1.Nezihe Meriç’in öyküleriyle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Ağırlıklı olarak üzerinde durduğu konu, erkeğin egemen olduğu bir toplum düzeninde öğrenim görmüş ya da görmemiş, ezilen, anlamı kalmamış gelenek ve göreneklerin kurbanı olan kadının sorunlarıdır.
B) Kadınlarla birlikte, aile ve toplum içinde, birtakım geleneklerle ezilmiş insanların yalnız kaldıklarına bu yüzden kişiliklerini bulamadıklarına da dikkat çekmiştir.
C) Kadın-erkek ilişkilerine gösterilen tepkiler, evlilik dışı ilişkiler, köyden kente gelen geç kızların uyum sağlayabilmek için gösterdikleri çabalar üzerinde de durmuştur.
D) Olayı belli bir zaman sürecinde vermediği için öykülerinde şimdiki zamanla geçmiş zaman, yaşanılanlarla anılar, bilinçle bilinçaltı iç içedir.
E) Yazılışları bakımından Ömer Seyfettin çizgisinde gelişme gösteren öykülerini, Bozbulanık, Topal Koşma, Menekşeli Bilinç, Dumanaltı, Bir Derin Karakuyu kitaplarında bir araya toplanmıştır.
2. Aşağıdakilerden hangisinde Tarık Dursun K. öyküleri hakkında yanlış bilgi verilmiştir?
A) Çocukluk ve gençlik anılarına yer verdikleri dışında, daha çok geçim sıkıntısıyla ilgili konuları ele almıştır. B) Toplumcu gerçekçi yazarların seçtikleri konulara benzer konularda yazdığı öykülerinde denediği yeni yöntemlerle dikkati çekmiştir.
C) Onun bazı öyküleri halk öykülerine benzer isimler taşımasına rağmen halk öyküsü motiflerine öykülerinde rastlanmaz.
D) Kimi öykülerinde beklenenden değişik bir sonuçla karşılaşılır.
E) Hikaye kitaplarından bazıları Vezir Düşü, Güzel Avrat Otu, Sevmek Diye Bir Şey, Yabanın Adamları’dır.
3. Roman yazmadan önce adını öykü yazarak duyuran Tahsin Yücel’e göre sanatın amacı insandır. Aşağıdakilerden hangisinde Tahsil Yücel’in hikâyeleriyle ilgili bilgi yanlışlığı yapılmıştır?
A) Toplumcu gerçekçiliğe dayalı öykülerinde, toplumsal konuları ele almakla birlikte, bireyden hareket ettiği dikkati çeker.
B) İlk öykü kitabı Uçan Daireler’de topladığı öykülerinin konuları, gözleme dayandığı sezilen, geçim sıkıntısı, bilgisizlik, kızların kötü yola düşmeleri, evli kadınların değişik sorunlarıdır.
C) İkinci öykü kitabı Yaşamak Güzel Şey’de gençlerin sorunları, paranın insan yaşamındaki önemi, zengin-yoksul karşılaştırması gibi konuları eklemiştir.
D) Öykülerinde kendi yaşamından çok, gördüğü, duyduğu, okuduğu, düşündüğü, kurduğu şeyleri yazar.
E) Tahsin Yücel’in bazı öyküleri, izlenimlerle, düşlerle geliştiği gibi, kimileri de olaylardan oluşur.
4. Öykü yazmaya ilkokul yıllarında başlayan, 1939’da, henüz lise öğrencisiyken yazdığı bir öykünün İkdam gazetesinde yayımlanmasıyla edebiyat dünyasına giren Oktay Akbal’ın, hikayeleriyle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A)Daha çok çocukluk yıllarındaki yaşamına duyduğu özlemi dile getirdiği öykülerinde, İkinci Dünya Savaşı’nın karartma geceleri de yer alır.
B) Bireyi iç dünyasıyla yansıtmaya önem verdiği öykülerinde, geçmişle içinde bulunulan zamanı bir arada vermeyi yeğler.
