Günlük Planlar

11.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı 1.Ünite Günlük Planı

DERS: Türk Dili ve Edebiyatı-11
SINIF: 11/C TARİH: 11-22 Eylül 2023
KONULAR:
OKUMA ( 1. Edebiyat Ve Toplum İlişkisi, 2. Edebiyatın Sanat Akımları İle İlişkisi )
YAZMA ( Edebiyat Ve Toplum İlişkisi Üzerine Yazma Çalışması)
SÖZLÜ İLETİŞİM ( Sanat Akımlarının Güzel Sanatlara Yansıması Sunumu)
ÜNİTENİN ADI/NO: ÜNİTE – I / GİRİŞ
KAZANIMLAR :“Giriş “ üniteleri, ünite tablosunda belirtilen kendi konuları/ kazanımları çerçevesinde ele alınacaktır. ( Ortaöğretim Türk dili ve edebiyatı 2018 müfredatı bkz. sayfa 13, 2.madde ) Metinden hareketle dil bilgisi çalışmaları yapılır.
ARAÇ-GEREÇ: Ders Kitabı ( Meb. Yayınları ) , Örnek Metinler, Yazım Kılavuzu, Türkçe Sözlük, Slâytlar, Kompozisyon Bilgileri, Öğrt. Ders Notları, …
SÜRE: 10 Ders Saati ( 5 OKUMA + 2 YAZMA + 3 SÖZLÜ İLETİŞİM )
İŞLENİŞ : (5E Modeli)
1) Giriş (Engage) (Motivasyon – Dikkat Çekme – Ön bilgileri harekete geçirme)
Mevcut İşleniş: Öğretmen, öğrencilere dersin genel hatları hakkında bilgi verir. Sanat ve edebiyatın toplum üzerindeki etkisi nedir? Edebiyat ve toplum birbirini nasıl etkiler? Edebi akım teriminden ne anlıyorsunuz ?”sorularıyla giriş yapılır.
( Dikkati Çekme)
Öğrencilere edebi akımlar denince akıllarına ne geldiği sorulur. Sonra edebi akımlar dendiğinde zihinlerinde oluşanları açıklamaları istenir. Edebiyat ve akım kavramları arasında ilişki kurdurulur. “Edebi akımlar birbirine tepki olarak neden doğmuştur?”sorusu yöneltilir.
( Güdüleme)
Sevgili öğrenciler bu haftaki derslerimizde edebiyat ve toplum ilişkisini kavrayacağız, edebiyatın sanat akımları ile ilişkisini tanıyacağız, yazım ve noktalama kurallarını hatırlayacağız, duygu, düşünce ve hayalleri yazılı ve sözlü anlatım yoluyla doğru ve etkili biçimde ifade etme becerilerini geliştireceğiz ve sunum yapma becerisi kazanacağız.
( Gözden Geçirme )
Reform, Rönesans, Fransız İhtilali, Edebi akım kavramlarının tanımları açıklanır ve Türk edebiyatının dönemleri, batılılaşma ve yenileşme kavramları gözden geçirilir.

