İstanbul doğumludur. Asıl adı Mustafa’dır.
14 yaşına kadar özel eğitim almış, 1623’te Anadolu Muhasebesi Kalemi’ne girmiştir. 4.Murat dönemindeki doğu seferlerine katip olarak katılmıştır. 1635’te İstanbul’a dönerek kendini okuyup yazmaya vermiştir. Devrinin ünlü bilginlerinin derslerine katılarak ilmini ilerletmiştir. Tarihten tıbba, coğrafyadan astronomiye kadar geniş bir ilgi alanı vardır. 1648’de Takvimü’t Tevarih adlı eseri dolayısıyla kalemde ikinci halifeliğe yükseltilmiştir.
Çeviriler de dahil olmak üzere yirmiyi aşkın kitap yazmıştır. En önemlileri tarih, coğrafya ve bibliyografya alanındadır. Hacı Kalfa diye tanınmıştır.
Katip Çelebi Eserleri
- Arapça Fezleke
- Türkçe Fezleke
- Takvimü’t Tevarih
- Tuhfetü’l Kibar fi Esfari’l Bihar
- Cihannüma
- Keşfü’z Zünun
- Mizanü’l Hak fi İhtiyari’l Ahak
Arapça Fezleke
Dört bölümden oluşur. Tarihin anlamı, konusu ve yararı anlatıldıktan sonra bu alandaki temel kitapların bir bibliyografyası verilmişi ardından da dünyanın yaratılışı anlatılmış, 1639’a kadar kurulan devletler ve meydana gelen önemli olaylar kısaca sıralanmıştır.
Türkçe Fezleke
Arapça Fezleke’nin devamı niteliğindedir. 1594-1654 yılları arasındaki olayları anlatan bir Osmanlı tarihidir. Olayların kronolojik sıralamasının ardından her yılın sonunda o yıl içerisinde ölen devlet adamları ve bilginlerin yaşam öykülerinden ve eserlerinden kısaca bahseder.
Takvimü’t Tevarih
Adem peygamberden 1648’e kadar geçen tarihsel olayların bir kronolojisidir.
Tuhfetü’l Kibar fi Esfari’l Bİhar
1656’ya kadar Osmanlı denizciliğinin bir tarihçesi anlatılmıştır. Osmanlı donanmasının, tersane ve bahriye örgütünün işleyişi anlatılmıştır. Kaptan-ı deryaların yaşam öykülerini verir. Eserin sonunda da son zamanlarda denizlerde uğranan başarısızlıkları giderme yolunda öğütler verilir.
Cihannüma
Coğrafya kitabıdır. Bu eser Osmanlı coğrafyacılığında bir çığır açmıştır.
Keşfü’z Zünûn
Arapça bir bibliyografya sözlüğüdür. 14.500 kitap ve risalenin adı ve yazarı verilir.
Bilim tasnifine göre ve alfabetik olarak düzenlenmiş olan bir kitaptır.
Mizanü’l Hak
Dönemin din bilginlerinin tartıştıkları çeşitli konular hakkında düşüncelerini açıklar.
Karşıt düşüncelere hoşgörüyle bakılmasını öğütler.