Genel Ders Notları

ROMAN, ÖZELLİKLERİ, TÜRLERİ

ROMAN, ÖZELLİKLERİ, TÜRLERİ

Genellikle insanların serüvenlerini, iç dünyalarını, toplumsal bir olay ya da olguyu, insan ilişkilerini ve değişik insanlık durumlarını yansıtmayı amaçlayan düz yazı türüdür.

Roman; olayları yer, zaman ve şahıs kadrosu bütünlüğü ve uyumu içinde anlatır.
Okuyucuyu çekebilecek merak unsurları içerir.
Toplumsal yaşamda kişilerin başından geçen ya da geçme imkanı bulunan olayları yer ve zaman göstererek aktarır.
Birbiriyle bağlantılı olaylar temel bir düşünce etrafında birleştirilerek anlatılır.
Roman, hem bir gerçekliğin hem de düş gücünün üründür.
Roman gerçek yaşamla tam olarak örtüşmez.
Romana romancının hayal gücü, sanatçı kişiliği, görgü ve bilgisiyle, zengin duygu ve düşüncesiyle yaratılan bir yaşam anlatılır.
Romanlar bir anlatıcı tarafından anlatılır.

Romanın Ögeleri

a. Kişi (Kahramanlar): Romanların şahıs kadrosu zengindir. Romanlarda şahıslar ayrıntılı olarak anlatılır. Roman kişilerinin yaşamı, geniş bir zaman çerçevesi içinde baştan sona anlatılır. Roman kişileri tip ve karakter olarak karşımıza çıkar.

Tip: Belli bir sınıfı ya da belli bir insan eğilimini temsil eden kişidir. Tip evrenseldir, genel özelliklere sahiptir. Tipler sevecen tip, alıngan tip, kıskanç tip, sosyal tip gibi bireysel olmaktan çok, başkalarında da bulunan ortak özellikler taşıyan ve bu özellikleri en belirgin şekilde temsil eden şahıstır.

Karakter: Olumlu, olumsuz yönleri ile verilen, belirli bir tip özelliği göstermeyen kişilerdir. Karakter, kendine özgüdür. Karakterler genel temsil özelliği göstermez. Karakterler, birden fazla özelliği belirlenmiş, tipik olan birkaç özelliği ile insanın iç çatışmaları ve çıkmazlarını verme görevini yüklenmiş olan roman şahıslarıdır. Karakterler çok yönlü olup, değişkenliğe sahip kişilerdir.

b.Olay: Romanlar, temel bir olay etrafında gelişen ve iç içe geçmiş çok sayıda olaydan oluşur. Romanda anlatılan olaylar hayattan alınabileceği gibi, tarihten, anılardan, okunan kitaplardan ve masallardan da alınabilir. Önemli olan, konunun gerçeğe uygun olmasıdır. Romanda olaylar her yönüyle ayrıntılı olarak işlenir. Her olay bir sebebe bağlanır. Böylece okuyucu, romanın içine çekilir.

 c.Çevre (yer): Romanlardaki kişilerin yaşadığı, olayların geçtiği yerdir. Roman kişileri belli bir çevrede yaşar. Bu çevre okuyucuya betimleme yoluyla anlatılır. Romanda olayların geçtiği ve kişilerin yaşadığı yerler, çevre ve diğer mekanlar çok ayrıntılı şekilde verilir.

d.Zaman: Romanlarda olaylar belirli bir zaman diliminde yaşanır. Romanlarda fiiller genellikle “-di’li geçmiş zaman” kipinde kullanılır. Klasik romanda zaman “geçmiş, şimdiki ve gelecek zaman” olmak üzere üç dilimde verilir. Çağdaş romanda bu anlayış etkin değildir. İnsanın hatırlama yeteneğinden yararlanılarak zamanlar arası geçiş yapılır. İç içe değişik zaman dilimlerinden söz edilebilir. Birkaç zaman bir arada kullanılabilir. Bilinç akışı tekniğiyle geriye dönüşler veya ileriye gidişler olabilir.

Romanda fikir: 

Romanlar bir dünya görüşünü yansıtırlar. Romandaki olayların, durumların ve davranışların sebepleri araştırılır; kişilerin psikolojik tahlilleri yapılır ve olayların sonuçları üzerinde durulursa romanın ana düşüncesi ve yardımcı düşünceleri belirlenebilir.

