1. “İçimde durmak bilmeyen bir öfke vardı.” cümlesindeki altı çizili söz öbeğinin cümleye kattığı anlam aşağıdakilerden hangisinde vardır?
A) Kazanma tutkusu onda hiç bitmeyecekti.
B) Sevinçten neredeyse zil takıp oynayacaktı.
C) Onu görür görmez yanına koştu.
D) Sakin bir sesle konuşmaya başladı.
E) Gecenin bu saatinde nereden geliyordu?
2. I.Sakin, mütevazı ve kalabalıktan kaçan ruhunu incitmemek için onu, birkaç kişi ile sırtımda ebedî makamına ben götürdüm.
II.Dinlenmek için otelimizden daha sakinini bulacağınızı ummam.
III.Kimseyi rahatsız etmeyen, kızgınlık göstermeyen.
IV.Sesi dinlediği müddetçe sakin ve uslu duruyordu.
V.Öğle uykusuna dalmış yalı sakinleri.
“Sakin” sözcüğünün kullanıldığı cümlelerle aşağıda belirtilen anlamlar eşleştirilirse hangisi dışarıda kalır?
A) bir yerde oturan
B) huysuzluğu, rahatsızlığı azalmış veya geçmiş
C) kimseyi rahatsız etmeyen, kızgınlık göstermeyen
D) sessiz
E) durgun, dingin
3. Yeni yetişen sanatçılar üstüne şimdiye kadar değerlendirme yazıları hiç yazmadım, bundan sonrada yazmayı düşünmüyorum.
Bu sözleri söyleyen bir sanatçı, aşağıdakilerden hangisini söylerse kendi sözleriyle çelişmiş olur?
A) İlk öyküsünde edebiyat dünyasına giren bu yeni sanatçının, kurguda birtakım yenilikler ortaya koyduğu görülüyor.
B) Çağdaşım olan ve ilk yapıtını veren bu sanatçıyı değerlendirmeyi doğru bulmuyorum.
C) Söyleyişini kuramamış, kendini tam olarak ifade edememiş eski bir sanatçıyı birkaç yapıtına bakarak değerlendirmek hiç doğru değil.
D) Eleştiri yazılarımın konusunu genellikle eski sanatçılar oluşturur.
E) Bu genç şairi değerlendirmem için yılların geçmesini beklemeliyim.
4. Aşağıdakilerden hangisi “Sanat yapıtı gerçekçi olmalıdır.” yargısı ile ilgili değildir?
A) Sokağın, sayfalarına yansımadığı bir eserin edebî değeri yoktur.
B) Kişisel görüşlerine yer verse de her yazar, gözlemlerinden yararlanarak yapıtını oluşturur.
C) Yaşamda olup biten her şey, sanatçı duyarlığı ile yapıtlarda kendine yer bulur.
D) Başından geçen olayları yapıtlarında kullanmayan sanatçı yoktur.
E) Gerçek sanatçı, her devirde okunabilmek için yapıtını oluşturur.
5.(I) Artık kitap seçerken pek ince eleyip sık dokuyorum. (II) Belki doğru bir şey değil bu yaptığım. (III) İnce söz avlama merakım yüzünden, çoğu kitabın mumu sönüveriyor elimde. (IV) Altını çizecek, şöyle cazibesine şapka çıkaracak cümleler bulamayınca kanım bir türlü kaynamıyor, o kitaba. (V) Aradığımı bulamayınca da bir köşeye atıveriyorum kitabı.
Bu parçada yazar, numaralanmış cümlelerin hangisinden başlayarak kitap seçiminde titiz davranmasının nedenini belirtmektedir?
A) I. B)II. C)III. D)IV. E)V.
6.Tabii. Bazı şiirler çevrilemeyebilir. Hatta daha önce kimi şiirlerini çevirdiğiniz bir şairin çevrilemeyecek başka şiirleri de olabilir. Önemli olan çevirmenin, çevrilecek ve çevrilmeyecek şiir ayırt edebilmesidir. Ben de çok beğendiğim kimi şairlerin birçok şiirini çevirmemişimdir.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisinin cevabı olabilir?
A)Şiirin çevrilemeyeceği düşüncesine katılıyor musunuz?
B) Şiir çevirilerini en iyi, şairler mi yapar?
C) Şiirin çevirisi, öteki türlerin çevirisinden daha çok ilgi görür mü?
D) Sizin çevirmeye yanaşmadığınız şiirler oldu mu?
E) Sevmediğiniz şairlerin şiirlerini çevirdiğiniz oldu mu?
7. Deneme türünün, yazarına sunduğu sınırsız olanaklar vardır. Denemecinin, denemeyi yeğleyişi buna da bağlanabilir, onun kişilik özelliklerine de. Çünkü dertleşme, söyleşme sanki varlık sebebidir onun. Günlerin, olayların, durumların, kısacası yaşadıklarının yüreğinde bıraktıklarını uzun süre taşıyamaz; açmak, dışa vurmak ister denemeci. Birilerine anlatma gereksinimi duyar. Onun bu gereksinimini de yapısı, dokusu yönünden en iyi karşılayacak tür, elbette ki denemedir.
Bu parça aşağıdaki sorulardan hangisinin karşılığı olabilir?
A) Deneme yazmak için hangi yazınsal donanımlara sahip olmak gerekir.
B) Denemeciler, denemelerinde hangi konulardan söz etmiştir?
C) Bir sanatçının, sadece bir yazınsal türde eserler vermesini nasıl karşılıyorsunuz?
