2022- 2023 11.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 1.Dönem 2.Yazılı Soruları A Grubu
TEST
1. Edebiyat, toplumsal olguları yansıtması açısından her zaman değerli bir sosyolojik araç olmuştur. Edebiyat sayesinde toplumu doğrudan gözlemlemek yerine, onu kavramada dâhiyane bir yeteneğe sahip olan edebiyatçının yansıttıkları üzerinden şaşırtıcı varsayımlara ulaşabiliriz. Özellikle toplumsal tarih çalışmalarında ancak edebî metinler sayesinde geçmişte yaşanmış sosyal ilişkileri, olayları ve yapıları betimleme şansımız olur. Bugün Türk toplumunun yaşadığı tarihsel değişime ışık tutmak istediğimizde edebiyat bizim için en önemli anahtar hâline gelir. Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkılışından Cumhuriyet’in kuruluşuna dek yaşanan süreç, toplumsal sancılar; Tanzimat Edebiyatı, Millî Mücadele Dönemi Edebiyatı’nda rahatlıkla görülür.
Bu parçanın konusu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Edebiyatın sosyolojik araştırmalara kaynak olması
B) Türk toplumunda edebiyatın gelişmişlik düzeyi
C) Edebiyat ve toplum ilişkisi
D) Edebî eser ile yazar arasındaki ilişki
E) Nitelikli edebî eserlerin yararları
2. Edebiyat; hayatı tanımak, anlamak için yararlandığımız önemli kaynaklardan biridir. Farklı hayat tecrübelerinin estetik bir dille anlatıldığı edebî metinler okurlarını sosyal, duygusal açıdan besler ve geliştirirken okurların düşünce dünyalarını da zenginleştirir. Edebiyat akımları sosyal, tarihî, politik, ekonomik, felsefi nedenlere bağlı olarak gelişir. Gösterdikleri grafik ile âdeta tabiattaki gelgit olayını hatırlatan dalgalanmalar olarak niteleyebileceğimiz akımlar, toplumların geçirdikleri evreleri estetik formlar içinde sunmaktadır. Edebî akımları tanımak ve onları oluşturan nedenleri öğrenmek, neden–sonuç ilişkilerini kurmak, sanat şubeleri arasındaki ilişkiyi incelemek ve etkileşimi görmek kişinin hayata bakışını ve düşünce dünyasını da geliştirecektir.
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Edebî akımlar bireyin yaşamını ve düşüncesini geliştirmektedir.
B) Edebiyat, yaşamı anlamlandırmayı sağlayan alanlardan biridir.
C) Edebî akımların gelişmesinde sosyolojik durum ve olgular etkilidir.
D) Edebî eserler, bireyin duygusal yaşamını zenginleştiren bir güce sahiptir.
E) Edebî akımlar, nitelikli edebî eserlerin oluşturulmasındaki en önemli güçtür.
3. (I) Edebiyat; hayatı, insanı ve insanın hayat içinde ki mücadelesini, trajik konumunu anlatan bir sanattır. (II) Sanatçıda estetiğin kuralları ve duyuş tarzı içinde insanı anlatırken farklı bir perspektif yakalamakta ve gördüklerini özel bir hassasiyetle yansıtmaktadır. (III) Bu duyarlığın oluşumunda yazarın mizacı ve hayat felsefesinin yanısıra yaşadığı ortamın sosyal, siyasi, ekonomik koşullarının önemli bir payı vardır. (IV) Edebiyat akımlarını tanımlarken sıklıkla akımın oluştuğu ortamın siyasi ve sosyal koşullarına göndermeler yapılması bu durumun en somut kanıtıdır. (V) Toplumsal, siyasi, ekonomik hatta ideolojik yapılar edebî metinde kesişmektedir; böylece edebiyat, kendi kuralları ile bu farklı yapıları potasında eritmekte ve estetik bir biçimde yeniden üreterek okuruna sunmakdadır.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
