EKPSS LİSANS TÜRKÇE DENEME SINAVI 8
1.Bulunduğum çevredeki eleştirmenler, çevirileri ter dökülmeden ortaya konan ürün sayıyor.
Yukarıdaki cümlede altı çizili kelimenin cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Töremizde büyüklere saygı gösterilir.
B) Böyle bir yağlıboya çalışmasını nasıl olur da sanat eseri kabul edebiliriz?
C) Güzel sanat eserleri öyle kısa sürede oluşturulmuyor azizim.
D) Bu virüs konusunda bir şey söylemeyeceğini biliyorduk.
E) Yazarlardan çoğunun hayatının sıkıntılar içinde geçtiğini inkar edemeyiz.
2. “Soyut bir sözcük, anlam genişlemesi yoluyla somut bir anlam kazanabilir. Buna somutlama denir. Soyut anlamlı kelimeler somut anlamlı kelimelerle bir arada kullanılarak somutlama yapılır.”
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde somutlama yapılmıştır?
A) Yaptığın iyilikler elbette ki karşılıksız kalmayacaktır.
B) Abimin yaptığı iş iğne ile kuyu kazmaya benziyor.
C) Nasıl böyle utanmadan yalan söyleyebiliyorlar?
D) Kocasının kötü huylu, çekilmez biri olduğuna ve ona hayatı zehir ettiğine karar verdikten sonra kendine acımaya başladı.
E) Fakat tuhaftır bir zamanlar çok güzel bulduğu anların hiçbiri artık öyle gelmiyordu.
3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “sayfa” sözcüğü, somut anlamda kullanılmamıştır?
A) Elli sayfalık ders notundan fotokopi çektirdim.
B) Okuduğum kitabı beğenmeyince onunca sayfasında bırakırım.
C) Kütüphaneden aldığım kitabın bazı sayfaları eksikti.
D) Niğbolu Savaşı tarihimizin şanlı sayfalarından biridir.
E) Öğretmenimiz ödevimizi sayfa sayfa kontrol etti.
4. (I) Anadolu’nun küçük bir beldesinde düzenlenen bu şenlikleri on yıldır izliyorum. (II) Bu yıl uluslararası bir niteliğe kavuşturulan şenliklerde değişik ülkelerden öğrenciler kendi ülkelerinin dans ve folklor gösterilerini sergilediler. (III) Bunlardan İngiliz folklorundan bir bölüm sunması beklenen grup, yalnızca bir okul gösterisi seviyesinde kaldı. (IV) Daha doğru dürüst gitar çalamayan bu öğrenciler, ulusal müzik ve sesi yakalamaktan çok uzaktılar. (V) Diğer bazı öğrenci grupları, izleyicilere tanımadığımız değişik ülkelerin rengini, havasını getirdiler.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangilerinde olumsuz bir eleştiri söz konusudur?
A) I. ve II.
B) II. ve III.
C) III. ve IV.
D) III. ve V.
E) IV. ve V.
5. Beşiktaş’tan Ortaköy’e uzanan, gündüz yağan yağmur sonucu çamur birikintileriyle dolmuş ağaçlı yol, dökülmüş yapraklarla dolu. Her iki tarafı kapalı olan yolda kamçı gibi yüzüme çarpan güz ayazından korunsam da denizi göremiyorum. Karanlık gecenin içinde bir tek ay ışığının aydınlattığı ıssız sahil boyunca geri dönüş yolunda yürüyorum. Esen ılık rüzgarla baş ağrılarım şiddetleniyor.
Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Niteleyici sözcükler kullanılmıştır.
B) Ayrıntıların seçiminde birden fazla duyudan yararlanılmıştır.
C) Betimleyici ögelerden yararlanılmıştır.
D) Karşılaştırma yapılmıştır.
E) Benzetmeye başvurulmuştur.
6. Duygu ve düşüncelerin doğru ve güzel olması yetmez, onlara sözcülük edecek kelimelerin de çok dikkatli seçilmesi gerekir.
Aşağıdakilerden hangisi anlamca bu cümleye en yakındır?
A) Birçok değerli düşünce, özgün ve çarpıcı bir biçimde ifade edilemediğinden beklenen etkiyi gösterememiştir.
B) Söyleyecek fazla sözü olmayanlar, sözü gereksiz yere dolandırıp okuru etkilemeye çalışırlar.
C) Özünde doğruluk taşımayan düşünceler, ne kadar özenle seçilmiş sözcüklerle de anlatılsa bir değer taşımaz.
D) Düşünceler ancak süsten, özentiden uzak, yalın bir dille anlatılırsa benimsenir.
E) Bir yazarın anlattıkları, gerçek ve etkileyici olmanın yanında, titiz bir dil ve anlatıma da sahip olmalıdır.
7. (I) Kelime seçiminde dikkatliysek, özel ilkelerimiz varsa cümle zaten bize bağlı demektir. (II) Yani ister Birinci, isterse Beşinci Yeni üslubuyla yazınız, fark etmez. (III) Şiirin iç dünyaya söylenen bir özelliği vardır. (IV) İnsanın bir yerde artık kendi duvarları içine hapsolması beklenir. (V) Ancak Doğu ve Batı’dan, birçok kaynaktan beslenerek geliştirmeli şiiri.
