendirilen gençlerin bir çoğunun da intihar ettiğini fark eder. Kısacası Kerim intiharların altında yatan sebebin kadınların mutsuzlukları olduğunun ayırdına varmıştır.
Bazı kesimlerin bu intihar vakalarını devletin aleyhine kullanmaya çalıştıklarını görür. Hatta arkadaşı İpek’in bile gericilerin etkisinde kaldığını ve onlar gibi düşünmekte olduğunu fark ederek üzülür.
Kerim İpek’e evlenmeyi ve Kars’tan ayrılmayı teklif eder. İpek başlangıçta Kerim’im evlenme ve Kars’tan ayrılma teklifini kabul etmiş, ancak daha sonra bu kararından vazgeçmiştir.
Kerim bu yöredeki geri kalmışlığın ve bağnaz bakış açısının çeşitli toplumsal sıkıntılara yol açtığını fark etmiş, yaşadığı olayların etkisinden kurtulamayan KA tekrar Frankfurt’a dönmüştür.
Orhan Pamuk, Kar isimli romanında toplumsal olayların oluşum ve gelişim aşamalarına Kars’ın toplumsal yapısı üzerinden bir projektör tutmaya çalışmıştır. Eserdeki anlatım ve olay örgüsü gizemli olmakla beraber sürükleyicidir.