4. (I) Sözlü anlatımın yerini yazıya bıraktığı tarihlerden günümüze kadar insanoğlu, anlayış ve duyuş biçimlerini diğerlerinden daha etkili ve farklı olarak ifade etmek istemiştir. (II) Bu durum, zaman içerisinde edebiyat ve fikir adamlarının düşünüş tarzlarını etkilemiştir. (III) Toplumsal, siyasal olaylar bu etkileşimin tetikleyici unsurları olmuştur. (IV) Hümanizm, Rönesans ve Fransız İhtilali gibi tarihi derinden etkileyen toplumsal devinimler, edebî anlayış ve duruş biçimlerini yönlendirip, şekillendirmişlerdir. (V) Bu biçimlenişin, hareketliliğin edebiyatta karşılığı edebî akımlar olmuştur.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde virgül ( , ) yanlış kullanılmıştır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
5. Türk edebiyatını en fazla etkileyen akımın —- olduğu tartışılmaz bir gerçektir. 1860 yılından sonra Fransız edebiyatını örnek alan Tanzimat sanatçıları o çağın en belirgin bu akımını benimsediler. Bu akımın halka açık yanı; adalete, hürriyete, derin hayallere, millî ruha, tabiata coşkulu bir şekilde bağlılığı sanatçıları etkilemiştir. Bu coşkunluk ve hayallere bağlılık eserlerin içine sinmiştir. Akımın ilk etkileri edebiyatımıza çeviri romanlarla girer. Fenelon’un Telemak’ı ile başlayan çeviri çalışmalarını Victor Hugo’dan, Daniel Defoe’den, Alexander Dumas Pere’den yapılan diğer çeviriler takip eder. Bu akımın Tanzimat sanatçılarını etkileyen bir diğer yönü de “Sanat toplum içindir.” görüşü olur. Duygu ve hayallere yer verilen bu akımda tabiat önemsenmiş, gözlem ve tasvire yer verilmiştir.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilir?
A) Klasisizm
B) Natüralizm
C) Realizm
D) Romantizm
E) Sembolizm
6. Ağrı! Başına boz bulutlar inmede
Ne ki bu cendere, ne ki bu sonsuzluk,
Kim vurulmuş yatan, ova boyunca,
Bir kan çeşmesine açık durup avucu?
(…)
Çile pazarında cana pey sürümü
Çözmek mi istemiş o çetin düğümü?
Korkunç bir ezgide çatlayan bu kamış
Yitirdiğimiz bir cennet mi aramış?
(…)
Ahmet Muhip Dıranas’ın Ağrı şiirinden alınan yukarıdaki dizeler, aşağıda verilen edebî akımlardan hangisinin özelliklerini yansıtmaktadır?
A) Klasisizm
B) Natüralizm
C) Realizm
D) Sembolizm
E) Sürrealizm
7. Yol boyu kavak ağaçları, köprü, yokuş yukarı dar sokak… Sokağın bitiminde kediyi gördüm. Yıkık bahçe duvarından duta tırmandı, oradan da çatıya. Baktım baca tütüyor. Rüzgârla savrulan kül rengi, yoğun bir duman. Kedi dumana girdi çıktı. Kiremitlerin arasında kayboldu sonra. Bahçe kapısının önünde durdum. Girsem yol bitecek. Ömür biter, yol bitmez… Kentlerin, otellerin duvarlarında yazılıydı. Bir geminin beyazında, trenlerin, uçakların alnında. Bekleme odalarında, gar saatlerinde, kamyonların, otobüslerin ön camlarında yazılıydı. Ya da tanıdık bir ses hep bu cümleyi fısıldadı kulağıma: Ömür biter, yol bitmez. Girsem Paris’te Figuier Sokağı’ndaki odamın kapısı çalınmayacak bir daha. Ne telefon çalacak ne de Notre Dame’ın çanları. Gece lambamın ışığına üşüşmeyecek Türkçe sözcükler. Bu sürgün bitecek. Girsem sofada sedirin üzerinde bulacağım seni. Saçların ağarmış, yuvarlak beyaz yüzünde sabır.
Bir hikâyeden alınan bu parçada aşağıdaki anlatım tekniklerinin hangisinden yararlanılmıştır?
A) Özetleme
B) Bilinç akışı
C) Gösterme
D) Diyalog
E) İç çözümleme
8. Bahçe kapısının önünde durdum. Girdiğimde ardımdan sımsıkı kapanacak kapı. Merdivenden sofaya çıktığımda yol bitecek. Işıklı kalabalık bulvarlar, kahveler, her şey bitecek. Burada, bu ahşap evde seninle yaşamanın, sakin bir hayat sürmenin zamanı çoktan geldi bile. Evi onarır, bahçeyi düzenleriz. Toprak canlanır, dallara su yürür yeniden. Bakarsın yapraklar da yeşerir.