Yukarıda numaralanmış cümlelerin hangisinde koşula bağlılık söz konusudur?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
8. (I) Sanatçı, İstanbul’u mekan tutmuş ve sıradan insanların yaşamlarını dile getirmiş hikâyelerinde. (II) İnsan yaşamını dile getirirken akıcı bir dil kullanmıştır. (III) İstanbul’un yoksul semtlerinden yaşayan insanları, balıkçıları anlatmış. (IV) Yüzden fazla hikâyeye imza atmıştır. (V) İnsan sevginin eserlerinin çıkış noktasıdır.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi üslupla ilgilidir?
A) I.
B) II.
C) III.
D) IV.
E) V.
9. Kovanlara girip çıkan arıların uğultusu kaplıyor etrafı. İhtiyar, kovanların yanındaki sandıktan özel elbisesini çıkarıp giyiyor. İlk kovanı açmasıyla arılar bir bulut gibi yayılıyor. Kovanlar daha yeni kurulmuş. Açtığı kovana arıların düzgün petek yapması için ince bir mum tabakası takılı çerçeve koymayı unutmuş ihtiyar. Arıların yaptığı petekleri yenileriyle değiştiriyor. Çıkarılan doğal peteklerde bal birikmeye başlamış bile.
Bu parçanın anlatımında aşağıda verilenlerin hangilerinden yararlanılmıştır?
A) Öyküleme-tartışma
B) Açıklama-karşılaştırma
C) Betimleme-öyküleme
D) Öyküleme-açıklama
E) Açıklama-tartışma
10. Aşağıdaki altı çizili sözcüklerden hangisi soyut isim değildir?
A) Mutluluk başınızın üstünde dolaşıyordu ama siz onu çekip aşağı almayı beceremediniz.
B) Gözleri mendille bağlanmış birini sen istediğin kadar mendil arasından bakmasını söyleyip gayretlendirmeye çalış, o yine asla bir şey göremez.
C) Yolda karşılaşabileceği zorluklar ya da dönüş yoluyla ilgili kaygı onu yoluna devam etmekten alıkoymayacaktı.
D) Yeryüzünde karşılaşılan engeller büyüktür ve ulaşmak istenen amaçlar büyüdükçe daha da büyür bunlar.
E) İnsanın umudunu kıran çevrenin zorlayıcı gücü, düş kırıklıklarına alışma.
11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde soru anlamı farklı türden bir sözcükle sağlanmıştır?
A) Nasıl bir işte çalışmak isterdiniz?
B) Hangi alanda uzmanlaşmayı düşünüyorsunuz?
C) Bu coğrafyada ne tür ağaçlar yetişir?
D) İzmir’de ne kadar kalacaksınız?
E) Bu hastalıktan kaç kişi öldü?
12. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili kelime gruplarından hangisi isim belirtisiz isim tamlaması değildir?
A) Karanlık devirmek ve aydınlık çağın kapılarını açmak için en mükemmel silah: kalem.
B) Okumak, sayfanın bütününü, cümleleri, kelimeleri anlamaktır.”
C) Aşkın gıdası mesafedir.
D) Hedefine ulaşmanın yolu, onun mümkün olduğuna inanmaktır.
E) Bir yolcu hüznüyle geçip gidiyor ömrümüz.
13. I. Mağlubiyete uğrayınca ümitsizliğe kapılma, her başarısızlıkta bir zafer arzusu yatar.
II. Çünkü gerçekleştirmeyi mantıklı bulabileceğim hiçbir arzum yoktu.
III. Varlığı büyük boşlukları dolduracak mahiyette değildi; fakat yokluğu müthişti.
IV. Güneşli kış günü bir odada oturmak zordur.
V. Bir gün diner elbet gönlümdeki derin sızı.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerde altı çizili sıfat tamlamalarından hangilerinin tamlayanı niteleme sıfatı değildir?
A) I-II
B) III-IV
C) II-V
D) I-III
E) IV-V
14.Aşağıdaki cümlelerin hangisinde zamir olan sözcük isim tamlamasında tamlayan görevindedir?
A) Ruhunu kaybetmiş bir insanda yaşamın anlamını aramak ne saçma !
B) Yüreğinin gücü yetmiyorsa kırılan kalbi onarmaya, o zaman ne diye açıyorsun kalbini aşka.
C) Eğer bir kadın yürekten ağlıyorsa ağlatan, onun kalbine ulaşmış demektir.
D) Yara en çok avucunun içindeyse sana aittir.
E) Özlemin azı çoğu olmaz, ağırdır işte!
15. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde farklı türde zamirlere yer verilmiştir?
A) Anacığım sık sık, “İnsan hiçbir zaman bütün bütün mutsuz olamaz.” der dururdu.
B) Gökyüzü elvan elvan renklerle boyanıp da yeni bir gün ışığı hücreme sızıverince ona hak veriyordum.
C) Bir başkası için yapabileceğiniz en büyük iyilik, sadece sahip olduğumuz zenginlikleri paylaşmak değil, onların sahip olduğu zenginlikleri onlara göstermektir.
D) İnsanların, onları kırılışa uğrattığı halde, canları çıkmadıkça vazgeçmedikleri huyları vardır.
E) İnsan kendisine olan saygısını, onurunu ve güvenini yitirdiği an işi bitmiş demektir.
ekpsslisansturkcedenemesinavi8 indir.
edebiyatsultani.com
CEVAPLAR: 1.B, 2.B, 3.D, 4.C, 5.D, 6.E, 7.A, 8.B, 9.C, 10.B, 11.D, 12.E, 13.A, 14.C, 15.C
Daha fazla LİSANS denemesi gelsin.
İlginiz için teşekkür ederiz Murat Bey. Denemelerin devamı gelecek.