Keşfetme (Explore)
Mevcut İşleniş: Öğrencilerden edebi akımları ortaya koymaları istenir. Maddeler tahtaya yazılır. Ayna ve toplum ilişkisi hakkında düşüncelerini söylemeleri istenir.
2) Açıklama (Explain)
Mevcut İşleniş:
SUNUŞ: Hafta içinde işlenecek konu/konuların ve kazanımların tanıtılması, işleniş stratejileri ve yararlanılacak materyaller hakkında sunuş yapılacaktır.
ANLATIM:
Edebiyat ve toplum ilişkisi, Edebiyatın sanat akımları ile ilişkisi konuları anlatılacaktır.,Yazım ve noktalama çalışmaları metin üzerinde yapılacaktır. Yazma süreci hatırlatılacak ve yazma çalışması yapılacaktır. ,Sunum yapma teknikleri öğrencilere öğretilecektir.
HAZIRLIK:
Ders kitabında konuya giriş olarak verilen sorular ( hazırlık ) yanıtlanarak işlenecek konu üzerine öğrencilerin dikkati çekilecektir.
İNCELEME: Türk Dili ve Edebiyatı-11 kitabının genel bir incelemesi yapılarak kitap öğrencilere tanıtılacak.( Meb yayınları )
ETKİNLİK: Ayna ve toplum, edebiyat ve toplum ilişkisi, edebi akım terimi adlı metinler okunarak metinlerle ilgili sorular sorulacak. Metin anlama ve çözümleme çalışması yapılacak. Burada sözlük kullanma çalışması yapılacak. Yazarın Biyografisi etkinlikleri yapılacak. Yazım kuralları ve noktalama işaretleriyle ilgili uygulama çalışmaları yapılacaktır.
3) Derinleştirme (Ayrıntıya Girme)(Elaborate)
Mevcut İşleniş:
Edebiyat ve Toplum İlişkisi (Edebiyat ve Sosyoloji İlişkisi)
Edebiyat düşüncelerin, duyguların ve hayallerin insanlara estetik bir zevk içerisinde aktarılması sanatıdır şeklinde özetlenebilir. Düşünceler, duygular ve hayaller ise insana ait özelliklerdir. İnsan ise toplumu oluşturan çekirdek bir yapı özelliği taşır. Toplumun en temel yapı birimini oluşturan insanların hayalleri, duyguları ve düşünceleri de ister istemez ait olduğu toplumun özelliklerini barındıracaktır. Bu nedenle ortaya konmuş bir edebi eserin ait olduğu toplumdan ayrı değerlendirmek yapılabilecek en büyük yanlış olmaktadır. “Edebiyat ve Toplum İlişkisi“sadece bugün değil yüzyıllardır güçlü bir bağ içerisindedir. Herhangi bir dönemde yazılmış edebi eseri incelediğinizde ait olduğu toplumun yaşam biçimi hakkında bizlere ipuçları sunacağı şüphesizdir.
Genel olarak sanatın toplum özelliklerini barındırması, bunu yüzyıllar geçse de yansıtabilmesinin yanı sıra aynı zamanda toplum sorunlarını dile getirmesi ve bununla birlikte toplumsal değişimde söz sahibi olması da söz konusudur. Edebiyat, toplumun sorunlarına kayıtsız kalamaz. Toplumun sorunlarını ele almayan bir edebiyat toplumdan kopmuştur ve ömrü çok da uzun olmayacaktır.
Sonuç Olarak: Edebiyat ve Toplum İlişkisi
Kuvvetli bir bağ içerisinde bulunan edebiyat ile toplum ilişkisini şu şekilde özetleyebiliriz:
• Edebiyat diğer sanat dalları gibi toplumsaldır.
• Toplumun her türlü özelliği edebiyata sirayet eder.
• Toplumdan uzaklaşmış bir edebiyatın varlığı mümkün değildir.
• Aynı zamanda edebiyat toplumun ifadesidir, aynasıdır.
• Toplumsal bir işlevi ve sorumluluğu bulunduğundan edebiyat toplumun sorunlarını dile getirir.
• Toplumdaki değişimin günümüzde en önemli etkin ögelerinden biridir edebiyat.
• Bireysel olarak ele aldığımızda insanlarda yeni fikirler oluşturabilmenin de güçlü bir unsurudur.

Edebiyatın Sanat Akımlarıyla İlişkisi

Edebi eserler belli bir sanat anlayışı doğrultusunda yazılır, eserler toplamı da edebiyat ve sanat akımlarını oluşturur. Bir edebiyat akımının oluşmasındaki etkenleri şöyle sıralayabiliriz:
1. Dönemdeki sosyal, siyasal, ekonomik ve kültürel şartlar
2. Dönemin siyasal yönetim özellikleri
3. O dönemdeki felsefi anlayışlar
4. Sanatçıların değişiklik istekleri
Batı’da ortaya çıkan edebiyat ve sanat akımlarını Türk edebiyatını Tanzimat Dönemi’nden itibaren etkisi altına almıştır. Edebi akımları çoğunlukla bir öncekinin devamı, uzantısı ya da bir öncekine tepki niteliğindedir. Aynı sanat akımını benimseyen sanatçılar ortak özellikler taşıyan eserler vermiştir. Edebiyatımızda; Şinasi, Ali Bey, Ahmet Vefik Paşa➺ klasisizmin; Namık Kemal, Ahmet Mithat, Abdülhak Hamit, Recaizade Ekrem ➺romantizmin, Halit Ziya Uşaklıgil, Tevfik Fikret, Mehmet Akif, Ömer Seyfettin, Y. K. Karaosmanoğlu ➺realizmin, Hüseyin Rahmi Gürpınar ➺ natüralizmin etkisinde kalmışlardır.
Edebi akımların edebiyatımıza etkilerini metinler üzerinden örneklendirelim:
Türk edebiyatının ilk edebi ve tarihi romanlarını yazan Namık Kemal’in İntibah romanında romantizm akımının etkileri açıktır. Örneğin;
• Romanın başında yer alan uzun Çamlıca tasviri romantizm etkisinin yansımasıdır.
• Toplumu düzeltmeye çalışmaya amacı taşıması,
• Duygunun ön planda olması,
• Romantizmin etkisiyle trajik bir sonla biten olayların sonucunda kötülerin cezalandırılması
• Romanda iyi ve kötü karakterler çizilmesi diğer etkilerdir.
Sanat akımlarının edebiyata ilişkisine diğer bir örnek olarak Mehmet Akif’i verebilirsiniz…
Mehmet Akif realist bir şairdir. “Hayır, hayal ile yoktur benim alışverişim. İnan ki: Her ne demişsem görüp de söylemişim” mısraları realizmin temel niteliğini yansıtır.
Manzumelerindeki diyaloglarda halkın konuşma dili, halkın yaşantısı gerçekçi bir bakış açısıyla birebir şiire yansımıştır.
Şiirlerinde yaşamın, toplumsal hayatın gerçeklerini işlemiştir.
Realizmin etkisi olarak süsten ve gösterişten kaçınmıştır.
Gözleme çok önem vermiştir.
Mehmet Akif şiirlerinin gerçekle bağıntısını “sözüm odun olsun gerçek olsun tek.” mısrasıyla özetlemiştir.
Dil Bilgisi
Metinler üzerinde yazım kuralları ve noktalama işaretleri uygulama çalışması yapılır.Zaman zaman gerekli hatırlatmalar yapılır.