Bu parçada altı çizili sözler cümlelerin hangi ögesidir?
A) Özne
B) Dolaylı tümleç
C) Belirtisiz nesne
D) Belirtili nesne
E) Zarf tümleci
9. Aşağıdaki sanatçılardan hangisi Cumhuriyet Dönemi hikâye yazarlarından değildir?
A) Sadri Ertem
B) Reşat Nuri Güntekin
C) Muallim Naci
D) Sevinç Çokum
E) Orhan Kemal
10. Bu yazarlar, insanı farklı bir bakışla anlatırlar. Modern yaşamın etkilerini tespit etmek için psikolojiden yararlanırlar. Eserlerinde çağrışımlara dayalı sanatsal bir üslupla ruh tahlillerine yönelmişlerdir. Peyami Safa, Tarık Buğra gibi sanatçılar bu anlayışta hikâyeler yazmıştır.
Bu parçada sözü edilen anlayış aşağıdakilerden hangisidir?
A) Bireyin iç dünyasını esas alan anlayış
B) Toplumcu–gerçekçi anlayış
C) Millî–dinî duyarlılığı benimseyen anlayış
D) Klasik anlayış
E) Gelenekçi anlayış
11. (I) Yazarlığa çok geç başladım. (II) İlk kitabım ise kırk yaşındayken yayımlandı. (III) Yirmi yıldır yazıyorum. (IV) Bu süreçte sanat görüşümde de bir değişiklik olmadı. (V) Edebî türlerin içerisinde tek seçeneğim ise romandı.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisi, özne ve yüklemden oluşmaktadır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde ayraçla belirtilen yere farklı bir noktalama işareti getirilebilir?
A) Çekilen acılar, yaşanan sıkıntılar ( ) umutsuzluklar insanın peşini hiç bırakmıyor.
B) Kimi romancılar ( ) anlatmak istediklerini okurla olayın arasına girmeden söylerler.
C) Şiir ( ) roman, hikâye gibi türlerden farklı olarak mecazlı anlatıma daha uygun bir türdür.
D) Zamanla hikâye türünü benimsedim ( ) derdi ünlü yazarımız.
E) Güçlü yazar okurla köprü kurmaya çalışır ( ) eleştirmen ise yazarla köprü kurar.
13. I. En büyük sevgi, birdostun sana duyduğu sevgidir.
II. Anasütü gibi temiz olan dilimizi de korumamız gerekir.
III. Ünlü yazar ödül verilen kuruma bir hafta içinde baş vuracakmış.
IV. Yaşamım boyunca kimsenin kalbini kırmamaya çalıştım.
V. Başarılıda olmak istiyorsak çok çalışmalıyız.
Yukarıdaki cümlelerin hangisinde yazım yanlışı yoktur?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
14. 1.Örnek:
Gül yüzünde göreli zülf-i semen-sây gönül.
Kara sevdâda yeler bî-ser ü bî-pây gönül.
Demedim mi sana dolaşma ana hây gönül!
Vay gönül vay bu gönül vay gönül eyvây gönül!
Ahmet Paşa
2.Örnek:
Sıdk ile terk edelim her emeli her hevesi
Kıralım hâil ise azmimize ten kafesi
İnledikçe eleminden vatanın her nefesi
Gelin imdâda diyor bak budur Allah sesi
Namık Kemal
Bu iki şiir alıntısıyla ilgili aşağıda söylenenlerden hangisi yanlıştır?
A) Farklı edebî dönemlerin ürünüdür.
B) Aynı tema kullanılmıştır.
C) Söz sanatlarına başvurulmuştur.
D) Ahenk unsurlarından yararlanılmıştır.
E) Nazım biçimi aynıdır.
15. Ben en hakir bir insanı kardeş duyan bir ruhum;
Bende esir yaratmayan bir Tanrı’ya iman var;
Paçavralar altındaki yoksul beni yaralar.
Mazlumların intikamı olmak için doğmuşum.
Volkan söner, lakin benim alevlerim eksilmez;
Bora geçer, lakin benim köpüklerim eksilmez.
