1.Konuşma diliyle yazı dilinin arasındaki farklardan ikisini yazınız.
*Bir şey yemeden önce ellerimizi iyice yıkayalım.
*Dakikaların bitti mi?
*Biraz buraya gelir misin?
*Ne hasta bekler sabahı
Ne taze ölüyü mezar
Ne de şeytan bir günahı
Seni beklediğim kadar.
*Akdeniz’de maki bitki örtüsü yetişir.
- Aşağıdaki cümlelerde dil hangi işlevde kullanılmıştır? Belirtiniz.
*Sıfatlar, isimleri niteleyen kelimelerdir.
*Bir şey yemeden önce ellerimizi iyice yıkayalım.
*Dakikaların bitti mi?
*Biraz buraya gelir misin?
*Ne hasta bekler sabahı
Ne taze ölüyü mezar
Ne de şeytan bir günahı
Seni beklediğim kadar.
*Akdeniz’de maki bitki örtüsü yetişir.
3. Portakallı Damla Çikolatalı Kek
Yumurtalar çırpın ve şeker ekleyin. Sonra sıvı yağ ve yoğurt ekleyip çırpın. Daha sonra portakal kabuğu rendesi ilave edip ve suyunu sıkın. Biraz karıştırdıktan sonra un, kabartma tozu, vanilin ekleyip çırpın. En son damla çikolata ekleyip kaşıkla karıştırın. Yağlanmış kek kalıbına dökün ve önceden ısıtılmış 180 derece fırında ( 20 dk. dan sonra derece 150 ye düşürülür) pişirin. Hazır kek tadında. Ne kadar beklerse o kadar güzelleşiyor:-) Afiyet olsun.
Yukarıdaki kek tarifinde dil ağırlıklı olarak hangi işlevde kullanılmıştır?
4. Ağzına Yılan Kaçan Adam
Akıllı birisi, atına binmiş gidiyordu. Yol kenarında uyumakta olan birisinin de ağzına yılan kaçmak üzereydi. Atlı, yılanı ürkütüp kaçırmak ve adamı kurtarmak için atını koşturdu, fakat yetişemedi.
Tutup o adama kırbacıyla birkaç kere vurdu. Uyanan adam, darbelerin acısıyla bir ağacın altına kadar kaçtı. Oraya bir hayli çürük elma dökülmüştü. Atlı:
– Bunları ye, diye emretti.
– Beyim, dedi adam, ben sana ne yaptım? Eğer bana hakikaten kastın varsa, vur kılıcı öldür. Sana çattığım saat ne uğursuzmuş. Ne mutlu senin yüzünü görmeyene. Dinsizler bile kimseye sebepsiz böyle yapmazlar.
Bir yandan da lanetler okuyor, beddua ediyordu:
– Ya Rabbi, cezasını sen ver, diyordu.
Atlı ise onu dövüyor:
– Koş, diyordu.
Atlı adamı epeyce bir zaman koşturdu. Nihayet adamın safrası kabardı, yediklerini kusmaya başladı. Bu arada yılan da çıktı. Adam yılanı görünce atlının ayağına kapandı:
– Sen bir rahmet meleğisin, dedi, ne mübarek saatmiş ki seni gördüm. Sen beni analar gibi ararken ben eşekler gibi kaçıyordum. Durumu biraz olsun bilseydim sana bu kadar kötü sözleri söyler miydim?! Sükut ederek kızgın göründün, hiçbir şey söylemeksizin kafama vurmaya başladın. Bağışla!
– Eğer ben biraz olsun sana hali çıtlatsaydım derhal ödün patlardı, içindeki yılanı bilseydin ne elma yiyebilir, ne koşabilir ne de kusabilirdin. Sen bana söverken ben gizlice, “Ya Rabbi, işimi kolaylaştır” diye dua ediyordum.
İşte bu, akıllının düşmanlığıdır. Akıllının düşmanlığı, ahmağın dostluğundan yeğdir, denilmiştir. Peygamberler, halka içlerindeki yılanı göstermeye çalışır, insanlar ise onlara kötü sözler söylerler, hali anlamazlar.
Yukarıdaki metinde ileti nedir? Yazınız.
- Aşağıdaki cümleriden hangisinde iletişim varsa karşısına D, yoksa Y işareti koyunuz.
* Adamın saatine bakması
* İki kardeşin birbirine eski günlerden bahsetmeleri
* Telefonda yüksek sesle konuşan genci otobüsteki bir bayanın uyarması, gencin ise ona somurtarak bakması.
* Selim’in yıllardır arayıp da bulamadığı kitabı arkadaşının kitaplığında görmesi.
- Aşağıdaki simgelerin anlamlarını karşılarına yazınız.
Terazi:
Kum saati:
Dört yapraklı yonca:
Zeytin dalı:
7.Kültürün özelliklerinden üçünü yazınız.
Dil ve Kültür Çalışma Kitapçığı 1’i word dosyası olarak indirmek için aşağıdaki linki tıklayınız.
dil-ve-kultur-calisma-kitapcigi-1