11.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 4.Ünite Günlük Planı (Fıkra/Sohbet)
İndirme linki sayfanın sonundadır.
DERS: | Türk Dili ve Edebiyatı-11 | SINIF: 11/B, 11/ D | TARİH: | 07 Ocak-17 Şubat 2019 | ||||||||||||||||||||||||||
KONULAR: | OKUMA (Sohbet tür özellikleri ve tarihsel gelişimi, Fıkra tür özellikleri ve tarihsel gelişimi) Dil Bilgisi: Cümlenin Ögeleri: Metindeki cümlelerin ögelerini bulma ve işlevlerini belirleme. Metinler üzerinden imla ve noktalama çalışmaları yapılır.) YAZMA ( Fıkra / Sohbet Yazma Çalışması ) SÖZLÜ İLETİŞİM ( Sohbet Etkinliği ) | |||||||||||||||||||||||||||||
ÜNİTENİN ADI/NO: | ÜNİTE – IV / Fıkra / Sohbet | |||||||||||||||||||||||||||||
KAZANIMLAR
| 4.) BİLGİLENDİRİCİ (ÖĞRETİCİ) METİNLER
A.4.1. Metinde geçen kelime ve kelime gruplarının anlamlarını tespit eder. A.4.2. Metnin türünün ortaya çıkışı ve tarihsel dönem ile ilişkisini belirler. A.4.3. Metin ile metnin konusu, amacı ve hedef kitlesi arasında ilişki kurar. A.4. 6. Metnin görsel unsurlarla ilişkisini belirler. A.4.7. Metnin üslup özelliklerini belirler. A.4.8. Metinde millî, manevi ve evrensel değerler ile sosyal, siyasi, tarihî ve mitolojik ögeleri belirler. A.4.9. Metinde ortaya konulan bilgi ve yorumları ayırt eder. A.4.10. Metinde yazarın bakış açısını belirler. A.4.11. Metinde fikri, felsefi veya siyasi akım gelenek veya anlayışların yansımalarını değerlendirir. A.4. 12. Metni yorumlar. A.4.13. Yazar ve metin arasındaki ilişkiyi değerlendirir. A.4.14. Türün ve dönemin /akımın diğer önemli yazarlarını ve eserlerini sıralar. A.4. 15. Metinlerden hareketle dil bilgisi çalışmaları yapar. B) YAZMA B.1 Farlı türde metin yazar. B.2 Yazacağı metnin türüne göre konu, tema, ana düşünce, amaç ve hedef kitleyi belirler. B.3 Yazma konusuyla ilgili hazırlık yapar. B.4 Yazacağı metni planlar. B.5 Metin türüne özgü yapı özelliklerine uygun yazar. B.6 Metin türüne özgü dil ve anlatım özelliklerine uygun yazar. B.7 İyi bir anlatımda bulunması gereken özelliklere dikkat ederek yazar. B.8 Farklı cümle yapılarını ve türlerini kullanır. B.10 Yazdığı metni gözden geçirir. B.11 Ürettiği ve paylaştığı metinlerin sorumluluğunu üstlenir. B.12. Yazdığı metni başkalarıyla paylaşır. C) SÖZLÜ İLETİŞİM C.1.2. Konuşmanın konusunu, amacını, hedef kitlesini ve türünü belirler. C.1.4. Konuşma metnini planlar. C.1.6. Konuşmasında yararlanacağı görsel ve işitsel araçları hazırlar. C.1.7 . Konuşmasına uygun sunu hazırlar. C.1.9. Vurgu, tonlama, duraklama vb. unsurlara uygun olarak seslendirme C.1.11. Konuşmasında beden dilini doğru ve etkili biçimde kullanır. C.1.17. Konuşmasında teknolojik araçları etkili biçimde kullanır.