C) Kimilerinde yalnızlık duygularına yer verdiği öykülerinde birinci kişi anlatımını kullanmıştır.
D) Öykülerini ilk olarak Önce İnsanlar Bozuldu’da bir araya toplamıştır.
E) Anlatıcı genelde, Cumhuriyet döneminin aydın kişisidir.
5. Vüsat O. Bener’in öyküleriyle ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Düşman ve Yaşamasız adlı iki öykü kitabıyla 1950-60 yılları öykü yazarları arasında yer alan Vüsat Bener, öykülerinde genellikle küçük kentin, küçük insanlarının olaysız, basit yaşayışlarını verir.
B) Taşra kentlerindeki günlük yaşayışı, toplumun değişik kesimlerinden alınan kişilerle verirken, kişilerin ruhsal derinliklerine de inmeye çalışmıştır.
C) Aralarına kendisinin de katıldığı kişiler, basit yaşayışları içinde, karmaşık bir ruhsal yapıda oluşlarıyla dikkati çekerler.
D) Öykülerindeki kendisinin de sevdiği insanları okuyucularına da sevdiren Bener, öykü yazma yönteminde iç konuşmalardan yararlanmıştır.
E) Öykü kitaplarına Mızıkalı Yürüyüş ve Kara Tren’i eklemiştir.
6. Halide Nusret’in öyküleriyle ilgili aşağıdakilerden hangisinde yanlışlık yapılmıştır?
A) Halide Nusret, ilk hikâyelerini milli mücadele yıllarında yazar.
B) 40’ı aşkın hikâyesinin tamamını 1930’a kadarki dönemde yazmıştır.
*Yazarın 1927’de yayımlanan Hava Edebiyatı adlı kitabında dört hikâyesi yer alır.
C) Edebiyatta fertten topluma doğru bir açılımın yaşandığı, toplumsal temaların işlendiği bu dönemde, hikâyelerinde, dönemin edebiyat anlayışına zıt olarak daha ziyade aşk, kadın, hayal-hakikat tezadı gibi ferdi konuları tercih ettiği görülür.
D) Yeni kurulan devleti yücelttiği öykülerinde milli romantik çizgiyi örnekler.
E) Benim Küçük Dostlarım adı altında topladığı hatıra–hikâye özelliği gösteren metinlerinde toplumsal temalara doğru bir açılma endişesi vardır.
7. Aşağıdakilerden hangisinde Ferit Edgü’nün öykücülüğü ile ilgili yanlış bir bilgi verilmiştir?
A) 1930 kuşağının önemli öykücülerinden biri olan Ferit Edgü, “bulantı” edebiyatının önde gelen isimlerindendir.
B) Öyküde yenilik, bireysel bakış, içe -öze- dönüş arayışına girmiştir.
C) Ferit Edgü öykülerinde, kişinin yaşadığı toplumdaki aranan yerini, yabancılığını, kaygısını, bunaltısını, varoluş sancısını, yaşama karşı duyulan mide bulantısını, dünyaya amaçsız fırlatılışını, düzen yanılgısını keskin bir gözlemle okuyucuya sunar.
D) Kaçkınlar, Bozgun, Av, Bir Gemide, Çığlık, Binbir Hece, Doğu Öyküleri, İşte Deniz, Maria adlı öykü kitaplarında çevresi ile uyumsuz ve “yalnız” karakterleri anlatır hep.
E) Kısa cümleleri, şiirsel dili, gerçeküstü stili ile daima belli bir nitelikli okur kitlesinin aradığı bir kalemdir.
8. Bazı kaynaklarda postmodern öykü ve romanın öncüsü olarak gösterilen Yusuf Atılgan’ın öykücülüğü ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
A) Öykülerinin çoğu 1960’larda bütün dünya edebiyatını tesiri altına alan geç modernist krizin akımlarıyla bağlantılıdır.