Romanda dil ve anlatım:

Olaylar birinci veya üçüncü kişi ağzından anlatılır. Üç tür bakış açısı kullanılır.

Roman Türleri

Romanlar bağlı oldukları edebi akımlara ve konularına göre sınıflandırılır.

1. Akımlarına Göre Romanlar

Romantik romanlar, realist romanlar, naturalist romanlar, estetik romanlar, izlenimci romanlar, dışavurumcu romanlar, toplumcu romanlar, yeni roman.

2. Konularına Göre Romanlar

Sosyal roman, tarihi roman, macera romanı, tahlil romanı, duygusal roman, bilimsel roman, gotik roman, oluşum romanı, didaktik roman, köy romanı, lirik roman, pastoral roman, otobiyografik roman, aşk romanı, bilim kurgu romanı, belgesel roman.

a. Sosyal roman: Toplumsal sorunların işlendiği romanlardır. Bu tür romanlarda ekonomik sorunlar, sınıflar arası çatışmalar, rejim değişiklikleri, esaret, göç gibi toplumsal yaşamı doğrudan ilgilendiren konular anlatılır.

Sosyal roman örneleri:

Sefiller -Victor Hugo
Meyhane- Emile Zola
Gazap Üzümleri – John Steinbeck
Bereketli Topraklar Üzerinde – Orhan Kemal

b. Tarihi roman: Konularını tarihte yaşamış kahramanlarla, onları kuşatan gerçek veya hayali kişilerin hayat ve maceralarından alan roman türüdür. Bu roman türü, geçmişte yaşanmış önemli olayları konu alır. Yazar, tarihi gerçekleri kendi hayal gücüyle birleştirerek anlatır.

Tarihi roman örnekleri:

Waverley (Walter Scott)
Ivanhoe (Walter Scott)
Monte Cristo (Alexandre Dumas)
Taraş Bulba (Gogol)
Salambo (G. Flaubert)
Devlet Ana (Kemal Tahir)
Küçük Ağa (Tarık Buğra)
Deli Kurt (Nihal Atsız)

c.Macera (serüven) romanı: Günlük yaşamda gerçekleşmesi zor olan, şaşırtıcı, gizemli olayları sürükleyici bir anlatımla ele alan romanlardır. Bu tür romanlarda olay her şey demektir. Romancı, okuyucunun merakını hep zirvede tutar. Bu romanlarda olayların akışına uygun olarak çok zengin ve değişken bir çevre anlatımı vardır. Kahramanlar olay ekseninde sürekli hareket halindedir. Bu romanlarda okuyucuya hoşça vakit geçirtmek amaçlanır.

Macera romanı örnekleri:

Robinson Crusoe (Daniel Defoe)
İki Sene Mektep Tatili (Jules Verne)
Define Adası (Stevenson)
Kim (Rudyard Kipling)
Hasan Mellah (A. Mithat Efendi)

d.Tahlil (çözümleme) romanı: İnsanların ruhsal ve psikolojik durumlarını, olaylar karşısındaki tepkilerini ve davranış biçimlerini işleyen roman türüdür. Bu romanların hatıra türü yazılara yakın bir anlatımı vardır. Tahlil romanları, kişilerin ruhsal durumlarını ayrıntılarıyla çözümlemeye çalışır. Bu romanlarda görünen olaylardan çok, olayların kişi üzerindeki yansımaları konu edinilir. Ruhun derinliklerine inilir, bilinçaltındaki gizemli istekler açığa çıkarılmaya çalışılır. Bu sebeple bu romanlara psikolojik roman da denir.