| |||||||||||||||||||||||||||||
ARAÇ-GEREÇ: | Ders Kitabı ( Eko Yay. ) , Örnek Metinler, Yazım Kılavuzu, Türkçe Sözlük, Slâytlar, Kompozisyon Bilgileri, Öğrt. Ders Notları, … | |||||||||||||||||||||||||||||
SÜRE: | 20 Ders Saati ( 3 HAFTA OKUMA + 1 HAFTA YAZMA + SÖZLÜ İLETİŞİM ) | |||||||||||||||||||||||||||||
İŞLENİŞ : (5E Modeli) 1) Giriş (Engage) (Motivasyon – Dikkat Çekme – Ön bilgileri harekete geçirme) Mevcut İşleniş: Öğretmen, öğrencilere günlerinin nasıl geçtiğini sorarak derse giriş yapar. Cumhuriyet Dönemi’nde fıkra ve sohbet türlerinin gelişimini örnek metinler üzerinden işleyeceklerini, fıkra ve sohbet örnekleri üzerinden milli, manevi, toplumsal ve kültürel değerleri tanıyacaklarını, Cümlenin ögelerini, yazım ve noktalama kurallarını kavrayacaklarını, fıkra ve sohbet yazma ve yorumlama becerisi edineceklerini ifade ederek dersin ana hatlarını çizer ve derse giriş yapmış olur. ( Dikkati Çekme) Öğrencilere fıkra denince akıllarına ne geldiği sorulur. Sonra köşe yazısı denildiğinde zihinlerinde oluşanları açıklamaları istenir. “ Fıkra türünün oluşumunun nasıl olduğunu öğrenmek ister misiniz?” diyerek dikkat çekilir. ( Güdüleme) Sevgili öğrenciler bu haftaki derslerimizde fıkra ve sohbet türlerinin gelişimini kavrayacağız, Fıkra ve sohbet örnekleri üzerinden milli, manevi, toplumsal ve kültürel değerleri tanıyacağız, yazım ve noktalama kurallarını hatırlayacağız, cümlenin öğelerini tekrarlayacağız, fıkra ve sohbet yazma ve yorumlama becerisi edineceğiz. ( Gözden Geçirme ) Fıkra ve sohbet türlerinin tanımı, özellikleri gözden geçirilir. 2) Keşfetme (Explore) Mevcut İşleniş: Öğrencilerden fıkra türünün özelliklerini ortaya koymaları istenir. Maddeler tahtaya yazılır. Fıkra türü hakkında düşüncelerini söylemeleri istenir. 3) Açıklama (Explain) Mevcut İşleniş: SUNUŞ: Hafta içinde işlenecek konu/konuların ve kazanımların tanıtılması, işleniş stratejileri ve yararlanılacak materyaller hakkında sunuş yapılacaktır. ANLATIM: Cumhuriyet Dönemi’nde fıkra ve sohbet türlerinin gelişimi örnek metinler üzerinden işlenir. Fıkra örnekleri üzerinden milli, manevi, toplumsal ve kültürel değerler tanıtılır. Cümlenin ögeleri, yazım ve noktalama kurallarını örnek metinlerden hareketle tekrar ettirilir, fıkra yazma ve yorumlama çalışması yaptırılır. Yazar biyografileri işlenir. HAZIRLIK: Ders kitabında konuya giriş olarak verilen sorular ( hazırlık ) yanıtlanarak işlenecek konu üzerine öğrencilerin dikkati çekilecektir. İNCELEME: Türk Dili ve Edebiyatı-11 kitabında yer alan örnek metinlerin genel bir incelemesi yapılarak eser sahipleri öğrencilere tanıtılacak. ETKİNLİK: “On Üçüncü Mektup, Okumak, Leylek, Kitap Fuarının Ardından ” adlı metinler okunarak metinlerle ilgili sorular sorulacak. Metni anlama ve çözümleme çalışmaları yapılacaktır. Burada sözlük kullanma çalışması yapılacaktır. Yazarın Biyografisi etkinlikleri yapılacaktır. Cümlenin ögeleri, yazım kuralları ve noktalama işaretleriyle ilgili uygulama çalışmaları yapılacaktır. Fıkra ve sohbet yazma ve yorumlama etkinlikleri yaptırılacaktır. 