Şiir İncelemeleri Dokümanlar

Sessiz Gemi Şiirinin İncelenmesi

sessiz gemi tablosu

SESSİZ GEMİ
Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.

Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.

Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.

Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu!
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu!

Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.

Birçok gidenin her biri memnun ki yerinden,
Birçok seneler geçti; dönen yok seferinden.

                                  Yahya Kemal BEYATLI

1. Beyit:
Burada insan ömrünün dolması ve ölüm anı anlatılmaktadır. “Zamandan demir almak günü” sözleriyle insan ömrünün bitme vaktinin gelmesi anlatılmaktadır. “Meçhule giden geminin limandan kalkması” bu dünyadan ahirete yolculuğun başlaması demektir.
“Meçhule giden gemi” ve “liman” sözleriyle istiare sanatı yapılmıştır.

2. Beyit:
Bu beyitte ölen bir insanın tabutunun taşınması anı anlatılmaktadır. Namazı kılınan cenaze sessizce musalla taşından alınarak, aynı sessizlik içinde kabre doğru götürülür.
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce yol alan gemi tabuttur. Şiirin bütünü içinde bir temsili istiare sanatı yapılmıştır.
[Temsilî istiare: Bu istiare çeşidi yalnızca bir öğe ile yapılır. Ama benzetme yönü tek yönlü değil, çok yönlüdür. Metot olarak temsilî teşbihle bir değişikliği yoktur. Daha çok benzetilen öğesi ile yapılır. Benzetilenin çeşitli özellikleri ile benzeyen ayrıntılı olarak verilir. Bu istiare çeşidi bir bakıma sembolik şiire benzetilebilir. Fakat onun kadar karmaşık değildir. Temsilî istiarede söylenmeyen kavram okuyucu tarafından bilinir. Bu şiirde tabut, gemiye benzetiliyor. Ölüm de seyahate. İşte bu gemiyle yapılan seyahat manzarası, bir cenaze alayının temsilidir. Benzetilen (gemi) söylenmiştir, ama özellikler hep bir ölünün ardında kalanların davranışlarını yansıtır. Böylece temsilî istiarenin başarılı bir kullanılışı ile daha karşılaşmış oluruz.]

3. Beyit:
Bu beyitte ölen insanın yakınlarının durumu dile getirilmiştir. Ölenin yakınları günlerce yaşlı gözlerle onun ardından yas tutarlar.
“Rıhtımda kalanlar” sözleri ölen kişinin yakınları, geride kalanlar yerine kullanılarak istiare yapılmıştır.

4. Beyit:
Burada bir kişinin ölmesiyle ölüm hadisesinin sona ermediği, insanların her an ölümle karşı karşıya olarak bir yakınlarını kaybetmeye devam edecekleri söylenmek istenmiştir.
“Biçare gönüller” sözleriyle nida sanatı yapılmıştır.
“Son matem” ölüm yerine kullanılarak istiare sanatı yapılmıştır.

5. Beyit:
Geride kalanların beklemesinin boşa olduğu, ölenin bir daha gelmesinin mümkün olmadığı dile getirilmiştir.

6. Beyit:
Şair burada öldükten sonra ahirete gidenlerden geri dönenlerin olmamasını gidenlerin gittikleri yerden memnun olmaları gibi bir sebebe bağlayarak anlatmaktadır ( Hüsn-i ta’lil sanatı). Gidenler gittikleri yerden memnun oldukları için hiç kimse dönmüyor, demektedir.
[Hüsn-i ta’lil: Bir olayın, gerçek olan sebebinin dışında; hayalî ve güzel bir sebebe bağlanması suretiyle yapılan bir edebî sanattır. Yani sanatkâr bir mevcudun gerçek sebebini inkâr edip, heyecanıyla uygun şairane bir sebep gösterirse hüsn-i ta’lil sanatı yapmış olur. Sanatkar, gösterdiği bu hayalî sebebe kendisi de inanmış olmalıdır. Aksi hâlde sanat okuyucuda gerekli tesiri yapmaz ve başarısız olur. Hüsn-i ta’lil heyecana bağlı bir sanattır. Heyecanın tabiî akışına uygun olarak kendiliğinden doğar.
“Güzeller gülünce güller açtı.”
Güzeller gülse de gülmese de güller açar, güllerin açması güzel bir sebebe bağlanmıştır.
“Çıkalı göklere âhım şereri döne döne
Yandı kandil-i sipihrin ciğeri döne döne”
Şair “Göklere ahımın kıvılcımları döne döne çıktığı için güneş parlayarak yanmaya başladı.” demek suretiyle; olayı hayali ve güzel bir sebebe bağlayarak hüsn-i ta’lil sanatı yapmıştır.]