Mehmet Emin Yurdakul’un Bırak Beni Haykırayım şiirinden alınan dizeler için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) “Volkan söner, lakin benim alevlerim eksilmez” dizesinde imgeli bir anlatım vardır.
B) Millî Edebiyat Dönemi şiirinin dil anlayışına uygun bir şiirdir.
C) Halk şiirinin ahenk unsurlarından yararlanılmıştır.
D) Sosyal içeriğe sahip bir şiirdir.
E) Bir semaiden alınmıştır.
16. Aşağıdakilerden hangisi bir konuşmada yapılması gerekenlerden değildir?
A) Kelimeleri doğru telaffuz etmek
B) Jest ve mimiklere dikkat etmek
C) Gereksiz ses ve kelimelerden uzak durmak
D) Dinleyiciyle sürekli göz teması kurmak
E) Konuşmada süreyi verimli kullanmak
17. SÜVÂRÎ
Şu bakır zirvelerin ardından
Bir süvârî geliyor kan rengi.
Başlıyor şimdi melûl akşamda
Son ışıklarla bulutlar cengi!
Bir bakır tasta alev şimdi havuz,
Suya saplandı kızıl mızraklar.
Açılıp kıvrılarak göklerde,
Uçuyor parçalanan bayraklar!
Ahmet Hâşim’in bu şiirinden aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz?
A) Birden fazla imge kullanılarak düşsel ögelere yer verilmiştir.
B) Şiirsel bir musiki sağlanmıştır.
C) Halk şiirinin hece ölçüsü kullanılmıştır.
D) Sembolizm akımının özelliklerini yansıtmaktadır.
E) Kafiye, redif gibi şiir unsurları kullanılmıştır.
18. “Oysa şair ne bir gerçek habercisi ne bir güzel ve etkileyici konuşan insan ne de yasa koyucudur. Şairin dili, “düzyazı” gibi anlaşılmak için değil fakat duyulmak üzere var olmuş, müzik ile söz arasında, sözden çok müziğe yakın ortalama bir dildir. Düzyazıda üslubun oluşması için zorunlu olan ögelerden hiçbiri şiir için söz konusu olamaz. Şiir ile düzyazı, bu bakımdan birbiriyle yakınlığı ve ilgisi olmayan, ayrı düzenlere bağlı, ayrı alanlarda, ayrı boyutlar ve biçimler üzerinde yükselen, ayrı iki yapıdır. Düzyazının doğurucusu akıl ve mantık; şiirin ise algılama alanları dışında gizlerin ve bilinmezlerin geceleri içine gömülmüş, yalnız aydınlık sularının ışıkları, zaman zaman duyuşlarımızın ufuklarına yansıyan kutsal ve adsız kaynaktır.” (Ahmet Hâşim, Şiir Hakkında Bazı Mülahazalar)
Bu parçadan aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?
A) Şiirde musiki önemlidir.
B) Şiir, düşünceyi ele alma aracı değildir.
C) Şiirde önemli olan duyguyu hissettirmektir.
D) Şiirle düzyazı arasında büyük ayrılıklar vardır.
E) İyi bir düzyazı ustası, iyi bir şair olamaz.
19. Azımsama hiç sana verilen kuruşu
Çıkılmaz mı sanırsın bu zor yokuşu?
Bu dizeler için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Yüklemler, çekimli fiillerden oluşmuştur.
B) İki tane belirtili nesne vardır.
C) Gizli özne kullanılmıştır.
D) Her iki dize de iki ögeden oluşmuştur.
E) Her iki dizede de nesne, bir kelime grubundan oluşmuştur.
20.
TÜRKÇE KATINDA YAŞAMAK
(…)
Seslenir seni bana yakın uzak,
Yer yüzü mavisinden gök yüzü yeşiline.
Tutsak uluslar var ya geceler boyu,
Onlar için,
Yitik özgürlükler için,
Türkçe haykırmak.
(…)
Fazıl Hüsnü Dağlarca
Bu dizelere yönelik aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Birden fazla kelimenin yazımı yanlıştır.
B) Üç nokta (…) alıntılarda alınmayan bölümlerin yerine kullanılmıştır.
C) “Türkçe” kelimesinde “-çe” eki kesme işareti ( ’ ) ile ayrılmalıdır.
D) İlk dizede “seslenir” kelimesi yüklemdir.
E) Noktanın ( . ) kullanımında bir yanlışlık yoktur.