Tahlil romanı örnekleri:

Genç Werther’in Acıları (Goethe)
Suç ve Ceza (Dostoyevski)
9. Hariciye Koğuşu (Peyami Safa)
Bir Tereddüdün Romanı (Peyami Safa)

Dünya Edebiyatında Roman

Roman türünün ilk örneklerini 15. yüzyılda Fransız yazar Rabelais vermiştir.
Bugünkü romanı hatırlatan ilk eser 16. yüzyılda Rönesans’tan sonra Givoanni Boccacio tarafından yazılmış olan “Dekameron”dur.
Miguel de Cervantes’in Don Kişot’u 16. yüzyılın sonlarına doğru yazılmıştır ve eser, roman türünün ilk başarılı örneği kabul edilir.
17. yüzyılda Klasik akım içinde ortaya çıkan tek romancı ise Madame De La Fayette’tir. Bu yüzyılda İngiltere’de Daniel Defoe “Robenson Cruze (Robinson Kruzo)”yu, Jonathan Swift (Canıtın Svift) “Guliver’in Gezileri”ni yazmıştır.
Bu türün yetkin örnekleri ise 19. yüzyılda verilmeye başlanmıştır.
Roman, bir tür olarak karakteristik özelliklerini Romantizm ve Realizm akımları sayesinde 19. yüzyılda kazanmıştır.
20. yüzyıldaki sosyal ve teknolojik gelişmeler romana da yansımıştır. Bu dönem romancıları arasında Amerikan edebiyatından John Steinbeck, Ernest Hemingway; Alman edebiyatından Thomas Mann, Erich Maria Remargue; Fransız edebiyatından Andre Mourois, Jaun Paul Sartre, Albert Camus sayılabilir.

Türk Edebiyatında Roman

Tanzimat’a kadar Türk toplumunda romanın yerini destanlar, efsaneler, mesneviler ve halk hikâyeleriyle masallar tutmuştur.
Türk edebiyatı bugünkü anlamda romanla Fransızcadan yapılan çeviriler sayesinde tanışmıştır. Türk edebiyatına roman Tanzimat’la girmiştir.
İlk yerli roman denemesi Şemsettin Sami’nin “Taaşuk-ı Talat ve Fitnat” (1872) adlı eseridir.
Edebiyatımızda ilk roman çevirisini ise Yusuf Kamil Paşa, Fransız yazar Fenelon’dan “Telemak” adıyla yapmıştır (1859).
İlk edebi roman Namık Kemal’in “İntibah”(1876) adlı eseridir. Yine ilk tarihi roman Namık Kemal tarafından yazılan “Cezmi’dir.
İlk köy romanı Nabizade Nazım’ın “Karabibik” adlı romanıdır.
Türk romanı, teknik açıdan Servet-i Fünun döneminde güçlenmiş, Cumhuriyet döneminde iyice gelişmiştir.Batılı anlamda modern Türk romanının kurucusu ise Halit Ziya Uşaklıgil sayılır.Halit Ziya, Mai ve Siyah, Aşk-ı gibi eserleriyle yerli romana, Batılı bir nitelik kazandırmıştır.
İlk psikolojik roman Mehmet Rauf’un “Eylül” adlı romanıdır. Bu alanda en başarılı ürünü Peyami Safa “Dokuzuncu Hariciye Koğuşu” adlı eseriyle vemiştir.
İlk kadın romancımız Fatma Aliye Hanım’dır.

Hikaye-Roman Farkı

  • Hikaye, romandan kısadır.
  • Hikayede temel öge olaydır. Romanda ise temel öge karakter, yani kişidir. Hikayeler olay üzerinde kurulur, romanlar ise kişi üzerine kurulur.
  • Hikayede tek olay bulunmasına karşılık romanda birbirine bağlı olaylar zinciri vardır. Romandaki olaylardan her biri hikayeye konu olabilir.
  • Hikayede kahramanların tanıtımında ayrıntıya girilmez, kahramanlar her yönüyle tanıtılmaz. Romandan farklı olarak hikayede kişiler sadece olayla ilgili yönleriyle anlatılır. Bu yüzden hikayelerdeki kişiler bir karakter olarak karşımıza çıkmaz.
  • Öyküde olayın geçtiği yer sınırlıdır ve ayrıntılı olarak anlatılmaz. Romanda olaylar çok olduğu için olayların geçtiği çevre de geniştir. Bu çevreler çok ayrıntılı olarak anlatılır.
  • Hikayeler kısa olduğu için anlatım yalın, anlaşılır ve özlüdür. Romanlarda ise anlatım daha ağır ve sanatlıdır.
Yazdır

Yazar hakkında

Süleyman Kara

Öğrenci ve öğretmenlere faydalı olmak için onlara kaliteli edebiyat sitesi olan edebiyat sultanını sundum.

2 yorumlar

Yorum yap