FİİLİMSİLERLE İLGİLİ ETKİNLİKLER 9
Aşağıdaki tabloda verilen cümlelerde hangi tür fiilimsi varsa karşısına √ işareti koyunuz, yoksa cümlelerin karşısına tire işareti (–) koyunuz.
CÜMLELER | isim fiil | sıfat fiil | zarf fiil | |
1 | Kendinize eş seçerken, ne kadar güçlü olduğuna değil, sizin için ne kadar mücadele edeceğine bakın. Güç herhangi bir zamanda kaybedilebilir, ama mücadele sevgi var olduğu sürece devam eder | |||
2 | Nefret ettiğimiz işlerde çalışıyor, gereksiz şeyler alıyoruz. Bizler tarihin ortanca çocuklarıyız. Bir acımız yok, ne büyük savaşı ne de büyük buhranı yaşadık. Bizim savaşımız ruhani bir savaş. Ve bunalımımız kendi hayatlarımız. | |||
3 | Uykuya dalarken, uykuda ölen insanlar olduğunu hiç düşünmedin mi? Dişlerini fırçalarken, işte tamam, bu son günüm demedin mi hiç? Çok süratle, hem de çok süratle hareket etmek gerektiğini, çünkü zamanın kalmadığını hiç hissetmedin mi? Ölümsüz mü sanıyorsun kendini! | |||
4 | Montaigne 16. yüzyıldan zihinlerimizi okuyor âdeta: “Benim bütün çabam kimseye muhtaç olmadan yaşamaktır. İnsanlar hiçbir şeyimi almazlarsa, bana çok şey vermiş olurlar. Hiçbir kötülük etmezlerse, yeterince iyilik etmiş olurlar.” | |||
5 | ‘Ölüm nedir?’ V. Hugo: Eğer olmadaydı onu icat etmek zorunda kalırdık. Mevlana: Uyanmaktır Montaigne: Başka bir yaşamın kaynağıdır. Freud: Hayatın tek amacıdır. Nietzsche: Hiçliktir. Halil Cibran: Varmaktır. Kafka: Kurtuluştur. Fuzuli: Sevgiliye kavuşmaktır. | |||
6 | Reşat Nuri Güntekin yorgunluğumuzun nedenini şöyle özetlemiş: “Biz, hayır demeyi, işim var demeyi, olmaz demeyi beceremeyen insanlarız, yorgunluğumuz bitmez bizim.” | |||
7 | Edebiyat şunun için güzeldir; senden asırlar önce yaşamış biri, senin de içini kemiren, genellikle ifade edemediğin duyguları tarif etmiştir bir yerlerde. Varlığından haberdar olmayan birinin, senin yerine sıkıntı çekmiş olduğunu görmek rahatlatır. Anlarsın, yalnız değilsindir. | |||
8 | İnsanların peşinde koşmayı ve her şeyi düzeltmeye çalışan tek kişi olmayı bırak. Bu, zihnini ve bedenini çok yorar. Hayatınıza gelen ve hayatınızdan gideni sakince kabul etmek gerekir. Yoksa başka birini kurtarmaya çalışırken kendinizi kaybedersiniz. | |||
9 | Yalnızlık nedir? Huxley: Farklıysan yalnızlığa mahkumsun. Kafka: Mutluluktur. Dostoyevski: Her şeyin farkında olmaktır. Virginia Woolf: Sevmektir. S. Plath: Kendi içinde yuvarlanmaktır. Pavese: Geçmişe özlemdir. Marquez: Başkalarıdır. Schopenhauer: Özgürlüktür. | |||
10 | Sabahattin Ali, İçimizdeki Şeytan’da şöyle der; “Kullanamadıktan sonra göğsümüzü dolduran hisler ve kafamızda kımıldayan düşünceler neye yarardı?” | |||
11 | Sokrates’e “En yakın şey nedir?” diye sorulunca: “Eceldir.” dedi. “En uzak şey nedir?” diye sorulunca: “Beklentidir.” dedi, “İnsana en sıcak gelen şey nedir?” diye sorulunca: “Uyumlu arkadaştır.” dedi, “İnsana en soğuk gelen şey nedir?” diye sorulunca da: “Ölümdür.” dedi. | |||
12 | İskender’e: “Babanı mı hocanı mı daha çok seversin?” diye sormuşlar, o da şöyle cevap vermiş: “Hocamı; çünkü babam fani varlığımın nedeni, hocam ise sonsuz hayatımın sebebidir. Babam beni göklerden indirdi, hocam ise yerden göklere çıkaracaktır.” | |||
13 | Evet, kitaplara özeniyorum. Kendimi rafa kaldırıp, diğer kitaplara yaslanarak orada unutulmayı istiyorum bazen. | |||
14 | Şiir, onu yazana değil, ona ihtiyacı olana aittir.