YAZMA SÜRECİ
Yazma; dinleme, okuma ve konuşma becerisinden sonra gelen, üst düzey becerileri kapsayan en zor beceridir. Yazma ile düşünme becerisi arasında doğrudan bir ilişki vardır. Yazmak, birikim ve düşünmenin ürünüdür. Yazma teriminin anlamı ve içeriği ilkokul, ortaokul, lise ve üniversiteye göre değişmektedir. Yazma becerisi, ilkokulda ilk okuma-yazma anlamında kullanılmaktadır. Öğrencilerin ilkokulda ses, harf, hece, kelime ve cümleleri doğru ve okunaklı yazmaları önemlidir. Bu aşamada yazma, amaçtır. Ortaokulda ise öğrenciler duygu, düşünce, hayal ve görüşlerini birtakım kurallar çerçevesinde derli toplu bir şekilde yazma becerisi kazandırmaya çalışılır. İkinci aşamada ise yazma araçtır. Bu aşamada öğrencilerin doğru ve okunaklı yazmanın yanında kendilerini eksiksiz ve uygun ifadelerle anlatma becerisi kazanmaları önemlidir. Lisede ise birinci ve ikinci aşamanın devamı olarak ‚güzel yazma‛ ön plandadır. Güzel yazmadan kasıt estetik değeri olan yazı kaleme almaktır. Üniversitede ise yazma, akademik yazma şeklindedir.
1.) Hazırlık
a.) Konu belirleme
Günlük hayatta hepimiz bazı olay ve sorunlar üzerine konuşuruz. Hakkında konuşulan ve yazı yazılan olay, durum, sorun veya nesneye “konu” denir. Konu, bir metnin çıkış noktasıdır. Bir yazıya başlamak için önce konunun belirlenmesi gerekir. Her şey, bir yazının konusu olabilir. Konu, metnin gelişmesini sağlayan en önemli etkendir. Bu yüzden onu, bir pusula olarak düşünebiliriz. Pusula nasıl ki yön bulmaya yardım ederse konu da metnin gideceği yönü belirler. Hakkında bilgi sahibi olduğumuz konuları seçtiğimizde, metnimiz kolay ilerler. Konunun geliştirilmesi metnin akışını sağlar. Konunun geliştirilmesini de bilgi yeterliliği belirler. Bilgiyi; deneyim, gözlem, okuma, izleme gibi yollardan ediniriz.
Konu; duygu, düşünce, bilgi ve olayların bir araya getirilmesini sağlar. Bu yüzden konuyu mıknatısa da benzetebiliriz. Mıknatıs, sadece metalleri çeker. Konu da kendisiyle ilgili olay, durum, duygu, düşünce ve hayalleri toplar; kendisiyle ilgisi olmayanları dışarıda bırakır. Uygun konuyu seçtiğimizde, yazımızın planı da ana hatlarıyla belirmiş olur. Böylece bildiklerimizi bir araya getirir ve onları belli bir düzen içinde sıralayarak anlatırız.
b.) Yazının Amacı Ve Hedef Kitlesi
Bütün yazılar belli bir amaç doğrultusunda yazılır. Bir yazının amacı; birilerine bir konuda bilgi vermek, bir olayı veya durumu aktarmak, bir duygu veya düşünceyi iletmek olabilir. Konu, yazının amacına göre işlenir. Bir metin, hem belli bir amaç doğrultusunda hem de bir okur kitlesi gözetilerek yazılır. Yazar, metnini kimlerin okumasını istiyorsa ona göre bir tutum geliştirir. Metnin yazılma amacı ve hedef kitlesi; konu seçimini, konunun işlenişini ve yazının geliştirilmesini belirler. Yazacağımız bir yazıyı yakın çevremizdeki kişiler de bizi tanımayanlar da okuyabilir. Bu yüzden, yazımızın hedef kitlesini, kimlere seslendiğimizi düşünerek belirlememiz gerekir. Ayrıca yazımızın yayımlanacağı yer de önemlidir. Çünkü yazımızın yayımlanacağı veya okunacağı yer, hedef kitlemiz hakkında bilgiler sunar. Sınıfta okunacak bir yazının hedef kitlesi ile bir dergiye gönderilecek yazının hedef kitlesi aynı değildir.
c.) Metnin Türünü Belirleme
Duygu, düşünce ve hayallerimizi anlatmanın farklı yolları vardır. Ele alınan konu, iletilecek mesaj ve bunları aktarma biçimi, farklı yazı türlerini ortaya çıkarmıştır. Bir konuda yazı yazmaya karar verdiğimizde onu hangi türle anlatacağımızı belirlememiz gerekir. Çünkü yazma sürecimiz, seçtiğimiz yazı türüne göre ilerler. Herhangi bir konu; şiir, masal, deneme veya hikâye türüyle anlatılabilir. Konu, bir yazının amacı değil, aracıdır. Bu yüzden bilgi, duygu ve düşünceler farklı yazı türleriyle aktarılabilir.