B) Sağlığında basılan tek öykü kitabı Bodur Minareden Öte, iletişimsiz insanları ve olası hayatlar özleyen çıkışsızları anlatır.
C) Anlatım dili yeknesaktır; ama onun kısa ve kesik cümlelerinin temposu, aslında sıkıntının temposudur.
D) Okurdan çaba bekler öyküleri, anlattığı tuhaf kişiler, kır veya kent kökenlidir ama sıkıntıda birleşirler.
E) Kır insanlarını anlattığı öykülerde ise birtakım çözümler önerir.
9. Aşağıdakilerden hangisi Füruzan’ın hikâye kitaplarından biri değildir?
A) Parasız Yatılı
B) Kuşatma
C) Balkan Yolcusu
D) Benim Sinemalarım
E) Gecenin Öteki Yüzü
10. Aşağıdakilerden hangisi Füruzan’ın hikâyeciliği için söylenemez?
A) Füruzan’ın hikâye kişileri, aşk ve sevgiyi toplumsal gerçekliğe uygun yaşarlar.
B) Hikâyelerde Türk toplumunda kabul gören anlamıyla aşkı, sevgiyi yaşayanlar olduğu gibi ulaşmak istedikleri maddî güce sahip kimselerle birlikte olma isteğini aşk zannedenler de vardır.
C) Füruzan’ın hikâyelerinde az ya da çok hüznü hissetmek kaçınılmazdır.
D) Füruzan’ın hikâyelerindeki kişi kadrosunun büyük kısmı hayata tutunamadıkları anlarda ölüm temennisinde bulunan, bezgin tipler değildir.
E) Füruzan’ın hikâyelerindeki yoksul insanlardan bir kısmı içinde bulundukları duruma isyankârca yaklaşırken bir kısmı da aza kanaat ederek mutluluğu sade ve bozulmamış saf değerlerde ararlar.
11. Aşağıdakilerden hangisi Leyla Erbil’in öykücülüğü için söylenemez?
A) Leyla Erbil, öykülerinde ait olduğu toplumun insanlarıyla uyuşamamış, toplumun yerleşik
değerlerine başkaldırmış ve bilinçli olarak bir tarafta yer almayan bireyin hikâyesini anlatır.
B) Öykülerinde toplumsal cinsiyet, varoluş sorunları ve iktidar izlekleri üzerinde durduğu görülür.
C) Leylâ Erbil’in yapıtlarının çıkış noktası bireyin yaşadığı çıkmazlardır; Marksist bir anlayışı benimseyen yazar, dış gerçekçiliğin değişmesi için önce toplumun değişmesi gerektiğine inanır.
D)O, öykülerinde anlatacağı konuyu bütün derinliği ile verebilmek için dilin bütün imkânlarını ve çağrışımsal sistemini kullanır.
E) Yaşadığı dünyanın bütün olanaksızlıklarına rağmen çıkış yolu arayan birey, çıkış yolunu bulamadığında da dünyaya yabancılaşmaz.
12. Aşağıdakilerden hangisi Tarık Buğra’nın öykücülüğü için söylenemez?
A) Yaz Yağmuru , onun hikâye kitabıdır.
B) Tarık Buğra, daha çok “durum” öyküleri yazmıştır.
C) Hemen bütün öykülerinde değişen ve durmadan yenilenen bir hayatın sıkıntılarını anlatan yazar, her halükârda bu yeni dünyanın dışında kalanları da sevebileceğimizi söyler.
D) Buğra’nın öykü kişileri birbirine benzer, bu dar kadroda “huzursuz”, “sıkıntılı” ve “yalnız” insanlar çokluktadır.
E) Buğra’nın öykülerinde insanın dış dünya ile olan münasebetinden doğan çatışmalar ve durumlar yerine, iç dünyada olup bitenlerin anlatımına doğru bir eğilim görülmektedir.
CEVAPLAR: 1.E, 2.C, 3.C, 4.D, 5.A, 6.B, 7.A, 8.E, 9.C, 10.D, 11.E, 12.A
