Biyografik Çalışma: Yunanca hayat anlamındaki bio, sözcüğüyle yazı anlamındaki graf sözcüğünden oluşan ve hayat yazısı, hayat hikayesi karşılığında kullanılan biyografi sözcüğü dilimizde, eskinin tercüme-i hâl’inin yerini tutmuştur. Genel olarak, herhangi bir kişinin hayat hikayesi anlamında kullanılan bu sözcük edebiyatta tanınmış bir kimsenin, bir yazar ya da şairin hayatını anlatmak için yazılan yazı karşılığında geçer.
Biyografi çalışma, şair ya da yazarların doğum-ölüm tarihleriyle ayrıntılı hayat hikayelerinin belirtilmesi şeklinde düşünülmemelidir. Bu tip bir çalışma özellikle ortaokul bünyesinde hiç gerekmez. Bunu ancak lise sınıflarında, o da şairlerin, yazarların edebi kişiliklerinin gelişim çizgilerini ortaya koyabilmek için gerekiyorsa yer veririz. Yazarların hayatlarını istemek kesinlikle yanlıştır.
Türkçe kitaplarını dolduran metinlerden, edebiyat ve fikir dünyamızda iz ve eser bırakmış yazarların, şairlerin birkaç cümle ile kimliklerini ortaya koymak bizim için yeterli ve yararlı bir çalışma (biyografi çalışması) olur. Öğrenciye öğreteceğimiz, daha doğrusu öğrenciden isteyeceğimiz bu bilgilerin dozu, pek tabii olarak sınıfların seviyesine ve yeterliliğine göre değişecektir. Kısa ve genel olarak şair ve yazarlar öğrencilerden istenmelidir. Mesela bir Karacaoğlan için “17.asırda yaşamış ünlü bir ozanımızdır.” veya zamanımızdan üç yüz yıl önce yaşamış bir saz şairimizdir.” Ömer Seyfettin için “Genç yaşta kaybettiğimiz, 20.asrın güçlü bir hikayecisidir.” Sait Faik için “Cumhuriyet devrimizin hikaye ve roman yazarlarından olup, hikayelerinde genellikle insan sevgisini işlemiştir.”
Bu bölüme ait çalışmalar da öğrenciye ait olmalıdır. Öğrenci her zaman aktif olarak, etkin olarak ansiklopedilerden, diğer kaynaklardan gerekeni kendisi toplayacaktır. Çocuklarımızı asla hazıra alıştırmamalıyız. Onların aradıklarını nerede, nasıl bulacaklarını bilmeleri, bu çalışmanın en faydalı tarafıdır.
Bibliyografik Çalışma: Çocuklarımıza kütüphanelere gitme, kitap arama ve inceleme alışkanlığını ancak bibliyografya çalışmalarıyla verebiliriz. Görmeden, hayali olarak eser adı belletmek, asla faydalı bir çalışma değildir. Tanımak için, tanıtmak için görmek esastır. Bu bakımdan öğrenci tanıyacağı, belleyeceği kitabı imkanları ölçüsünde görmeli ve okumalıdır.
Türkçe kitaplarındaki metinlerin şair veya yazarlarının kendi eserleriyle, bu şair ve yazarların hakkında yazılmış çeşitli kitaplar, bibliyografya çalışmalarının esasını verir.
Bibliyografya çalışması iki yönlü bir faaliyettir: 1.Elimizdeki metnin şair ve yazarının kendi eserleri, bunların da daha çok önemlilerini görme ve belleme çalışması. 2.İncelediğimiz metnin şair ve yazarı hakkında, başka yazarların hazırladıkları eserleri görme ve belleme çalışması.
Ancak bu iki çalışmanın ortaokuldan çok, liseye ait bir çalışma olduğunu belirtmek gerekir.
Öğrenci, okuduğu metnin yazarının önemli eserlerini tanımalı, bilmeli, bunları okul kitaplığından, varsa kendi kitaplığından sağlayarak sınıfa getirmeli. Bibliyografik çalışmada yine sınıf seviyesine, çevre imkanlarına öğrenci yeterliliğine bağlı olarak yürütülür.