2.) YAZIDA PLANLAMA
Yazının planlanmasında öncelikle metnin ana düşüncesi/iletisi belirlenir. Her yazı bir ana düşünce veya ileti etrafında gelişir. Bu ana düşünce yazının merkezidir ve bütün diğer düşünceler onun çevresinde gelişir. Planlama aşamasında ana düşünceyle/iletiyle bağlantılı yardımcı düşüncelerin belirlenmesi ve sıralanması gerekir. Bunların ana düşünceyi destekleyen veya geliştiren yardımcı düşünceler olmasına dikkat edilmelidir. Yardımcı düşünceleri destekleyen düşünceyi geliştirme yollarının belirlenmesi, planlanma aşamasının son basamağını oluşturur.
3.) Taslak Metin Oluşturma
Yazı planına uygun biçimde metin yazma, sürecin üçüncü aşamasını oluşturur. Taslak metin, daha önce belirlenen ana düşünce, yardımcı düşünce ve düşünceyi geliştirme yolları doğrultusunda oluşturulur. Taslak metin oluşturulurken farklı cümle yapılarının kullanılması metni hem anlam hem de yapı açısından zenginleştirecektir. Örneğin bir durum anlatılıyorsa isim cümleleri, olay anlatılıyorsa fiil cümleleri daha sık kullanılır.
4.) Metin Düzeltme ve Geliştirme
Taslak metni, açıklık, yalınlık, duruluk; paragraflar arası ilişki ve tutarlık; yazım, noktalama, sayfa düzeni vb. açılardan gözden geçirme ve düzeltme, yazma surecinin önemli bir aşlamasını oluşturur. Bu aşamada kelime tercihleri, metnin bağlamı dikkate alınarak yeniden değerlendirilir ve yazıdaki anlatım bozuklukları düzeltilir. Ayrıca metnin yazım, noktalama, sayfa düzeni ve okunaklılık açısından da bu aşamada değerlendirilmesi ve varsa yanlışlıkların giderilmesi gereklidir. Edebiyat ile toplum ilişkisi üzerine yazı çalışması yaptırılır.
Sözlü iletişim: Edebi akımların güzel sanatlara etkisi konulu sunum çalışması yaptırılır. Sunum teknikleri tekrar edilerek öğrencilerin iyi bir sunum için hazırlanmaları sağlanır.
4) Değerlendirme(Evaluate)
Mevcut İşleniş:
A.) METNİ ANLAMA VE ÇÖZÜMLEME: İşlenen metinlerle ilgili sorular çözülür.

B.) ÖLÇME- DEĞERLENDİRME:
• Verilen sorular yanıtlanarak ve konu tekrar edilerek kazanımlar değerlendirilecektir.
•  Ders kitabında verilen sorular cevaplanarak Öğrenci Kazanımları/Hedef ve Davranışlara ulaşılıp ulaşılamadığı değerlendirilecektir. Sunum etkinliği ölçeğe aktarılarak değerlendirilecektir.
C.) ÖZ DEĞERLENDİRME FORMU: Form doldurularak değerlendirilecektir.
Dersin Diğer Derslerle İlişkisi: Tarih zümresi ile ilişkilendirilmektedir.
Hazırlayan: Ekrem Yekrek

11.sinif-turk-dili-ve-edebiyati-1-ve-2.-hafta-1.unite_ indir.

TDE-11 GÜNLÜK PLAN 1,2.Haftalar Giriş (CEM YAYINLARI) indir.

Yazdır

Yazar hakkında

admin

Yorum yap