4) Derinleştirme (Ayrıntıya Girme)(Elaborate) Mevcut İşleniş: 4.ÜNİTE: FIKRA / SOHBET SOHBET (SÖYLEŞİ): Genellikler gazete ve dergilerde yayımlanan, güncel olayların, kültür ve sanat hayatındaki gelişmelerin fazla derine inilmeden, içten bir dille, okuyucuyla karşılıklı konuşma havasında işlendiği yazı türüdür. SOHBET TÜRÜNÜN ÖZELLİKLERİ ü Sohbet türü gazete ve dergilerde yayımlanır, eskiden bu türe musahabe denirdi. ü Okuyucuyla konuşuyormuş hissi uyandırır. ü Bir düşünceyi açıklar veya bir görüşün tutarsız yanlarını dile getirir. ü Konu sınırlaması olmamakla birlikte genellikle sanatsal ve tarihi konular ele alınır. ü Yazar bu türde kişisel görüşlerini dile getirir. Senli benli bir üslup vardır. ü Devrik cümleler, soru-cevap gibi okuyucuyu sıkmayan günlük konuşma diline yakın bir anlatma tarzı kullanılır. ü Yazar, düşüncelerinin doğruluğunda ısrar edici olmaz. ü Bilgi vermesi yönüyle makaleye benzer, söylenenleri kanıtlamaya ihtiyaç duyulmadan aktarılması yönüyle makaleden ayrılır. ü Söylenenlerin kanıtlanma ihtiyacı duyulmadan özgürce anlatılması yönüyle makaleden ayrılır. ü Söylenenlerin kanıtlanma ihtiyacı duyulmadan özgürce anlatılması yönüyle denemeye benzer, yazarın karşısında biriyle konuşuyor gibi yazması yönüyle de denemeden ayrılır. Denemede yazar, kendi kendisiyle konuşuyormuş izlenimi verir. ü Türk edebiyatında özellikle Servetifünun Dönemi’nde görülmeye başlanmıştır. ü Ahmet Rasim, Şevket Rado, Melih Cevdet Anday, Suut Kemal Yetkin gibi isimler bu türün başarılı örneklerini vermiştir.
Makale İle Sohbetin Farkları 1. Sohbet, makaleden üslûp yönüyle ayrılır. Çoğunlukla, günlük konuların işlendiği sohbet yazılarında senli benli bir anlatım yolu seçilir, hatıralardan, halk fıkralarından, nüktelerden, özlü sözlerden yararlanılır. 2. Makaleye benzer bir yazı türüdür. Konusu daha çok genel ya da günlük sanat olaylarıdır; fakat konu, tez ve savunma amacı güdülmeden ve karşılıklı konuşma havası içinde, sıcak bir dille yazılır. TÜRK EDEBİYATINDA SOHBET TÜRÜ VE GELİŞİMİ
ü Sohbet, bir yazı türü olarak Türk edebiyatına Tanzimat Dönemi’nde gazetecilikle girmiştir. Bu dönemin genel anlayışına uygun olarak yazarlar, diğer türlerde olduğu gibi sohbette de toplumsal fayda ilkesini gözetmiş; dönemine göre sade bir dil kullanmaya çalışmışlardır. ü Bu dönemde Ahmet Mithat Efendi; Servetifünun Dönemi’nde ise Tevfik Fikret, Halit Ziya Uşaklıgil, Hüseyin Cahit Yalçın sohbet türünde yazılar yazmıştır. ü Servetifünun Dönemi’nde bağımsız çizgide eser veren Ahmet Rasim, sohbet türünü ilk yetkin