21. Aşağıdaki dizelerin hangisinde zarf tümleci yoktur?
A) Hava keskin bir kömür kokusuyla dolar
Kapanırdı daha gün batmadan kapılar
B) Gençliğimi kaybettim birtakım odalarda
Kaybolan gençliğimi aradığım aynalarda
C) Açılan bir gülsün sen yaprak yaprak
Ben aşkımla bahar getirdim sana
D) Denizler yolculuğa çağırır durur da beni
Gitmem düşünerek geri döneceğim günü
E) Dün, bir gölge gibi geçti yanımdan
Oydu, bir bakışta tanıdım onu
22. (I) Millî Edebiyat Dönemi; genellikle 1911’de Genç Kalemler dergisi ile başlatılan, Cumhuriyet Dönemi Türk edebiyatının ortaya çıktığı 1923’e kadar devam eden bir edebî sürecin adıdır. (II) Bu edebî dönemin başlıca temsilcileri şunlardır: Mehmet Emin Yurdakul, Ömer Seyfettin, Ali Canip Yöntem ve Ziya Gökalp… (III) Millî Edebiyat, Mehmet Emin’in 1897 yılında önce Selanik’te yayımlayıp bundan iki yıl sonra Türkçe Şiirler başlığıyla kitaplaştırdığı şiirlerle de başlatılabilir. (IV) Yurdakul’u bu hareketin içine sokan dize “Anadolu’dan Bir Ses Yahud Cenge Giderken” adlı şiirin “Ben bir Türk’üm, dinim cinsim uludur” mısrasıdır. (V) Bu şiirlerden özellikle “Biz Nasıl Şiir İsteriz?” başlıklı olanı da Ziya Gökalp’in “Sanat” şiirinde olduğu gibi “Millî Edebiyat’ın ilk poetikası” olarak düşünülebilir.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde noktalama işareti yanlış kullanılmıştır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
23. Manzum hikâyelerde serim, düğüm ve çözüm bölümleri; kişiler, tasvirler ve ruh tahlilleri gibi bir hikâyeye özgü unsurlar yer alır. Okuduğunuz şiirde sosyal bir durum; olay, kişi, yer, zaman, çatışma gibi hikâye unsurlarıyla ve kafiye, ölçü, ses tekrarı, nazım birimi gibi şiire özgü unsurlarla anlatılmıştır. Bu yönleriyle Seyfi Baba şiiri, bir manzum hikâyedir. Tanzimat sonrasında gelişen manzum hikâyede bu şiirde olduğu gibi beyit bütünlüğü ortadan kaldırılarak anlam, birkaç beyitte tamamlanmıştır.
Seyfi Baba adlı şiir, aşağıdaki şairlerden hangisine aittir?
A) Tevfik Fikret
B) Mehmet Emin Yurdakul
C) Ahmet Haşim
D) Mehmet Akif Ersoy
E) Tahsin Nahit
24. Şiir türünde daha çok ön plana çıkan bir edebî akım olan ………………………………………………., sanat eserinin değerini, gerçeğin olduğu gibi aktarılmasında değil; duygu ve düşüncelerin, işaret ve biçimlerin uygunluk içinde düzenlenişinde gören, ayrıca kelimelerin müzik ve simge değerine dayanılarak en anlatılmaz duygu inceliklerinin bile sezdirilebileceğini savunan bir akımdır.
Yukarıdaki boşluğa aşağıdaki akımlardan hangisi getirilmelidir?
A) Sembolizm
B) Parnasizm
C) Naturalizm
D) Romantizm
E) Klasisizm
25.Aşağıdakilerden hangisi Cumhuriyet Dönemi hikaye yazarlarından değildir?
A) Halikarnas Balıkçısı
B) Sabahattin Ali
C) Ömer Seyfettin
D) Memduh Şevket Esendal
E) Bilge Karasu
CEVAPLAR: 1.C, 2.E, 3.D, 4.D, 5.D, 6.D, 7.B, 8.A, 9.C, 10.A, 11.E, 12.C, 13.D, 14.B, 15.E, 16.D, 17.C, 18.E, 19.D, 20.C, 21.B, 22.B, 23.D, 24.A, 25.C
11.sinif-turk-dili-ve-edebiyati-1.donem-2.yazili-sorulari-a-grubu indir.