İstanbul doğumludur. Bir süre medresede okumuş, babasından tezhip, hat ve nakış öğrenmiştir. Müzik ile de ilgilenen Evliya Çelebi, Kur’an’ı ezberleyerek hafız olmuştur. Enderuna alınmış, dayısı Melek Ahmed Paşa’nın aracılığı ile Sultan 4.Murad’ın hizmetine girmiştir.
Evliya Çelebi bir gece rüyasında Hz.Muhammed’i görür ve ondan şefaat ya Resulallah diyerek şefaat isteyeceği yerde, şaşırıp seyahat ya Resulallah der. Bunun üzerine Hz. Muhammed’in ona gezme, uzak ülkeleri görme imkanı verdiğini yazar.
Edebiyatımızda gezi türünün ilk örneklerini veren Evliya Çelebi, usta bir gözlemcidir. Elli yıllık bir süre içine gezdiği yerleri konuşma diline yakın bir dille anlatmıştır. Yer yer abartılı bir anlatım kullanmakla birlikte, Divan nesrinin kalıplarını kırmıştır.
Seyahatname
Seyahatname adlı eseri 10 ciltten oluşmaktadır. Üslup bakımından o dönemdeki Osmanlı toplumunda, özellikle Divan edebiyatında yaygın olan düz yazıya bağlı kalmamıştır. O dönemde ağdalı dil kullanımı yaygınken, yazar bu geleneğe uymamış, daha çok günlük konuşma diline yakın, kolay söylenip yazılan bir dil benimsemiştir. Bu dil ayrıca sürükleyici, akıcı, yer yer eğlenceli ve alaycıdır.