ürünlerini vermiştir. ü Sohbet türünün samimi havası ve bu türün okuyucuyla kurduğu sıcak iletişimden dolayı pek çok yazarımız bu yazı türünde örnekler vermiştir. Bu yazarlarımızdan bir kısmı ise bu yazılarını bir kitapta toplayarak yayınlamıştır. Türk edebiyatının önemli gazetecilerinden biri olan Ahmet Rasim bu yazarlarımızdan biridir. Sanatçının “Ramazan Sohbetleri” adlı eseri sohbet türündeki yazılarını topladığı bir eseridir. Bu türe ait eserler diğer düzyazı türleriyle birlikte Cumhuriyet döneminde gelişmiştir. Suut Kemal Yetkin’in “Edebiyat Söyleşileri”, Şevket Rado’nun “Eşref Saati”, Melih Cevdet Anday’ın Dilimiz Üzerine Söyleşiler, Nurullah Ataç’ın “Karalama Defteri” bu türde yazılmış yazıları içeren eserlerdir. Ayrıca Cenap Şahabettin, Refik Halit Karay, Hasan Ali Yücel, Attila İlhan gibi yazarlarımız da bu türde eserler vermişlerdir. ü Cumhuriyet Dönemi’nde diğer yazı türlerinde olduğu gibi sohbette de yalın bir dil ve anlatım kullanılarak Anadolu insanına seslenmek amaçlanmıştır. İnsana dair her kavram bu türde işlenmiştir.
SOHBET TÜRÜNDE YAZILMIŞ BAZI ÖNEMLİ ESERLER
FIKRA (KÖŞE YAZISI): Gazete ya da dergilerde günlük olayların, ülke sorularının değerlendirildiği; sanat, spor, bilim ve kültür alanındaki düşüncelerin rahat ve samimi bir üslupla ortaya konduğu yazı türüdür.
FIKRA TÜRÜ VE ÖZELLİKLERİ ü Genellikle güncel konuları ele alan kanıtlama amacı gütmeden ve işlenen konuyu derine inmeden anlatan günübirlik yazılardır. ü Gündemde olan siyasi, ekonomik, kültürel ve toplumsal konular eleştirel bir bakış açısıyla işlenir ve kamuoyu yönlendirilmeye çalışılır. ü Günübirlik yazılardır, kalıcılığı yoktur. Etkisini yayımlandığı gün ya da günler içinde gösteren sonra da etkisi gidip yiten bir türdür. ü Ele alınan konuda ayrıntıya girilmez, uzunluğu gazetede kendisine ayrılan köşeyle sınırlıdır. ü Kanıtlama zorunluluğu yoktur.Ortaya konan fikirlerin doğruluğu daha çok okurun kabulüne bırakılır. ü Makale gibi bilgilendirme, öğretme amaçlı yazılardır ancak makaleye göre daha kısa ve özneldir. ü Diğer türlerden en belirgin farkı güncel olmasıdır. ü Anlatım sıcak, yalın, yoğun ve canlıdır. ü Alaycı, iğneleyici, sade konuşma diline yakın bir dil kullanılır. ü Fıkra yazarı doğal bir dil kullanırken yer yer deyimlere ve nükteli sözlere yer verir. Okuyucu ile sohbet ediyormuş havası sezdirilir. Bu yönüyle söyleşi türüne yaklaşsa da söyleşiler güncel konularda yazılmaması ve kamuoyunu yönlendirme amacı gütmemesiyle fıkradan ayrılır. ü Bu tür ilk defa Tanzimat’la birlikte yayımlanan gazetelerde görülmüştür. Ancak bu dönemdeki deneme, söyleşi, fıkra gibi türleri kesin çizgilerle ayırmak zordur. ü Ayrı bir tür olarak Servetifünun Dönemi’nde ele alınmaya başlamıştır. Ahemt Rasim bu türün ilk başarılı örneklerini vermiştir. ü Türk edebiyatında