D) Deneme türünü diğer yazınsal türlerden ayıran özellikler nelerdir?
E) Denemecinin deneme yazmaya yönelişini hangi nedenlere bağlıyorsunuz?
8. Okuduğumuz romanlardan, şiirlerden farkına varmadan bir şeyler öğreniriz. Öğrendiklerimiz bilgilerimizi artırıp düşünce, duygu ve hayal evrenimizi de zenginleştirir. Kısaca yazınsal yapıtlar, …… .
Bu parça düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisiyle sürdürülmelidir?
A) dünya görüşümüze yön vermekten olabildiğince kaçınılmalıdır.
B) bizi, yaşam gerçeklerine yaslandığı ölçüde etkiler.
C) düşünce dünyamızı bilimsel yazılardan daha çok geliştirir.
D) hem kalbimize hem aklımıza seslenerek bizi geliştirir.
E) duygusal çağrışımlar uyandırarak bizi düşsel bir dünyaya taşır.
9. İstanbul dışında yayımlanan edebiyat dergileri kan kaybediyor. Sayıları gittikçe azalan bu dergiler gündem belirleme işini tamamen İstanbul dergilerine bırakmış durumda. Edebiyat dünyasında bu dergilerin yokluğunu duyumsamayan yoktur. Bu dergilerin yeni imzalara yazılarını yayımlama olanağı sunmasının yanı sıra, farklı yazınsal duyarlıkların ayakta tutulmasında önemli bir rolü vardır. Bu da edebiyatın zenginleşmesine katkıda bulunuyor. Şu anda gündemin İstanbul eksenli belirlenmesi, yapıcı tartışmaların ortaya çıkmasını engelliyor. Böyle olunca edebiyat dünyasında önemli bir tartışma konusu bulup ona değinmek gittikçe zorlaşıyor.
Bu parçada, sözü edilen dergilerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?A)Edebiyat dünyasına yön verme gücünü yitirdiği
B) Yeni edebiyatçılara sayfalarında yer verdiği
C) Edebiyat ortamını farklı görüşlerle canlı tuttuğu
D) Nitelikli bir okur kitlesinin bulunduğu
E) Edebiyat dünyasına çeşitlilik getirdiği
10.Alaca karanlık gittikçe koyulaştı. Arkalarında, aşağıdaki ağaçların arasında bir sis, vadinin soluk sınırları üzerine serildi. Yıldızlar belirmesine rağmen gökyüzü berraktı. Yükselmekte olan ay batıya doğru ilerliyordu. Kayalık tepelerin etekleri gölgeler nedeniyle simsiyahtı. İzleri takip etmek artık çok güç olduğundan hızları azalmıştı.
Bu parçanın anlatımında aşağıdakilerin hangisinden faydalanılmıştır?
A) Öyküleme – karşılaştırma
B) Betimleme – öyküleme
C) Karşılaştırma – betimleme
D) Tartışma – açıklama
E) Benzetme – tartışma
11. Öncelikle, şiirsiz duramam, onun için. Sonra, öteki kitaplardan daha kolay okunur şiir kitabı. Sık sık bölünmez dikkatiniz. Örneğin üç dört saatlik bir otobüs yolculuğunda güzel bir oyunu, bir romanı kesintisiz okuyamazsınız. Oysa şiiri çabucak okursunuz.
Bu sözler aşağıdaki sorulardan hangisinin yanıtı olabilir?
A) Niçin şiiri bu kadar çok seviyorsunuz?
B) Niçin şiir yazıyorsunuz?
C) Niçin şiir kitapları daha kolay okunur?
D) Niçin yola çıkarken yanınıza kitap alıyorsunuz?
E) Niçin yolculukta şiir kitaplarını tercih ediyorsunuz?
12. Hırs, bir geminin yelkenini şişiren yele benzer, çoğu gemiyi batırır, azı da gemiyi olduğu yerde tutar. (Voltaire)
Bu özdeyişte aşağıdakilerden hangisi vurgulanmaktadır?
A) İsteksizlik
B) Azim
C) Cesaret
D) Çaba
E) Ölçü
13. Sınavı kazanamayan çocuğun sinirleri bir hayli bozulmuş ve fazlasıyla üzülmüştü.
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Nesne eksikliği
B) Dolaylı tümleç eksikliği
C) Özne eksikliği
D) Gereksiz sözcük kullanılması
E) Sözcüğün anlam bakımından yanlış kullanılması
14.Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde yazım yanlışı vardır?
A) Bankamatik kartını en son nerede kullandın?
B) Murat Bey, isterseniz kartınızı iptal ettirelim.
C) Bu roman başyapıt niteliğinde bir eser.
D) İmkânlar el verirse bir gün biz de Japonya’ya gideriz.
E) Arkadaşınızın psikolojik sorunları var galiba.
15. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde belirtisiz isim tamlaması sıfat görevinde kullanılmıştır?
A) Kaldığı otel odasının musluğu damlayıp duruyordu.
B) Denizi seyreden iri yarı adamı, çok eski bir dostuna benzetti.
C) Üç saatlik bir yolculuğun sonunda, kendini, bulduğu ilk otele attı.
D) Bu güzel kent, medeniyet kaynağı Akdeniz’in eğlenceyi seven, coşkulu kentlerindendir.
E) O kendinden, kendini yalnızlığa iten çağrışımlardan korkuyordu.
CEVAPLAR: 1.A 2.D, 3.A, 4.E, 5.C, 6.D, 7.E, 8.D, 9.D, 10.B, 11.B, 12.B, 13.C, 14.D, 15.D