Şiirle ilgili sorular ve cevaplar:

1. Şair, “Sessiz Gemi”yi ve geminin limandan ayrılışını nasıl anlatmaktadır? Bu olayla asıl anlatılmak istenen nedir?

Şair sessiz gemiyi ve bu geminin limandan ayrılışını benzetmelerden yola çıkarak anlatmaktadır. Sessiz gemi hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce yol almaktadır. Ve o gemi kalkarken ne bir mendil ne de bir kol sallanmaktadır. Burada asıl anlatılmak istenen ölüm hadisesidir. Cenazenin kaldırılması anıdır.

2. Rıhtımda bulunanların davranışları, size neler düşündürüyor? Açıklayınız.

Rıhtımda bulunanlar büyük bir sessizlik içindedirler. Hiçbiri ne el sallamaktadır, ne de mendil. Bu da gösteriyor ki bu yolculuk başka bir yolculuk, kalkan gemi farklı bir gemidir.

3. Şiir, konu yönünden birbirinden farklı iki bölümden oluşmaktadır. Bu bölümleri gösteriniz ve bu iki bölümde ele alınan konuları belirleyiniz.

Şiirin ilk üç beyti bir konuyu sonraki beyitler de başka bir konuyu ele almaktadır.
İlk bölümde geminin kalkışı, kalkış anında olanlar, rıhtımda kalanları durumu, onların günlerce nasıl elem ve keder içinde bekledikleri anlatılmaktadır. Yani bu bölümde; cenazenin kaldırılışı, yakınlarının o anki durumları, bekleyişleri anlatılmaktadır.
İkinci bölümde ise, ölü hadisesinin her an devam ettiği, hayatın ayrılık ve üzüntülerle dolu olduğu, sevmiş ve sevilmiş olanların boşa bekledikleri, giden sevgililerin dönmeyeceği anlatılmıştır.

4. Şiirde, dizelerin sonundaki kelimelerin ses uyumlarına dikkat ediniz. Ses uyumları şiirin okunuşuna neler kazandırmıştır? Açıklayınız.

Şiirde dizelerin sonundaki kelimelerin ses uyumlarının mükemmel oluşu, redif ve zengin kafiyelerin kullanılmış olması şiirin okunuşuna büyük bir ahenk ve güzellik kazandırmıştır.

5. Demir almak, meçhûl gemi, liman, yolcu, rıhtım, seyahat, hicran, matem, sefer benzetmelerinin neleri karşıladığını açıklayınız.
“Demir almak” sözü ölmeyi, “meçhul gemi” tabutu, “liman” mezarı, “yolcu” ölüyü, “seyahat” ölüm yolculuğunu, “hicran” dünyadan ayrılmayı, “matem” ölünün arkasından tutulan yası karşılamaktadır.

Şiirin şekil yönünden incelenmesi:
Nazım birimi : beyit
Ölçüsü : (aruz ölçüsü) mefûlü / mefâilü / mefaîlü / feûlün
Nazım birimi : beyit
Nazım şekli : mesnevî
Kafiye şeması : aa-bb-cc-dd-ee-ff
Kafiyelenişi : —-zamandan
—-limandan dan’lar redif, man’lar zengin kafiye

—–yol
—–kol ol’lar tam kafiye

—-elemli
—-nemli li’ler redif, em’ler tam kafiye

—-gemidir bu
—-matemidir bu dir bu’lar redif, emi’ler zengin kafiye

—-bekler
—-dönmeyecekler ekler’ zengin kafiye

—–yerinden
—–seferinden inden’ler redif, er’ler tam kafiye

Yazdır

Yazar hakkında

Süleyman Kara

Öğrenci ve öğretmenlere faydalı olmak için onlara kaliteli edebiyat sitesi olan edebiyat sultanını sundum.

6 yorumlar

Yorum yap