Tüm dünya tarihte ender görülen zamanlardan birisini yaşıyor. Tarih boyunca hayatın bu derece durduğu, insanların birbirinden uzak durmaya çalıştığı başka bir dönem olmuş mudur, bilmiyoruz. Ne yazık ki, ülkemizde bundan payını alıyor. İnsanlar evlerinden çıkamıyor, çoğu iş yeri ve AVM’ler kapalı. Her gün televizyonlardan, sosyal medyadan yetkililer insanlara #EVDEKAL çağrıları yapıyor. Okullar belki de ilk defa bu kadar uzun süredir kapalı ve ne zaman açılacağı belirsiz.
Bütün bu olumsuzluklar içerisinde öğrenciler LGS, YGS ve benzeri sınavlara çalışıyor. Bir yandan EBA üzerinden dersleri takip etmeye çalışırken öte yandan uzaktan eğitim uygulamaları arasında kayboluyorlar. Öğretmenler çeşitli çevrim içi uygulamalar ve iletişim araçlarıyla öğrencilere ulaşmaya ve motive etmeye çalışırken çoğu aile ne yapacağını bilmez hâlde çırpınıyor.
Geçtiğimiz yıllarda, tam da bu zamanlarda ailelerin çocukları okula gitmesin ve sınava çalışsın diye ne kadar çabaladıklarını hatırlamakta yarar var. Bu açıdan bakınca her ne kadar, oluş şekli hiç istemediğimiz bir tarzda olsa da, LGS’ye çalışmak için tam fırsat diyebiliriz. Ayrıca MEB, bütün bunları göz önüne alarak LGS sınavının sadece ilk dönem konularından yapılacağını açıkladı.
Bu noktada, en çok akla gelen iki soru şudur:
1) Sınava sadece ilk dönem konularının dâhil olması öğrenciler için iyi mi, yoksa kötü mü?
2) Evde tek başına LGS sınavına nasıl daha iyi çalışılır?
LGS Sınavının ilk dönem konularından yapılacak olması öğrenciler için ne anlama geliyor?
Hiçbir durum tek başına iyi ya da kötü değildir. Onu iyi ya da kötü yapan o durum karşısında alınan tavırdır. Öncelikle, unutulmamalıdır ki, LGS bir sıralama sınavıdır ve yapılan değişiklik tüm öğrenciler için aynıdır. Sonucu etkileyecek olan şey öğrencilerin sınava kadar ortaya koyacakları performanstır. Yapılan değişikliğin elbette bazı sonuçları var. Şöyle ki:
Sınavda tüm dersler için soruların konulara göre dağılımları değişecek. Çünkü MEB’in açıklamasında soru sayılarının değişeceğine dair bir ifade yok. Bunun nasıl bir sonucu olacağını kestirmek şimdilik mümkün değil. Sorular daha zor mu olacak, aynı mı kalacak, yoksa kolay mı olacak bilemiyoruz. Şu an için bilmek de mümkün değil. Önemli de değil!
Öğrenciler için zor ve seçici sınavların mı yoksa kolay sınavların mı daha iyi olduğu eskiden beri tartışılan bir konudur. Kimine göre zor sınav iyidir. Örneğin 2018 LGS sınavında 5 yanlış yapan öğrencilerin girebildiği okullara 2019 LGS sınavında sadece 1 yanlış yapanlar giremediler. Bu durumda hangisi iyi, bir şey söylemek zordur. Tekrar edecek olursak LGS bir sıralama sınavıdır. Yani önemli olan çok soru yapmak değil, üst sıralarda yer alabilmektir. Bu durumda zor sınavın başarılı öğrenciler için bir avantaj olduğu söylenebilir.
Bu durumda öğrencilerin yapması gereken, “sınav zor olacak” ya da “kolay olacak” gibi hayali konulara zaman ve enerjilerini harcamadan çalışmaya devam etmektir.
Bireysel çalışmanızda nelere dikkat etmeniz gerektiği konusundaki Karantina Günlerinde LGS Çalışmak 2 yazısına bakınız.