Ahmet Haşim, Hüseyin Cahit Yalçın, Falih Rıfkı Atay, Ahmet Kabaklı, Necip Fazıl, Çetin Altan türün önemli yazarlarıdır. FIKRA İLE MAKALE ARASINDAKİ FARKLAR ü Fıkra, makaleye göre daha kısa bir yazı türüdür. ü Makalede belli görüşleri kanıtlama amacı vardır, fıkrada ise böyle bir amaç güdülmez. ‘ ü Fıkranın anlatımında, makaledeki “ciddiyet” görülmez. Makalede nesnel, fıkrada öznel nitelikler ağır basar. Fıkrada yer yer esprili, hoşa giden bir anlatım öne çıkar. ü Makale yazmak, uzmanlık ister; belli alanlarda bilimsel görüşlerden haberdar olmayı gerektirir. Fıkrada ise aynı konuyu farklı yazarlar değişik bakış açılarıyla ortaya koyabilirler. ü Günümüzde, gazetelerin belli köşelerinde yayımlanan ve güncel sorunlardan söz eden yazılara halk arasında – yanlış olarak- “makale” denilmektedir; oysa bunlar fıkradır. ü Kimi fıkralarda “öğreticilik” özelliği ağır basabilir. Böyle fıkralarda bir makale havası sezilir.
FIKRA TÜRÜNÜN GELİŞİMİ ü Fıkra Türk edebiyatına Tanzimat Dönemi’nde girmiştir. Bu dönemde yazılan fıkralarda hürriyet, adalet, eşitlik, adalet kanun gibi toplumsal temalar ele alınmış; dönemine göre halkın anlayabileceği bir dil kullanılmaya çalışılmıştır. Gazete türü ile oluşan bu türün ilk örneklerini Şinasi, Namık Kemal ve Ahmet Mithat Efendi vermiştir. Sonraki dönemlerde onları Hüseyin Cahit Yalçın, Ahmet Rasim, Ahmet Haşim, Refik Halit Karay, Hüseyin Rahmi Gürpınar, Ziya Gökalp gibi yazarlar takip etmiştir. ü Cumhuriyet Dönemi’nde gazete ve dergilerin çoğalması ile fıkra türündeki yazılar çoğalmaya başlamıştır. Bu dönem fıkralarında sade bir dille güncel, siyasi, sosyal konularda yazarlar düşüncelerini ifade etmiştir.
FIKRA TÜRÜNDE ÖNEMLİ ESERLER
Dil Bilgisi Metinler üzerinde cümlenin ögeleri, yazım kuralları ve noktalama işaretleri uygulama çalışması yapılır. Zaman zaman gerekli hatırlatmalar yapılır. YAZMA SÜRECİ
Sohbet Etkinliği •Türk toplumundaki sohbet kültürüne değinilir. • Öğrencilerin “Dostluk” konusunda bir sohbet gerçekleştirmeleri sağlanır.
5) Değerlendirme(Evaluate) Mevcut İşleniş: A.) METNİ ANLAMA VE ÇÖZÜMLEME: İşlenen metinlerle ilgili sorular çözülür.
B.) ÖLÇME- DEĞERLENDİRME: · Verilen sorular yanıtlanarak ve konu tekrar edilerek kazanımlar değerlendirilecektir. · H Ders kitabında verilen sorular cevaplanarak Öğrenci Kazanımları/Hedef ve Davranışlara ulaşılıp ulaşılamadığı değerlendirilecektir. Hikâye yazma ve yorumlama etkinliği ölçeğe aktarılarak değerlendirilecektir. C.) ÖZ DEĞERLENDİRME FORMU: Form doldurularak değerlendirilecektir. Dersin Diğer Derslerle İlişkisi: Tarih zümresi ile ilişkilendirilmektedir. | ||||||||||||||||||||||||||||||
Ekrem YEKREK Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni |
İndirmek için aşağıdaki linke tıklayınız.
Katkılarından dolayı Ekrem Yekrek’e teşekkür ediyoruz.