| |||
15 | Victor Hugo şöyle der: “Sadece bedenleri, şekilleri, görüntüleri sevenlere ne yazık! Ölüm her şeyi yok edecek. Ruhları sevmeyi deneyin.” | |||
16 | Yumurta dıştan bir güçle kırılırsa yaşam son bulur, içten bir güçle kırılırsa yaşam başlar; zira gerçek dönüşümler hep içten gelir. | |||
17 | Sabırlı ol ve dayan; gün gelecek, bu acı sana yarayacak. | |||
18 | Diyelim ki gitmedim. Seninle beraber olmaya devam ettik ne değişecekti? | |||
19 | Ben öğrencilerime, sabah kahvaltıyı birlikte yapamayacaksanız, masal anlatamayacak ya da dua okuyamayacaksanız, akşam yarım saat konuşmayacaksanız çocuk doğurmayın diyorum. Artık anne babalar para kazanıyor, çocuğuna her istediğini alıyorlar ama yanında yoklar. | |||
20 | Palto giymeye üşenirken bu koca dünyayı sırtımda nasıl taşırım ben? İçinde bulunduğum durumu kimseye anlatamam. Sen de anlamazsın Ben bile anlamıyorum ki başkasına nasıl anlatırım? | |||
21 | Dünyanın en büyük problemi, akılsız ve fanatik kişilerin kendilerinden son derece emin olması, buna karşılık zeki insanların sürekli şüpheler içinde olmasıdır. | |||
22 | Çok karışığım. Bir yanım olabildiğince huzursuz ve yorgun. Diğer yanım mucizelere ve düşlerin gerçek olabileceğine halen inanıyor ve heyecanını koruyor. Bu iki yan arasında ben, eziliyorum. | |||
23 | Psikologlara göre sosyallikten uzak duran her insan “asosyal” olarak algılanmamalıymış. Genelde her 8 kişiden 1’i sahteliğe tahammül edemediğinden yalnızlığı tercih ediyormuş. Emile Ajar’ın da dediği gibi: “Rol yapmazsanız; asosyal, uyumsuz veya sinir hastası damgası yersiniz.” | |||
24 | Okumayı bilirsen her insanın bir kitap olduğunu göreceksin! | |||
25 | Eğer kibarsan, insanlar seni kırabilir. Yine de kibar ol. Eğer mutluluğu bulursan, insanlar kıskanabilir. Yine de mutlu ol. Bugün yaptığın iyilik yarın unutulabilir. Yine de iyilik yap. En iyisini yapsan da yeterli olmayabilir. Yine de elinden gelenin en iyisini yap. | |||
26 | İyi olduğuna inandığınız bir fikrinizden, başka birisinin görüşleri yüzünden vazgeçmeyiniz. | |||
27 | Şeytan uyuyakalınca bir gün rüzgâr sert esti. Üç tüy düştü şeytandan. Birisi paraya yapıştı, diğeri mevkiye, öteki de ihtirasa. O günden sonra şeytan hiçbir şey yapmadı. | |||
28 | Doğayla baş başayken kendimizi öylesine rahat ve keyifli duymamızın nedeni, doğanın bizim hakkımızda bir görüşü olmayışıdır. | |||
29 | İnanmak dediğimiz şey sonuçta insanın içinde başlattığı bir eylemdir. Ve güzelliğe ve aşka inanmak kadar ayrılığa da inanmak, hazır olmak gerekir. Yani her güzelliğin sonunda bir kopuş, bir ayrılık pusuda bekler. | |||
30 | Ne hoş bir güzelliği vardır, hafif adımlarla dünyadan gülümseyerek geçenlerin. | |||
31 | -Sevdiğin biri var mı? -Evet. -Seni seviyor mu? -Evet. -Söyledi mi peki? -Hayır. -Nereden biliyorsun? -Her seferinde kitaplarımı geri verirken içine çiçek koyuyor. -O da insanlığı kurtarmak istiyor mu? -Evet. -Nereden biliyorsun? -Altını çizdiği cümlelerden… | |||
32 | İnsan sahip olduğu ile yetinmeli ama olduğuyla yetinmemeli. Oldum demek öldüm demektir. Beşikten mezara kadar gelişebiliriz. Aslında yaşlanan hayattan kopmuyor, hayattan kopan yaşlanıyor. Öğrenmeye,merak etmeye ve gayrete devam. Son nefese kadar. | |||
33 | Bir misafirliğe gitsem Bana temiz bir yatak yapsalar Her şeyi, adımı bile unutup, uyusam… Kalktığımda yatağım hâlâ lavanta koksa Kekikli zeytinli bir kahvaltı hazırlasalar Nerede olduğumu hatırlamasam Hatta adımı bile unutsam… | |||
34 | Bir insanı nasıl tanıyacağınızı biliyor musunuz? Ne okuduğuna bakın, ne seyrettiğine bakın, duvarlarına ne astığına, raflarına ne koyduğuna, nasıl konuştuğuna, nasıl dinlediğine bakın. Yapmanız gereken tek şey bakmaktır. Bunlar size onun ruhunun nerede olduğunu gösterir. | |||
35 | Kendi hayatlarından memnun olmayanlar, kendilerini, hayatlarından memnun insanların pencerelerini taşlarken bulurlar. Çoğu insan içinde olmadığı hayatın düşmanı… | |||
36 | Ben bir kitabı çok sıkıcı bulmama rağmen belki ilerde güzelleşir diye bırakmıyorum hemen, bazen güzelleşiyor. Aynı şeyi insanda da yaparım. | |||
37 | Ölüler yaşayanlardan daha çok çiçek alır. Çünkü pişmanlık minnetten daha güçlüdür. | |||
Edebiyatsultani.com başarılar diler. |
fiilimsilerle ilgili etkinlikler 9 indir.